23 / 04 / 2024

Angela Merkel: Almanya'da Türk okulu açılabilir

Angela Merkel: Almanya'da Türk okulu açılabilir

Angela Merkel ziyaret başlamadan polemik konusu olan Türk okulları için yeşil ışık yaktı



Merkel ziyaret başlamadan polemik konusu olan Türk okulları için yeşil ışık yaktı: Almanya'nın nasıl yurtdışında okulları varsa Türkiye'nin de olabilir. Bu, Türklerin Almanca öğrenmesini engellememeli
Dört yıl aradan sonra Türkiye'ye gelen Almanya Başbakanı Angela Merkel, Başbakanlık Merkez Bina'da Erdoğan'la görüşmesinin ardından düzenlenen ortak basın toplantısında, daha önce karşı çıktığı, Almanya'da Türk okulu açılması konusunda yeşil ışık yaktı. Daha Türkiye ziyareti başlamadan Başbakan Erdoğan ile arasında bir polemik konusu haline alan ve karşılıklı sert mesajların verildiği "Almanya'da Türk lisesi açılması" konusunda Merkel, dünkü ortak basın toplantısında şöyle konuştu: "Almanya'da çok sayıda Türk-Alman okulu var. Türk öğretmeler var. Türtçe dilde eğitim veren okullar var. Bizim üzerinde durduğumuz husus, Almanya'da Almanca bilmeyen kimsenin yaşaması uygun olmaz. Yaşadıkları ülkenin dilini bilmeleri entegrasyon için ön koşul. Burada söz konusu olan asimilasyon değil. Herkesin kültürünü, köklerini korumasını istiyoruz fakat 3., 4. kuşaktaki insanların toplumsal yaşama katılmalarını istiyoruz. Biz gelecek kuşaklarda da insanların işçi olarak değil işadamı, öğretmen, bilim adamı olarak çalışmalarını istiyoruz. Geçmişlerini geleneklerini koruyarak tabii. Almanya'nın yurtdışında okulları varsa Türkiye'nin de okulları olabilir. Ancak bu, Almanya'da yaşayan Türkler için Almanca öğrenmeme bahanesi olmamalı. Bunları ele aldık ve daha geniş çalışma konusunda mutabakata vardık."

'AB SÜRECİNE' DESTEK
"İmtiyazlı ortaklığın" çok olumsuz algılandığını anlatan Almanya Başbakanı Merkel, Türkiye'nin konumunun "çok özel" olduğunu belirtti ve "AB sürecini destekliyoruz" dedi. Almanya Başbakanı, "Ahde vefa ilkesini yeniden vurguladık. Katılım müzakerelerini sürdürüyoruz. Benim açımdan çözülmesi gereken en önemli husus  Ankara  Protokolü'nün uygulanması. Kıbrıs sorunu henüz halledilmedi. Tam üyeliğin yanı sıra aramızda bu yolu sürdürmemiz gerektiği konusunda hemfikiriz" dedi. Merkel, AB ile müzakereye "ucu açık" vurgusu yaptı. Başbakan Erdoğan da, Almanya'da Türk lisesinin açılmasına izin vermediği için Türkiye'ye gelmeden sitem ettiği Merkel ile görüşmelerinde bu konuda uzlaşmaya varıldığı mesajını verdi. Erdoğan, "Almanya'da Türk okulu açılması konusunu Merkel'den duymaktan mutluyum" dedi. Erdoğan, son dönemde Almanya'da PKK'ya vurulan darbelerden duyduğu memnuniyeti de diye getirdi. Toplantıda İran'ın nükleer çalışmaları da gündeme geldi. Merkel, "İran önümüzdeki kısa dönemde belirgin adımlar atmazsa yaptırım konusunda AB nezdinde karar vereceğiz" derken, Erdoğan'ın yaklaşımı "Bunu diplomasiyle çözelim" şeklinde oldu. Erdoğan, "Biz Türkiye olarak elimizden geleni yaptık. Dostlarımızın bize güvenmesini istiyoruz. Orta yolu buluruz, çözüme de ulaşırız" diye konuştu.

