20 / 04 / 2024

Avrasya Tüneli Projesi'nde son durum!

Avrasya Tüneli Projesi'nde son durum!

Başbakan Ahmet Davutoğlu, Asya ve Avrupa'yı, deniz tabanı altından geçen karayolu tüneliyle birbirine bağlayacak Avrasya Tüneli Projesi'nde, deniz altındaki tünelde kazı işlemenin bitmesine tanıklık etti.



Başbakan Ahmet Davutoğlu, eşi Sare Davutoğlu ile projenin Çatladıkapı'daki Avrupa Şantiyesi'ne geldi. Burada yetkililerce karşılanan Davutoğlu'na çalışmalarla ilgili brifing verildi.


Yerden 25 metre aşağıya son delme işleminin gerçekleştirilmesi için telsizle talimat veren Davutoğlu, brifing odasından, TBM (tünel açma makinesi) olarak adlandırılan makineyle deniz altında delinen tüneldeki kazı işleminin tamamlanmasını, eşi Sare Davutoğlu, Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Feridun Bilgin, İstanbul Valisi Vasip Şahin, eski Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Lütfi Elvan, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş ve diğer yetkililerle izledi.


Başbakan Davutoğlu, burada yaptığı konuşmada, "Bir kez daha devletimizin kudretini, mühendislerimizin kabiliyet ve becerilerini, işçilerimizin öpülesi alınlarından dökülen terlerin bereketini görmüş olduk. Çok duygusal bir anda Asya ile Avrupa'yı bir kez daha birleştirmenin büyük onurunu yaşadık. Biraz önce Asya'dan hareket eden köstebek adı verilen TBM, Avrupa tarafından ışığı gördü. Birçok açılardan gurur verici bir an. Atamız, ecdadımız Fatih Sultan Mehmet Han karadan gemileri yürüttüğünde torunlarının, ondan sonra gelecek nesillerin bu aziz şehre ve bu aziz şehirde yaşayan insanlara hizmet için iki kıtayı yerin altından birleştireceğine inandığına eminim" ifadelerini kullandı.


Davutoğlu, İstanbullular, Türkiye, Asyalılar ve Avrupalılar için tarihi bir gün olduğunu belirterek, şöyle devam etti:


"Marmaray'dan sonra Avrasya Tüneli ile de bir kez daha iki kıtayı birleştiriyoruz. Bu iki kıtayı birleştirme çabasından aslında hem tünelle birlikte büyük bir hizmeti devreye sokuyoruz ama aynı zamanda tarihi serüveni itibarıyla hep Doğu'dan Batı'"ya yürümüş bir milletin Doğu-Batı eksenindeki tarihi serüvenine yeni ve kalıcı bir mühür vuruyoruz. Bizler, Asya ile Avrupa'yı birleştiren bir ülkenin Asya ve Avrupa kültürlerini birleştiren bir geçmişin temsilcileri olarak bir kez daha tarihe mühür vuruyoruz.


Büyük bir proje. Toplamda 14,6 kilometrelik Göztepe-Kazlıçeşme Projesi'nin deniz altından geçilen 5,4 kilometrelik bölümünün doğrudan su altında olan 3 bin 342 metrelik tünelini bugün geçmiş olduk. Geçen sene 13 Eylül 2014'te tünele bizzat inmiş, başbakanlık görevini aldıktan hemen sonra ziyaret ettiğim ilk büyük proje olan tünelde gördüğüm hummalı çalışmadan büyük bir ümit duymuştum. Bu ümidimizi boşa çıkarmayan müteahhitlerimize, proje yetkililerine, mühendislere teşekkür ediyorum. Çünkü tüneli, planlandığından 6 ay önce geçmiş oldular. 3 bin 342 metre, 490 günde, 70 haftada geçildi. Milim milim şaşmaz bir iradeyle, azim ve kararlılıkla çalışan mühendislerimiz bunu gerçekleştirdi."


Davutoğlu, projenin insani boyutuna işaret ederek, 100 dakika sürecek olan bir yolculuğu 15 dakikaya indirebilmek, huzur ve güvenlik içinde seyahat için çalışmalar yürütüldüğünü anlattı.


Kendisine verilen brifingde, bir deprem anında ne tür tedbirler alınacağını sorduğunu hatırlatan Davutoğlu, "Biraz önce mühendislerimizle, akademisyenlerimizle birlikte sismik bileziklerle 500 yıllık ve 2 bin 500 yıllık periyotlarda gerçekleşebilecek en yüksek deprem ihtimaline karşı dahi hizmet dayanıklılığı olan bir projenin bugün gerçekleşmiş olduğunu görmekten büyük bir mutluluk duyuyorum" dedi.


