23 / 04 / 2024

Başbakanın çılgın şehir projeleri ve Araplar!

 Başbakanın çılgın şehir projeleri ve Araplar!

İstanbul, her geçen gün artarak dünya gündeminde tarihi misyonuna uygun olarak yer almaya devam ediyor. Buna paralel Başbakan da İstanbul şehircilik projelerini açıklıyor…



İstanbul için planlanan projeler yapılamaz ise, İstanbul,  21.Yüz Yıl’da, siyasal ve ekonomik güç kaymalarında hak ettiği rolü bu haliyle alamaz… Bu haliyle yatırımcılar İstanbul’a gelip, gezip, tozup giderler ve “Acayip güzel şehirmiş” derler… Jaime Lerner (Mimar) gibi şehircilikten anlayanlar ise “Bu şehri Mimar Sinan’ın torunları inşa etmiş olamaz” dediği gibi “bıyık altından” gülümseyerek giderler…


İstanbul yaklaşık yüz yıldır iyi yönetilememiş bir şehir… Modern şehircilikten nasibini alamamış, önüne gelenin istediği gibi konut yaptığı plansız, düzensi bir şehir….Topkapı Sarayı'nın ıssızlığına bürünmüş gibi kaderine terk edilmiş bir şehir… Son yıllarda ise İstanbul yeniden inşa ediliyor… Açıklanan projeler gerçekleştirilirse, İstanbul 21. Yüzyılda Dünyanın başkenti olur… Dünyanın önemli şehirleri güçlerini içinde oldukları ülkelerin siyasal çekim alanlarından alırlar… Türkiye bu yüzyılın çekim alanında… İstanbul’da çekim alanında…


20. Yüzyıl boyunca Asya ve Afrika’nın yer altı ve yerüstü zenginlikleri Avrupa ve ABD’yi finanse etti… Batılı şirketler, petrol, doğalgaz, madenleri işletip kar ederken, işbirliğinde oldukları ve pay verdikleri ülke yöneticilerinin çocukları da babalarının paralarını yine Avrupa ve ABD’de halk deyimi ile “yediler”…. Internet kullanan bu çocuklar, dünyada başka yerlerinde olduğunu keşfetmeye başladılar…


Bu yüzyılın iletişim teknolojisi olan Internet adım adım bu çağı da dizayn edildiği zemni oluyor… Internet ile herkes kendi öyküsünü yazar oldu.. Kendi türküsünü söyler oldu…1968 Fransız devrimin öncülerinden Fransız öğrenci lideri “Doğru adına başkaldırdık, doğruyu henüz bilmesek de aramak için yola çıktık” demişti… Bu yüzyılın insanları doğrularını henüz bilmeseler de Internet ile neyin yanlış olduğunu gördüler…. “Aslanlar Kendi Tarihlerini Yazmadıkları Sürece, Avcı Hikayelerine İnanmak Zorundayız” diye bir söz vardır. Internet ile insanlar kendi tarihinin farkına vardılar ve kendi öykülerini yazmaya başladılar… Internetin, hegamonik medyanın tekel gücünü kırması, dünyanın mevcut düzeninin sarsılmasının ana nedenlerinden biridir… Internetin Arap dünyasına girmesi ile yaklaşık yüzyıl önce “kurgulanan”  yönetimler çöküverdi… Internet bu çağın “hak arama ve hakkını alma” teknolojisi görevini üstlendi…


Internet konusunun, Araplar ve Çılgın Şehircilik projesi ile ne alakası var derseniz size şunu söylerim: 300 milyondan fazla Arap dünyası, Malezya, Pakistan, Hindistan, Rusya grubu ülkelerini katarsanız dünyanın yarıdan fazlası İstanbul’u yeniden keşfetme sürecinde… Yatırım ve ilgi alanlarının yönü İstanbul’a döndü…Burada Internetin rolü büyüktür… Başbakanın yurtdışı seyahatleri, uyguladığı dış politikalar ve dünya düzenini eleştiren söylemleri, Internet ile dalga dalga yayılıyor.. Konuyu abarttığımı düşünebilirsiniz ama abartmıyorum... Çağın ihtiyacı olan söylemleri bir Başbakanın seslendirmesi Arap dünyasında sosyal medyanın gündeminde… Araplar kendi liderlerinden duymak isteyip de duyamadıklarını Türkiye Cumhuriyeti Başbakanından duyuyor…


Durum böyle iken, Ataşehir’e birkaç gökdelen dikip alın size finans şehri diyemezsiniz. Finans şehri olup yatırımları çekmek istiyorsanız, yatırımcılara uygun projeler sunulması gerekir. Başbakanın “Kanal İstanbul” ve İstanbul’a iki adet yeni “çılgın şehir” projesi Arap yatırımcıların ilgisini çeker… Sadece Arapların değil, yatırım yapıp kazanmak isteyen herkesin ilgisini çeker…