VİZEDE YUMUŞAMA SİNYALİ
Başbakan Erdoğan, ortak basın toplantısının ardından Merkel onuruna Başbakanlık Resmi konutunda akşam yemeği verdi. Başbakan, yemekte yaptığı konuşmada vize konusunu gündeme getirerek, Almanya'yla vizelerin kalkmasını beklediklerini söyledi. Merkel ise "Bu konuyu birlikte çalışalım. Birlikte bir yöntem geliştirelim" diyerek Erdoğan'ın teklifine yeşil ışık yaktı. Merkel daha sonra özel uçakla İstanbul'a geldi.
Hazal ATEŞ - Duygu GÜVENÇ - Yahya BOSTAN - Ali EKEYILMAZ - Mehmet ACAR / Sabah

Konu ile ilgili basında yer alan diğer haberler

Türk lisesine çift dil formülü
Alman Şansölye Angela Merkel'in Ankara ziyareti öncesi tartışmaya yol açan Almanya'da Türk lisesi açılması konusunda iki ülke arasında mutabakat sağlandı. Merkel, karşı çıktığı okul talebine Başbakan Erdoğan ile baş başa yaptığı görüşmede şartlı onay verdi. İki ülke, Türkçe ve Almanca eğitim veren okulların açılmasına yönelik çalışma başlatılması için ilkesel karar aldı. 
  
Yaklaşık dört yıl aradan sonra Türkiye'yi ziyaret eden Almanya Başbakanı Angela Merkel Ankara'da olumlu mesajlar verdi. İki ülke arasındaki okul krizi aşıldı. Merkel, ziyaret öncesi reddettiği Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın Almanya'da Türk lisesi açılması talebine yeşil ışık yaktı. Merkel, Almanya'da Türk okulları olabileceğini, bu konuda ortak tutum üzerinde anlaşmaya vardıklarını açıkladı. Ancak bu okullara Almanca şartı koştu. Almanya'da Türkçe ve Amanca eğitim veren okulların açılmasına yönelik çalışma başlatılması için ilkesel karar alındı. Türkiye'nin AB üyeliğine muhalefeti ile bilinen Alman Şansölye, bu konuda da ılımlı konuştu. Erdoğan"ahde vefa" ilkesine saygılı olduklarını ve Türkiye ile müzakerelerin 'ucu açık' bir şekilde sürdürülmesini desteklediklerini kaydetti.

Göç ve uyumdan sorumlu Devlet Bakanı Maria Böhmer ve çok sayıda işadamıyla birlikte Ankara'ya gelen Merkel, yoğun Türkiye ziyaretinin ilk gününde önce Başbakan Erdoğan ile görüştü, ardından da Cumhurbaşkanı Abdullah Gül tarafından kabul edildi. Yaklaşık iki saat süren Erdoğan-Merkel görüşmesinde Almanya'da Türk okulları, AB-Türkiye ilişkileri, İran nükleer krizi, Ortadoğu barış süreci ve Türkiye-Ermenistan normalleşme süreci gündeme geldi. Ziyaret öncesi medyaya verdikleri demeçlerde görüş ayrılıkları dikkat çeken iki lider bu kez uzlaşma mesajları verdi. Türkiye-Almanya arasındaki ilişkilerin geliştirilmesine büyük önem verdiklerini belirten Erdoğan, "Dostane bir seyir izleyen ikili ilişkilerimizin tüm alanlarda geliştiğini görüyoruz." dedi.Türkiye'de 3 bini aşkın Alman girişimcinin olduğunu aktaran Erdoğan, "Aramızda bir stratejik ortaklık geliştirmenin adımlarını atıyoruz." dedi. Ziyaret öncesi tartışmaya yol açan Almanya'da Türk okulları konusunda da mutabakat sağlandı. Ortak basın toplantısında, Türkiye'de onlarca yıldır Alman okullarının ve Almanca eğitim veren okulların bulunduğunu hatırlatan Erdoğan, "Almanya'da benzer statüde okullar konusunda adımlar atılabileceğini Sayın Merkel'den duymak beni memnun etti." açıklamasını yaptı. Ayrıca bugün TBMM'de Türk-Alman Üniversitesi'nin kurulması kararının geçeceği bilgisini verdi. Aynı şekilde Beykoz tarafında da üniversitenin yapımına yönelik altyapı çalışmalarını bitirdiklerini aktardı.

Merkel de Almanya'nın Türkiye'de okulları olduğu gibi; Türkiye'nin de Almanya'da okulları olabileceğini ifade etti. Almanya'da yaşayan Türklerin topluma daha iyi uyum sağlamalarını istediklerini kaydederek, "Ama Türkçe, Almanca öğrenmemek için bahane olmamalı" şartını ortaya koydu. "Söz konusu, asimilasyon değil." diyen Almanya Başbakanı, Türk gençlerinin geleneklerini unutmadan toplumda başarılı olabilmeleri için Almanca öğrenmelerinin ön koşul olduğunu vurguladı. Merkel, "Almanya'da yaşayan Türkler bize zenginlik katıyor. Büyük katkıları var ve onların topluma daha da iyi entegre olmalarını istiyoruz." diye ekledi. Almanya Başbakanı geçtiğimiz hafta Erdoğan'ın gündeme getirdiği Almanya'da eğitim dili Türkçe olan okulların açılması önerisine karşı çıkmış, Erdoğan ise "Türkiye şamar oğlanı mı? Türkiye'de Almanca eğitim yapan okullar var. Merkel'den bu yaklaşımı hiç beklemezdim. Merkel'e bu düşüncelerimi ileteceğim." demişti.