Ahmet Davutoğlu, dünyanın her yerinde olduğu gibi Türkiye'de de mühendislerin yaptığı güvenli tünellerin, güvenli projelerin üstünden ve içinden geçiyor olmanın herkese güven ve huzur vereceğini belirtti.


Davutoğlu, İstanbul'un modernleşmeyle birlikte trafikle delik deşik edildiğini, şehrin bunlardan nasıl etkilendiğine herkesin şahit olduğunu vurgulayarak, trafiğin hayatımızda kaçınılmaz bir zorunluluk olduğunu, ulaşımın günlük hayatın bir parçası haline geldiğini kaydetti.


"Şimdi bu tünelle birlikte günde 130 bin araç, yani normalde bugün yer üstünde seyahat eden 130 bin araç yer altından çok daha kısa bir sürede hedefe ulaşacak. Bu yolla da şehirde trafik rahatlayacak, hem çevre kirliliği anlamında da olumsuz etkilenmelerden uzak kalınacak. Bu İstanbul'un güzel siluetinin ve güzel atmosferinin korunması bağlamında da son derece önemli bir katkı sağlayacak" diyen Davutoğlu, Boğaziçi, Marmara gibi doğal çevreyi korumanın gelecek nesillere bir borç olduğunu söyledi.


Başbakan Ahmet Davutoğlu, kendi rahatımız ve konforumuz için gelecek nesillerin çevre imkanlarından taviz verilmeye başlanırsa, onlara bırakılan mirasın başından itibaren etkilenmesine neden olacağını vurguladı.


Avrupa İmar ve Yatırım Bankasının bu yıl sürdürebilirlik ödülünü en iyi çevresel ve sosyal uygulama olarak Avrasya Tüneli'ne vermesinden de gurur duyduğunu ifade eden Davutoğlu, bunun bir anlamda Avrasya Projesi'ne çevre itibarıyla kredibilite, itibar ve güvenilirlik verilmiş olduğunu kaydetti.


İstanbulluların güven ve huzur içinde seyahati, kentin şehir atmosferinin korunması, yer üstünde birikmiş trafiğin yer altına inmesi ve çevre koruması anlamında örnek bir proje olan Avrasya Tüneli'yle herkesin büyük bir gururla gelecek nesillere miras bırakılacak kalıcı bir esere imza atıldığını, mühür vurulduğunu dile getiren Davutoğlu, şöyle devam etti:


"Biraz önce ışığın görünmesi anında yaklaşık 15 dakika adım adım milim milim TBM'nin tüneli nasıl deldiğini, Avrupa yakasına geçtiğini gözlerken proje yöneticilerinin, müteahhit firmanın, Ersin Bey'in gözlerinden dökülen yaşları görmek de bize bu işlerin ancak aşkla yapıldığını, aşkla yürütüldüğünü, aşkla tamamlandığını gösterdi. Ferhat bir aşkla dağları delmişti. Biz bir aşkla iki kıtayı birleştiriyoruz. Yerin altından, denizin altından geçtiğimiz tünellerle iki kıtayı aşkla birleştiriyoruz. Allah bu tüneli, bu yolu kullanacak olanları hep muhabbetle birbirine kavuşanlardan eylesin ve kazasız belasız eylesin. Eskiden beri bizim geleneğimizde işler başlarken veya bir yola, sefere çıkılırken hep aynı şey söylenirdi. 'Vakitler hayrola, hayırlar feth ola, şerler def ola. Vakitler hayrolsun. Hayırlı bir hizmeti bize sunan kardeşlerimize teşekkür ediyoruz. Hayırlar feth olsun. Yani birbirine kavuşacak olan yolcular, aşıklar, sevenler bu tünelden geçerek kavuşsunlar. Şerler def olsun. Her türlü kaza bela, bu projeden def olsun. Deprem vesair herhangi bir felaket de İstanbulumuzdan, ülkemizden, insanlıktan uzak olsun."


Ahmet Davutoğlu, tünel açma işlemi tamamlanırken ezan okunmasının da güzel bir işaret olduğunu belirterek, güzel bir nidanın, İstanbul'un semalarındaki ezan ile deniz altında tünel delme sesinin birbirine karıştığını söyledi.


Tünelin İstanbullulara hayırlı olmasını dileyen Davutoğlu, tamamlanmasını görmenin nasip olması temennisinde bulundu. Tünele inerek burada incelemelerde bulunan Davutoğlu, çalışanlarla fotoğraf da çektirdi.


TOKİ Haber


Geri Dön