Proje ile ilgili olarak Başbakanın şu sözlerini dikkatlice okuyalım “''İnsan alemde hayal ettiği kadar yaşar. Alparslan bir hayal kurmuş, Anadolu'nun kapılarını aydınlığa aralamıştır. Osmangazi bir düş görmüş, göğsünden çıkan filizlerin Tuna'dan Dicle ve Fırat'a, Nil'den Drina'ya kadar uzanan bir çınara dönüştüğünü hayal etmiş, bu hayalin peşinde cihan devleti Osmanlı İmparatorluğu'nun tohumlarını atmıştır. Fatih Sultan Mehmet hayal kurmuştur, gemileri karadan yürütmüş, karanlık bir çağı kapatmış aydınlık bir çağın bu kapılarını ardına kadar açmıştır. Süleymaniye Mimar Sinan'ın önce hayallerini süslemiş, ardından İstanbul'un incisi olmuştur. Selimiye Edirne'nin, Türkiye'nin, dünyamızın incisi olmuştur. Çil çil kubbelerin, medreselerin, anıtların, kütüphanelerin, emsalsiz dizelerin ardından hep hayal vardır, hep engin bir muhayyile vardır. Çanakkale Zaferi, hayal kurabilen kumandanların, istiklal hayali kurabilen Mehmetçiklerin eseridir, Mustafa Kemallerin eseridir. Kurtuluş Savaşı, Türkiye Cumhuriyeti hayal kurabilen Anadolu'nun, Trakya'nın eseridir.'' 


Kanal İstanbul Projesi için Başbakan “Projenin aynı zamanda enerji, ulaştırma, bayındırlık, tarım, eğitim, istihdam, şehircilik, aile, konut, kültür, çevre ve turizm projesi, en önemlisi de bu bir çevre projesidir, İstanbul ve çevresini, tabiatı, denizi, su kaynaklarını, yeşili, hayvan ve bitki yaşamını koruma projesidir. " diyor…


Kanal İstanbul ve iki yeni şehir projesi sadece İstanbul’u değil, Türkiye’yi 21. Yüzyılda ayağa kaldıracak projelerdir. Paris, Londra, New York gibi yabancı ve yatırımcı akınına uğrayan şehirleri tahtından edecek bir projedir… 


Bu yüz yılda, her ülke daha yaşanabilir daha verimli şehirler inşa ediyor. Arap dünyasında, Dubai, Manama, Doha gibi şehirler sıfırdan  inşa edildi. Suudi Arabistan Kralı ise uzmanlaşmış sanayi şehri inşa ediyor… Ama binlerce yıllık tarihi olan İstanbul’u yıkıp yeniden inşa etmek neredeyse imkansız... Fayton ve at arabalarının geçişine uygun olan yolar bugünün trafiğini kaldırmıyor… Depreme dayanıksız yapıları ve otoparksız mahalleleri içinde yaşayanları neredeyse cinnet haline sürüklüyor… Trafikte sürekli kavga ve stresi görüyoruz… Her sabah ve akşam işinden evine dönen insanlar kendilerini kapana kısılmış gibi hissediyor… 


İki çılgın şehir projesi ile İstanbul ve içinde yaşayanlar nefes alacak… Yeni iş alanları, yeni istihdamlar, yeni yatırımlar, Mimar Sinan’ın torunlarına yakışır yeni bir şehir dizaynı İstanbul’a yakışır… Yaklaşık 500 yıl coğrafyaya hükmetmiş İstanbul’u görmeye gelenler bu projeler ile hayal kırıklığına uğramazlar… 


İki denizi birleştirme hayali İstanbul’da daha öncede kuruldu… Marmara ve Karadeniz’in birleştirilmesi değil, Akdeniz ve Kızıldeniz bir kanalla birleştirilmek istendi… 1869’da İstanbul’un Osmanlı dönemindeki yöneticileri Süveyş Kanalı’nın fikir babası ve ilk harekete geçenleridir. Süveyş Kanalı ile Akdeniz ve Kızıldeniz’i birleştirme fikrine sahip Osmanlı projenin sonunu göremese de iki deniz Süveyş Kanalı ile birleşti…  Başbakanın Marmara ve Karadeniz’i bir kanalla birleştirme projesi bir hayal değildir...


İstanbul’un bu projelerine finans problemi olmaz.. Yap işlet devret modeli ile projeler yapılır. Sermaye Piyasalarındaki Emeklilik fonları bu projelere yönlendirilebilir… Yabancı yatırımcı projelere gelir… Araplar bu projelere herkesten önce gelir… 


Saygılarımla,

Abdullah Çiftçi

www.abdullahciftci.com


Geri Dön