VİZE MUAFİYETİ İÇİN ÇALIŞACAKLAR
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Almanya Başbakanı Angela Merkel onuruna verdiği yemekte, konuk Başbakan'a Almanya ile vizelerin kaldırılmasını beklediklerini ifade ettiği bildirildi. Başbakanlık Resmi Konutu'ndaki yemekte, Erdoğan'ın 'Almanya ile vizelerin kaldırılmasını bekledikleri' şeklindeki ifadesine karşılık Merkel'in "Bu konuyu birlikte çalışalım, birlikte yöntem geliştirelim." görüşünü belirttiği kaydedildi. Erdoğan-Merkel görüşmesinde ele alınan İran nükleer krizi konusunda ise taraflar arasındaki görüş farklılığı dikkat çekti. Merkel, İran'a yaptırım konusunun gelecek ay BM Güvenlik Konseyi'nde gündeme geleceğine işaret ederek Türkiye'nin desteğini istedi. Ancak İran'ın Türkiye için önemli bir ortak olduğunu belirten Erdoğan şimdiye dek uygulanan yaptırımların sonuç vermediğini kaydetti. Çözüm adresi olarak diplomasiyi gösterdi. Erdoğan, "Biz Türkiye olarak elimizden gelen çalışmaları yaptık bundan sonra da yaparız. Dünya bize bu konuda güvenirse bu çalışmaları devam ettirelim." mesajı verdi.

Angela Merkel'in Ankara'daki ilk durağı ise Anıtkabir'di. Merkel, Atatürk'ün mozolesine çelenk bıraktı, Anıtkabir Özel Defteri'ni imzaladı. Alman Şansölye deftere şunları yazdı: Modern Türkiye'nin babası Mustafa Kemal Atatürk'ün eserine saygıyla. Almanya gelecekte de Türkiye'ye yolunda eşlik edecektir."
Erdal Şen / Zaman

Elinde güvercin cebinde 'Evet'
Almanya Başbakanı Merkel Başkent'e elinde güvercinle geldi ve ülkesinde Türk okuluna şartlı 'evet' dedi. Merkel, Türkiye'nin AB üyeliği konusunda da 'ahde vefa' vurgusu yaptı. Başbakan Erdoğan ise İran'a yaptırım noktasında en isabetli yolun diplomasi olduğunu savundu

Almanya Başbakanı Angela Merkel, gerilimli bir gündem ve 4 yıllık aranın ardından dün Başkent'teydi. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Merkel'i Başbakanlık'ta resmi törenle karşıladı. Merkel, tören kıtasını Türkçe olarak 'merhaba asker'' diyerek selamladı.

LARA'NIN EMANETİNİ VERDİ
Angela Merkel, görüşmeye geçmeden önce Lara isimli öğrencinin gönderdiği ''beyaz barış güvercini'' ni Erdoğan'a hediye etti ve öğrencinin şu mesajını iletti: 'Merhaba! Bu güvercin sana geldi. Onu Unna şehrinde Katharinenschule'de okuyan Lara adında dokuz yaşındaki bir çocuk yaptı. Güvercin 'barış'ın sembolü. Birkaç gün ona baktıktan sonra onu bu yazı ile dünya barışını devam ettirmek için bir kişi veya kuruluşa gönder. Bize de çektiğin bir resmi mail ile yolla. Böylece biz de güvercinin 'barış yolu'nu takip edebiliriz. Bununla sen de Margaretenhöhe Essen'deki ilkokullarının, Hattingen'deki Franziskusschule'nin, Unna'daki Katharinenschule'nin, ayrıca İstanbul ve Pecs'teki okulların barış hareketine katkıda bulunmuş olacaksın'.

