20 / 04 / 2024

1985 yılında Sultantepe 2 milyara Araplara satılmış!

1985 yılında Sultantepe 2 milyara Araplara satılmış!

1985 yılında içinde Hüseyin Avni Paşa Köşkü'nü barındıran Üsküdar'daki Sultantepe'nin 71 bin metrekarelik koruluk alanı 2 milyar liraya Araplara satılmış. Küçüksu'daki Sevda Tepesi, 400 milyon liraya Prens Abdullah bin Abdülaziz'e satılmış.



1985 yılında Sultantepe 2 milyara Araplara satılmış!


Sultantepe 2 milyara satıldı... Sevda tepesi 400 milyona el değiştirdi


Boğaz'da 2. tepe de ARAPLARIN


  Sarayburnu'ndan Ortaköy'e kadar geniş bir alanı gören Sultantepe koruluğunun içinde, 150 yıllık tarihi Hüseyin Avni Paşa Köşkü de bulunuyor. 

  Bir zamanların ünlü işadamı ve politikacılarından Nuri Demirağ'a aitken, daha sonra işadamı Demir Karamancı'ya geçen Sultantepe'nin satılan bölümü 71 bin metrekareye varıyor.

  Küçüksu Kasrı'nın hemen yanında bulunan ve Boğaz'a hakim olan Sevda Tepesi ise artık, Suudi Arabistan Prensi Abdullah bin Abdülaziz'in.

  Anayasa Mahkemesi'nin yabancıların Türkiye'de mülk edinmesine ilişkin yasanın iptaline ait kararı henüz yayınlanmadığı için, İstanbul'da Araplara yer satışı yasal olarak sürüyor.


1985 yılında Sultantepe 2 milyara Araplara satılmış!


  Boğaz'da 2. tepe de ARAPLARIN


   ANAYASA Mahkemesi'nin yabancıların Türkiye'de mülk edinmesine ilişkin yasanın iptaline ilişkin gerekçeli kararı henüz yayınlanmadığı için, Araplara satış işlemleri devam ediyor. 

   Son olarak Küçüksu'daki Sevda Tepesi'nin 400 milyon, Üsküdar'daki Sultantepe'nin de 2 milyar liraya Araplara satıldığı belirlendi. 


   Hüseyin Avni Paşa Köşkü de içinde


   Bir zamanların ünlü işadamı ve siyasetçilerinden Nuri Demirağ'a ait olan, daha sonra işadamlarından Demir Karamancı'ya geçen 71 bin metrekarelik koruluk, Sultantepe'nin yarısını oluşturuyor. Tepenin öteki bölümünün ise 40'lı yılların tanınmış yayıncısı Tahsin Demiray'ın varislerine ait olduğu bildirildi.

   Tapu kayıtlarına göre, içinde 150 yıllık Hüseyin Avni Paşa Köşkü'nün de bulunduğu koruluk, 24.5.1985 günü 2 milyar lira karşılığında satıldı. 

   Sarayburnu'ndan Ortaköy'e kadar karşı yakaya hakim olan koruluğun içinde çeşitli asırlık ağaçlar bulunuyor. Ünü Özbekler tekkesi önünden başlayan koruluk, Üsküdar sahil yoluna kadar iniyor. Dolmabahçe ve çevresinden bakıldığında koruluk, Üsküdar İskelesi'nin Karadeniz yönünde taş binalar arasında büyük bir yeşillik oluşturuyor. 


   Sevda Tepesi 400 milyon liraya satıldı


   Küçüksu Kasrı'nın hemen yanında, Boğaz'a hakim ünlü Sevda Tepesi ise yine sessiz sedasız 400 milyon liraya geçen Kasım aynın son günü Suudi Arabistan Prensi Abdullah bin Abdülaziz'e devredildi. 

   Arazinin varislerinden emekli Büyükelçi Emin Dirvana, 57 bin 470 metrekare olan arazinin 1.5 dönümlük bitişiğindeki Kandilliköyü Mezarlığı'na katılacağını söyledi. Ünlü Kıbrıslılar Yalısı'nın sahiplerinden olan ve yalının arkasını oluşturan oldukça dik ve koruluk alanla ilgili olarak, Emin Dirvana özetle şunları söyledi:

   ''Alanın içindeki yoğun ağaçların bulunduğu büyük bölüm, bizim başvurumuz üzerine Yüksek Anıtlar Kurulu tarafından 1972 yılında koruma alanı olarak kararlaştırıldı ve tescil edildi. Ağaçlara dokunulamaz. Esasen bina yapılacak alan daha önce taşocağı olarak işlenen çukurların doldurulmasıyla elde edilmiş düzlük kısımdır. Biz bütün bu hususları Sayın Belediye başkanı Dalan'a anlattık. Sayın Prens'in vekili de bu şartlarımızı kabul ettiler. Fiyat için pazarlığa hiçbir zaman girmedik. Satış fiyatı, bir yıl önceki resmen beyan ettiğimiz fiyat ile o yıl içindeki fiyat artışları dikkate alınarak yetkililer tarafından saptandı. Devlet büyüklerinin arzularını da dikkate alarak araziyi sattık.''


   Satışlara devam...


    Anayasa Mahkemesi'nin iptal kararından sonra, kamuoyunda özellikle Araplara arsa satışlarının durduğu yolunda bir görüş oluşurken, çeşitli ilçelerdeki tapu yetkilileri, yasaklama ile ilgili bir genelge gelmediğini, başvuruların kabul edildiğini ve satışların yapıldığını söylediler. 

   Sultan Tepesi ile Sevda Tepesi'nin de satılmasına olanak veren yasanın Anayasa Mahkemesi'nce iptal edilmesi, çeşitli tartışmalara yol açmıştı. 

   Karşılıklılık esası aramaksızın bazı Arap ülkelerinin yurttaşlarının Türkiye'de taşınmaz mal edinmelerine imkan sağlayan yasa, Anayasa Mahkemesi'nce iptal edilmesine rağmen, karar Resmi Gazete'de yayımlanmadığı için, Araplara satışın devam ettiği belirlendi. 


(1985 yılında Reşat Altın 38.769 liraya satılıyormuş.)


Milliyet Gazetesi 26 Haziran 1985



Abdullah Kutalmış MIZRAK/Emlakkulisi.com





Geri Dön