Deniz Karataş: Kentsel dönüşüm siyaset üstü olmalı!

Kent merkezini bir an önce daha yaşanılır bir hale getirmek için harekete geçilmesini de belirten Karataş, "Ama bu konuda siyaset üstü davranmamız gerekiyor" dedi. 

İnşaat Müteahhitleri Derneği Başkanı Deniz Karataş, son dönemde adı sık sık kentsel dönüşümle anılan Antalya'nın bu konuda elini çabuk tutması gerektiğini söyledi. 

Antalya İnşaat Müteahhitleri Derneği Başkanı Deniz Karataş, Antalya'nın acilen kentsel dönüşüme ihtiyacı olduğunu söyledi. Karataş yaptığı açıklamada Antalya'da münferit yıkmalarla kentsel dönüşümün daha zorlaşacağını belirterek. "Kentsel dönüşüm bizim uzmanlık konumuz. Bununla ilgili geçtiğimiz aylarda Antalya'da Bakanlık düzeyinde 2 bin 500 kişilik bir katılımla bir toplantı yaptık. Biz Kentsel Dönüşümün sadece parsel bazında değil ada bazında ya da şehir bazında olması gercktiğine inanıyoruz. 

Ancak böyle olursa sosyal donatı alanları daha geniş, yaşam alanları daha müsait olur. Kapalı otoparklı, yüzme havuzlu, güvenlikli, çağdaş, modern ve sağlam yapılara bu şekilde ulaşılabileceğini düşünüyoruz. 

Münferit yıkmalarla kentsel dönüşümün daha zorlaşacağını, bunun daha sonraki yıkımın süresini yaklaştıracağını çok yerde ifade ediyorum" dedi. 

YIKMAKTA DÖNÜŞÜMÜN BİR PARÇASI 

Kentsel dönüşümün çok önemli olduğunu ve bu konuda siyaset üstü davranılması gerektiğinin altını çizen Karataş. "İl Özel İdare binası, bir şekilde kentsel dönüşümdür. 

Ama kentsel dönüşüm deyince bir çok kişi ve yerel halk. yerine bir şey yapılmasını bekliyor. Yerine yapıldığı zaman dönüştüğünü düşünüyor. 

Halbuki sadece yıkmak da dönüşümün bir parçası. Bunun yeterli olmadığını Biiyükşehir Belediye Başkanımız Menderes Türel ile yaptığım görüşmede de söyledim. 

Bunu olumlu buldular çünkü bazı söylemler siyasi kanattan geldiği zaman altında başka şeyler aranıyor. Örneğin ben bundan üç ay önce 'Asker meydanı boşaltsın' dedim ve gazetelerde buna yer verdi. Ancak söyleyen ben olduğum için acıtmadı fazla. Ama bunu bir AK Partili. CHP'li ya MHP'li söylese bunun arkasından çok daha farklı eleştiriler gelirdi. Dolayısıyla şehirlerin güzelleşmesi için sivil "toplum kuruluşlarının değerleri de burada ortaya çıkıyor. Siyaset üstü davranmamız gerekiyor" diye konuştu. 

KADINYARI'NA YAPAY ŞELALE YAPILSIN 

Kadıyarı bölgesinin daha çağdaş hale getirilmesini ve buraya yapay bir şelale oluşturulmasını da isteyen Karataş şöyle konuştu: "Biz İl Özel İdare binasının yıkımından sonra KADINYARI CAZİP HALE GELECEK Deniz Karataş, tıpkı Kepezüstü'nde olduğu gibi Kadınyarı'na da yapay bir şelale yapılmasını ve kent merkezinin cazip hale getirilmesini istedi. 

orada bulunan Kadınyarı bölgesinde aynı Kepez girişinde Başkan Hakan Tütüncü'nün yaptığı Şelale gibi. bir yapay şelale oluşturulmasını istedik. Nitekim bunu deniz suyunu bir mekanizma ile yukarı çıkarıp yapmak çok kolay. Bu şelalenin kent merkezini daha cazip hale geleceğini, bir çekim merkezi yaratacağını düşünüyoruz. Siz eğer bunu yapar ve o meydanı Kaleiçi'ni görür rirseniz, oradan tesisleri kaldırırsanızki stratejik önemi olmadığı artık hepimiz biliyoruz kentimize çok uygun bir mekan yaratmış olursunuz. 

Ama tabii ki asker arkadaşlarımız rahatsız olmasınlar. Onların da uygun şartlarda yemek yiyebilecekleri. daha ucuz bir şekilde hayatlarını idame ettirebilecekleri bir bölüm de kalsın. Yani hepsi de yıkılsın demiyoruz. Nitekim bizim zaten "yıkılsın" dediğimiz binalar 50 yıllık lojmanlar. Biz daha iyisini, daha çağdaşını ve modernini yaptığımız zaman kim karşı çıkar ki?" 

KAMUOYU ARTIK HAREKETE GEÇMELİ 

Antalya kent merkezinin bir an önce daha yaşanılır bir hale getirmek için harekete geçilmesi gerektiğini ifade eden İnşaat Müteahhitleri Derneği Başkanı Deniz Karataş, sözlerini şöyle tamamladı: "Devletin Valilik binası yıkılabiliyorsa, subayın 50 yıllık lojmanı da yıkılabilir. Ama Kadınyarı'nın hemen yanındaki Şekcrbank'ın bulunduğu bina yıkılamayabilir. Çünkü orası özel bir mülk. Yani ben Ahmet Bey'e 'senin yıkacağım" diyebilir miyim. Diyemem. Artık onu ikinci planda söylemek daha doğru olur. Çünkü adamın tapusu var. 

Ancak kamulaştırma yapılabiliyor ve vatandaş da ikna edilebiliyorsa olur. Çünkü biz kimseye zorla bir şey yaptırılsın istemiyoruz. Kimseye değerinin altında bir para ödensin de istemiyoruz. Ama deprem olduğunda o vatandaşın gelip de devlete ağlamamasını da istiyoruz. Sonuç olarak Antalya kendi kamuoyumuzu oluşturmalı ve kent merkezini bir an önce daha yaşanılır bir hale getirmek için harekete geçmeliyiz." 

Antalya Gazetesi