DANKE SCHÖN
Görüşme sonrası düzenlene basın toplantısında Merkel'in konuşmasının ardından Erdoğan'ın 'Danke schön' demesi hem Alman Başbakanı hem de salondakileri güldürdü.
İşte Erdoğan ve Merkel'in aynı konulara farklı yaklaşımları: 

ERDOĞAN: Ülkemizde, gerek Alman Lisesi, gerek Avusturya Lisesi, gerek İstanbul Erkek Lisesi gibi liselerimiz Almanca eğitim veren liselerimiz var. Bunun yanında Anadolu liselerimizde yine Almanca dilini öğrenmek mümkün. Bu onlarca yıl önce atılmış bir adım. Ve aynı statüde, benzer statüde adımların Almanya'da atılabileceği noktasında Bayan Merkel'den bunu duymak beni ayrıca mutlu etti. 

MERKEL: Almanya'da Almanca bilmeyen kimsenin yaşaması uygun olmaz. Burada söz konusu olan asimilasyon değil. Ancak üçüncü ve dördüncü kuşağın toplumsal yaşama katılmasını istiyoruz. Sadece işçi olmalarını değil, öğretmen, işadamı, bilim adamı olarak geçmişini, geleneklerini unutmadan yaşamasını istiyoruz. Türkiye'nin Almanya'da okulları olabilir. Ancak bu Türklerin Almanca öğrenmemesi için bahane olmamalı. Bunları ele aldık ve ortak bir tutum üzerinde anlaşmaya vardık. 

ERDOĞAN: Türkiye, AB'ye tam üyelik konusunda sağlam adımlarla ilerliyor. Almanya'nın dönem başkanlığında 3 fasıl açıldı ve çevre konusunda Almanya'nın verdiği destek herkesin malumu.

MERKEL: Görüşmemizde ahde vefa ilkesini yeniden vurguladık. İmtiyazlı ortaklığı çok özel bir ilişki olarak düşünmüştük ama olumsuz algılandı. Sonu açık bu süreci sürdürmeliyiz. Somut olarak Kıbrıs sorununun çözülmesi lazım.
 
MERKEL: İran konusunda uzun süredir ilerleme kaydedilmiyor. İran belirgin adımlar atmazsa BM nezdinde karar vereceğiz. Burada, ABD, Avrupa ve Türkiye ile birlikte oy verebilirsek, Almanya açısından çok mutlu oluruz.

ERDOĞAN: İran ile Türkiye'nin durumu diğer dünya ülkelerinden çok farklı. Asırları yakalayan bir dostluk var. Enerji konusunda Rusya'dan sonra ikinci ortak. Bunu göz ardı etmemek gerekir. Dünya, İran'a iki kez yaptırım uyguladı. En isabetli yol diplomasiyle çözmek. ANKARA

İmtiyazlı ortaklık hakaret gibi algılanıyor
ANKARA, Türkiye'nin AB'ye tam üyeliğine karşı çıkan Almanya Başbakanı Angela Merkel'e, AB yolundaki kararlılığı 'protokol' mesajıyla anlattı. Hükümet, Merkel'in ziyaretine refakat etmesi için, AB'den Sorumlu Devlet Bakanı ve Başmüzakereci Egemen Bağış'ı görevlendirdi.

KURAL DEĞİŞMESİN
Görüşmenin öncelikli gündem maddesini, 'imtiyazlı ortaklık' konusu oluşturdu. Türkiye'nin hedefinin AB'ye tam üyelik olduğunu vurgulayan Bağış Merkel'e, 'İmtiyazlı ortaklık kavramı AB müktesebatında yok. Bu ifade Türkiye'de hakaret gibi algılanıyor. Müzakere sürecinin ucu açık bir süreç olduğunu kabul edebiliriz. Ancak, hedefimiz tam üyelik. Oyunun kurallarını sonradan değiştirmeyin' dedi.  Görüşmede, hükümeti anayasa çalışmaları için öven Merkel, Avrupa Halk Partisi üyeliği için de AKP'ye destek sözü verdi. Bağış'a, 'Anayasa çalışmalarınız cesaret verici' diyen Merkel,  taslakta özellikle işçi-işveren ilişkilerini düzenleyen 26. Maddeyi ilginç bulduğunu kaydetti.

TÜRK LİSESİ AÇIKLAMASI
Görüşmede Bağış'a, Türk Lisesine karşı olmadığını söyleyen Merkel, 'Ben lisenin açılmasına karşı değilim; ama kültürel diyaloğu geliştirecek bir formatta açılmalı. Bu lise yalnızca Türk öğrencilere açık olursa diyaloğa yardımcı olmaz' dedi. Angela Merkel'in ziyareti sırasında, Almanya'nın Ankara Büyükelçiliği'nde verilen resepsiyona parlamentodaki muhalefet partilerinden yalnızca BDP katıldı. ANKARA

Vizeleri kaldırmak  için çalışalım
CumhurbaŞkanIAbdullah Gül, Türkiye'ye resmi ziyarette bulunan  Almanya Federal Cumhuriyeti Başbakanı Angela Merkel ve beraberindeki heyeti kabul etti. Çankaya Köşkü'ndeki basına kapalı olarak gerçekleşen kabul, yaklaşık bir saat sürdü.
Başbakan Tayyip Erdoğan, Merkel onuruna verdiği yemekte, Konuk Başbakan'a 'Almanya ile vizelerin kaldırılmasını beklediklerini'' ifade etti. Başbakanlık Resmi Konutu'ndaki yemekte, Merkel buna karşılık 'Bu konuyu birlikte çalışalım, birlikte yöntem geliştirelim'' görüşünü ifade etti.
Akşam

Almanca öğrenme şartıyla Türk okullarına yeşil ışık 
Almanya'da Türk okulu tartışmalarına son noktayı koyan Merkel, "Almanya'nın varsa, Türkiye'nin de Almanya'da okulları olabilir. Fakat bu dilimizi öğrenmemek için bir bahane olmamalı" dedi

Ankara'nın beklenen ziyaretçisi Almanya Başbakanı Angela Merkel, dün Ankara'ya geldi. Egemen Bağış tarafından karşılanan Merkel'in heyetinde Göç ve Uyumdan Sorumlu Devlet Bakanı Maria Böhmer ve çok sayıda iş adamı vardı. İlk olarak Anıtkabir'i ziyaret eden Alman Başbakan, Anıtkabir Özel Defteri'ne şunları yazdı: "Modern Türkiye'nin babası Mustafa Kemal Atatürk'ün eserine saygıyla. Almanya gelecekte de Türkiye'ye yolunda eşlik edecektir."

TAM ÜYELİKTE SAĞLAM ADIMLAR
Merkel'in Ankara'daki ikinci durağı Başbakanlık'tı.  Merkel ile Başbakan Erdoğan'ın baş başa görüşmelerinin ardından ortak basın toplantısı düzenledi. Almanya'da yaşayan Türk vatandaşlarının durumu ile Türkiye'nin AB'ye giriş sürecinin ele alındığını aktaran Erdoğan, "AB'ye tam üyelik konusunda sağlam adımlarla ilerliyoruz. Bu konuda da aynı iradeyi sayın Şansölye'den görmek beni memnun etti" dedi. Türk-Alman Üniversitesi'nin Beykoz'da alt yapısının tamamlandığını ifade eden Erdoğan, "Yarın Türk-Alman üniversitesinin Parlamento'muzdan geçeceğine inanıyorum.  Ülkemizde Alman Lisesi, Avusturya Lisesi, İstanbul Erkek Lisesi gibi liselerimiz Almanca eğitim veriyor. Anadolu liselerimizde Almanca öğrenmek mümkün. Aynı statüde adımların, Almanya'da atılabileceğini Bayan Merkel'den duymak beni mutlu etti" diye konuştu.

EN BÜYÜK SORUN ALMANCA BİLMEMELERİ
Almanya'da çok sayıda Türk-Alman okulu ve öğretmen bulunduğunu ifade eden Merkel ise, "Almanya'da Almanca bilmeyen kimsenin yaşaması uygun olmaz. Almanya'da yaşayan insanların toplumsal yaşama katılmalarını istiyoruz. Geleneklerini unutmadan. Almanya'nın yurt dışında okulları varsa, Türkiye'nin de yurt dışında, Almanya'da okulları olabilir ancak Almanca öğrenmek şartıyla."

BARIŞ GÜVERCİNİ
Merkel, Başbakan Erdoğan'a görüşmenin başında Lara isimli 9 yaşındaki öğrencinin yaptığı "beyaz barış güvercin'' biblosu hediye ederek, öğrencinin mesajını iletti. Merkel, Erdoğan'a Lara'nın mail adresini de verdi.

ABD'nin Erdoğan Israrı
Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Burak Özügergin, Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu ile önceki gün kendisini arayan ABD Dışişleri Bakanı Hilary Clinton'ın bir saate yakın görüştüğünü, Amerikan tarafının talebi üzerine yapılan görüşmenin ana gündemi ABD Temsilciler Meclisi Dış İlişkiler Komitesi'nde kabul edilen 1915 olaylarına ilişkin karar oluşturduğunu söyledi. Özügergin, şunları kaydetti: "Davutoğlu'nun endişelerini anladığını ifade eden Clinton, Amerikan yönetiminin hem komitede kabul edilen karara, hem de bu kararın genel kurula gelmesine karşı olduğunu vurguladı.

GELMESİ BÜYÜK ÖNEM TAŞIYOR
Clinton, Başbakan Erdoğan'ın 12-13 Nisan'da Washington'da yapılacak Uluslararası Nükleer Güvenlik Zirvesi'ne katılmasının her bakımdan büyük önem taşıdığının altını çizdi ve Erdoğan'ı Washington'a beklediklerini hatırlattı." Erdoğan, Ermeni tasarısının ABD'de görüşülmesinin ardından, bu ülkeye nisan ayında yapacağı geziyi iptal ettiğini açıklamıştı. Öte yandan 2008 yılında Almanya'da gurbetçilerle biraraya gelen Başbakan Erdoğan, bu kez Fransa'da düzenlenecek `Büyük Vatandaş Buluşması'nda Avrupa'da yaşayan Türklerle görüşecek. 6 Nisan Salı günü Paris'te `Türk Mevsimi' etkinliklerine katılacak olan Erdoğan, 7 Nisan Çarşamba günü de Paris'teki Zenith Kongre Merkezi'nde `Büyük Vatandaş Buluşması'nda konuşacak.

BAŞBAKAN'IN TEPKİSİNİ KESTİRMEK ZOR
Merkel'in Türkiye ziyareti Alman basınında da geniş yer buldu. Gazetelerin üstünde durduğu konu Almanya'da Türk okullarının kurulması tartışmasıydı.

TÜRKİYE AB'YE AĞIRLIK KAZANDIRIR
Bild: Erdoğan gerçekten ne istiyor? Erdoğan'ın Almanya'da Türk okullarının açılmasına benzer mesajlar vermesi durumunda Merkel'in Türkiye'nin AB üyeliğine karşı çıkması kolaylaşacaktır.

Frankfurter Rundschau: Türkler için AB üyeliği bir gurur meselesi oldu. Merkel'in `imtiyazlı ortaklık' önerisini hiçbir Türk'ün kabul etmeyeceği ortada. Türkiye'nin AB üyeliğini destekleyenlerin, ne fazlaca Erdoğan'ın tutumundan ne de Türkiye'nin AB üyeliğine karşı olan Merkel'in tutumundan etkilenmeden çabalarını sürdürmesi gerek. Türkiye'nin üyeliği Avrupa'ya, ağırlık kazandıracaktır.

TÜRKLER'E İYİLİK ETMİŞ OLMUYOR
Frankfurter Neue Presse: Erdoğan, Alman veya Avusturya vatandaşlığına geçmiş Türk asıllıların tümünün Başbakanı olduğunu sık sık söylüyor. Bu Avrupa düşüncesine yabancı bir çıkış. Erdoğan'ın `Asimilasyon bir insanlık suçudur' ya da `Almanya'da Türk liseleri açılsın' gibi sözleri, Alman toplumuna uyum politikalarına karşıt sözlerdir. Türklere iyilik etmiş olmuyor!

Stuttgarter Zeitung: Merkel, Türk kökenli yurttaşlarına her alanda katılım şansını kastediyor. Bu da herkese fırsat eşitliği sağlayacak genel eğitim sistemi ile mümkün.

ERDOĞAN ZOR BİR SİYASİ MUHATAP
Westdeutsche Zeitung: Merkel'in Türkiye ziyareti, normal bir resmi ziyaret değil. Erdoğan, vereceği tepkinin önceden kestirilmesi zor bir siyasi muhatap.

Abendzeitung: Almanya'da muhafazakar kanat Türkiye'ye imtiyazlı ortaklık önerisi gibi bir kandırmaca ile tatmin oldu, ancak bunun `Öcü bir sözcük' ötesinde işlevi bulunmuyor. Türkiye, ekonomik ve siyasi açıdan AB'ye kabul edilmemesi mümkün olmayacak kadar önemli konumda bir ülke. Türkiye'ye açık bir pespektif sunmak gerekir.

Münchner Merkur: Enerji sektöründeki Nabucco doğalgaz boru hattı projesi ve ortak güvenlik mimarisi gibi birçok konuda NATO müttefikimiz Türkiye ile ortak çıkarımız bulunmakta.

`İmtiyazlı Ortaklık'a AB Bakanıyla yanıt
Türkiye'nin imtiyazlı ortaklığı hiçbir koşulda kabul etmeyeceği uyarısını açık bir dille yapan Başbakan Erdoğan, Merkel'i karşılamaya da AB'den sorumlu Devlet Bakanı Egemen Bağış'ı gönderdi. Merkel'e mihmandar olarak Başmüzakerecinin eşlik etmesi üzerine  "Türkiye ile sadece AB mi konuşmak zorundayız" diye espri yapan Alman heyetine, "Türkiye için AB ile tam üyelik müzakereleri önceliktir" yanıtı verildi. 
Zeynep Tuğrul - Yakup Bulut / Star

Merkel, Erdoğan'a güvercin getirdi
Ankara'ya gelen Almanya Başbakanı Angela Merkel, Lara isimli bir öğrencinin gönderdiği kağıttan barış güvercinini Başbakan Erdoğan'a verdi. Merkel, Almanya'da Türk okulları için şartlı 'evet' dedi: Almanya'nın okulları olduğu gibi Türkiye'nin de okulları olabilir ama bu Almanca öğrenmemek için bir bahane olmamalı

Almanya Başbakanı Angela Merkel, Türkiye ile Almanya arasında kriz haline gelen Türk-Alman okulları konusunu değerlendirirken, net bir yanıt vermekten kaçındı. "Almanca öğrenmemek bahane değil" diyen Merkel, "İçinde yaşadıkları ülkenin dilini bilmeleri entegrasyon için ön koşul" dedi. Merkel, İmtiyazlı ortaklık görüşünü yinelerken, 1960'lara gönderme yaparak, "oyunun kuralı değişti" ifadesini kullanması dikkat çekti.
Merkel, Erdoğan'la gerçekleştirdiği görüşmenin başında Lara isimli dokuz yaşındaki öğrencinin yaptığı "beyaz barış güvercini" biblosu hediye etti. Lara'nın gönderdiği Türkçe mesajda şu ifadelerin bulunduğu belirtildi: "Merhaba! Bu güvercin sana geldi. Onu Unna şehrinde Katharinenschule'de okuyan Lara adında dokuz yaşındaki bir çocuk yaptı. Güvercin 'barış'ın sembolü. Birkaç gün ona baktıktan sonra onu bu yazı ile dünya barışını devam ettirmek için bir kişi veya kuruluşa gönder. Bize de hemen, mümkünse çektiğin bir resim ile birlikte bir mail yolla. Böylece biz de güvercinin 'barış yolu'nu takip edebiliriz. Bununla sen de Margaretenhöhe Essen'deki ilkokullarının, Hattingen'deki Franziskusschule'nin, Unna'daki Katharinenschule'nin, ayrıca İstanbul ve Pecs'deki okulların barış hareketine katkıda bulunmuş olacaksın"
Angela Merkel, Başbakan Erdoğan'a Katharinenscuhule'nin mail adresini de verdi.

Erdoğan, Merkel'i, Başbakanlık'ta resmi törenle karşılamasının ardından birlikte gazetecilerin karşısında çıktılar. Rusya'da metro istasyonlarında meydana gelen patlamadan dolmayı duyduğu üzüntüyü dile getiren Erdoğan, Rus halkına başsağlığı dileklerini iletti. Erdoğan, "Temennimiz teröre yönelik ve terör anlamı taşıyan bu tür girişimlerin herhangi bir fayda getirmeyeceği çok açık ortadadır" ifadesini kullandı. Merkel ile görüşmesinde siyasi, askeri, ticari, kültürel konuların gündeme geldiğini söyleyen Erdoğan, mevcut işbirliğininin güçlendirilmesi noktasında nelerin yapılabileceğinin değerlendirildiğini ifade etti. Erdoğan, Almanya'da yaşayan Türk vatandaşlarının Alman toplumuna entegrasyonuna dikkat çekerken, her iki tarafın görev üstlenmesinin önemine dikkat çekti.

Türk-Alman okulları
Almanya'nın AB dönem başkanlığı sırasında Türkiye'nin müzakerelerde üç fasıl açtığını hatırlatan Erdoğan, İstanbul ve Almanya'da kurulması planlanan Türk-Alman üniversiteleri ile ilgili olarak, bugün, TBMM'den geçeceğine "inandığını" söyledi. Erdoğan, Türkiye'de Almanca eğitim veren liselerin varlığını hatırlatırken, "Benzer statüde adımların Almanya'da atılabileceğini bayan Merkel'den duymak beni ayrıca memnun etti" dedi. Merkel ise, Erdoğan'dan Meclis'ten Alman üniversitesine onay çıkacağını duymaktan büyük mutluluk duyduğunu söyledi. Merkel, "Bilim ve eğitim alanındaki bu işbirliğinden mutluluk duyuyorum. Hem burada hem Almanya'da büyük iz bırakacaktır" diye konuştu. Merkel sözlerine şöyle devam etti:

Almanca öğrenmemek bahane değil
"Almanya'da çok sayıda Türk-Alman okulu var. Almanya'da Almanca bilmeyen kimsenin yaşaması uygun olmaz. İçinde yaşadıkları ülkenin dilini bilmeleri entegrasyon için ön koşul. Burada söz konusu olan asimilasyon değil. Bizim hedefimiz bu değil. Herkesin kültürünü, köklerini korumasını istiyoruz. Ancak 3'ncü ve 4'ncü kuşaktaki insanların toplumal yaşama katılmalarını istiyoruz. İnsanların sadece işçi olarak değil, işadamı, öğretmen, bilim adamı olarak çalışmalarını istiyoruz. Geçmişlerini, geleneklerini koruyarak tabi. Almanya'nın yurt dışında okulları varsa, o zaman Türkiye'nin de okulları olabilir. Ancak Almanya'da yaşayan Türkler için Almanca öğrenmemek bir bahane olmamalı."
Merkel, Kıbrıs ile ilgili bir soruyu yanıtlerken de, Kıbrıs sorununun çözülmediğini hatırlattı. Merkel, Ankara Protokolü'nün uygulanmasının önemine dikkat çekti.

İran görüş ayrılığı
Merkel, İrdan ile ilgili bir soruyu yanıtlarken, görüşmede bu konunun da gündeme geldiğini söyledi. Merkel, "İranla ilgili uzun süredir artık ilerleme kaydedilmiyor. İran önümüzdeki dönemde belirlgin adımlar atmazsa yaptırım konusunda BM nezdinde karar vereceğiz. Bu konuda görüşmelerimizi sürdrürmeye karar verdik" dedi. Erdoğan'ın ise, "Türkiye'nin durumu diğer dünya ülkelerinden çok farklı" ifadesini kullanması dikkat çekti. Erdoğan, sözlerine şöyle devam etti:
"İran, enerji konusunda Rusya'dan sonra ikinci ortağımız. Bu ilişkilerimizi değerlendirirken bunu göz ardı etmemek gerekiyor. Şu anda İran'a karşı dünya iki kez yaptırım uyguladı. Fakat yaptırımı uygulama kararı alan ülkelerin yaptırımı deldiklerini gördük. Yaptırım yolunun sağlıklı olmadığı inancındayım. Bunu diplomasiyle çözelim. Bölgemizde başka ülkede nükleer silah var mı? Var. Onlara karşı yaptırım uygulandı mı? Hayır. Fark, İran'ın Uluslararası Atom Enerji Kurumu'na üye olması, diğer ülkenin (İsrail) ise olmaması."
Merkel'in, 11-12 Nisan'da ABD'de yapılacak nükleer zirvedeki oylamada Türkiye'nin ABD ve Avrupa ülkeleri ile birlikte oy vermesinden mutlu olacaklarını söylemesi dikkat çekti. Merkel, "Ermeni soykırımı" ile ilgili bir soruyu yanıtlarken, "Benim kanaatimce Türkiye ile Ermenistan arasındaki ilişkileri mümkün olduğunda iyi bir şekilde şekillendirmektir. Türkiye ile Ermenistan arasında umut verici gelişmeler var" diye konuştu.

Oyunun kuralı değişti
Merkel, Türkiye'nin AB'ye tam üyeliği ile ilgili soruyu yanıtlarken de, "dün dünde kaldı" mesajı verdi. Merkel şunları söyledi: "AB'nin Türkiye ile olan ilişkileri konusunda ve 1960'lı yılların başında Conrad Adenaur tarafından Türkiye'nin tam üyesi olması önerilmişti. O günden bu yana çok şey değişti. Türkiye'nin ekonomik, bilimsel, kültürel ilişkilerde çok özel konumu var. İmtiyazlı ortaklığı çok özel bir ilişki olarak düşünmüştük ama olumsuz algılandığını görüyorum. Şimdi olumsuz algılandığını görüyorum. AB de, oyunun kuralları da değişti. 60'lı yıllardaki durum yok. Sonu açık olan bir süreç. Almanya bu süreci savunuyor. Türkiye'de de birçok şeyin değiştiğini görüyoruz. Sonu açık olan bu süreci sürdürmeliyiz. En önemlisi Ankara protokolünün çözülmesi."
Radikal


Geri Dön