26 / 04 / 2024

Erman Ilıcak bir daha devlet ihalesine girmeyecek!

Erman Ilıcak bir daha devlet ihalesine girmeyecek!

Seaport projesinin kendisini çok yorduğunu belirten Erman Ilıcak, bir daha devlet ihalelerine girmeyeceğini açıkladı



Seaport projesinin imar durumuyla ilgili süren mahkeme sürecinin kendisini gereksiz yere çok yorduğunu dile getiren Erman Ilıcak, "Seaport'a çok inanmıştım. 5 yıldır süreçte gereksiz yere çok ciddi yorulduk. Sadece kendi arsalarımı kullanacağım. Bir daha devlet ihalesine girmem" diyor. Yine de proje için Galataport gibi bir son beklemiyor.

 

Forbes'un listesine göre Türkiye'nin en zengin 7'nci adamı Erman Ilıcak'ın 1993 yılında 30 bin dolar sermayeyle kurduğu Rönesans, bugün dünyada 2 milyar dolarlık gayrimenkule sahip. Zeytinburnu'nda gerçekleştirmek için bugüne kadar 30 milyon dolara yakın kira ödediği Seaport projesinin imar durumuyla ilgili süren mahkeme sürecinin kendisini gereksiz yere çok yorduğunu dile getiren Ilıcak, "Seaport'a çok inanmıştım. Ama bu bizim son ihalemiz. 5 yıldır süreçte gereksiz yere çok ciddi yorulduk. Sadece kendi arsalarımı kullanacağım. Bir daha devlet ihalesine girmem" diyor. 'Seaport Galataport olur mu' sorumuza "Olmaz çünkü Seaport'un yeri çok doğru. Galataport'un yeri de bir o kadar yanlıştı. Orası Boğaz'ın en dar olduğu ve güvenliğin sağlanamayacağı bir nokta" diye cevap veren Ilıcak, bir yandan da Anıtlar Kurulu'nun istediği değişikliklerin projeyi doğru etkilediğine inanıyor.

Ilıcak, "Her işte bir hayır vardır" diye andığı Kurul'un katkısını şöyle açıklıyor “Artık mendirekler üzerinde kocabinalar yok. Oysabiz ‘İstasbul'ur sembolü' deyip laleşeklinde bir büyük bina yapmıştık. Ama Anıtlar Kurulu'ndan öyle bir karar çıktı ki. Projeyi gerçekten adam ettiler. Projenin ilk halindeki cam gökdeleni kaldırdık. Bu bizim açımızdan ticari olarak da daha mantıklı oldu. ODTÜ'den mezun olduktan sonra ilk iş deneyimini kazandığı ENKA bünyesinde önce Rusya, sonra da Libya'da çalışan Ilıcak St. Petersburg'da potansiyel görünce, her şeyi bırakıp kendi işini kuran bir girişimci. Artık geçmişi çok fazla sorgulamıyor ama "Hâlâ profesyonel olsam üstümde daha az risk olurduve aileme ayıracak vaktim artardı” demeden degeçemiyor. Her adımda bir şans faktörü olduğunu dile getiren Ilıcak, "Bir tarafta strateji, bir tarafta şans var. İkisini bir araya getirdik" diye açıklıyor.

 

48 HAFTA EVDEN UZAK

Bugün toplam 14 bin çalışana sahip olan Rönesans'ın Rusya'daki çalışan sayısı 11 bin. Orada başarıyı yakalamak için Rusya'yı sevip Ruslara saygı duymanın önemine dikkat çeken Erman Ilıcak, "Biraz Türkiye gibi... Burayı seven başarılı oluyor. Ben de Rusya'yı sevdim" diyor.

 

Fransız büyükelçi Peugeot'ya bozuk

Ilıcak, geçtiğimiz yıl kazandığı ihale sonucu Peugeot-Citroen'in Rusya'daki üretim tesisinin inşaatını da yaptı. "Clionun Türkiye'deki üretimine tepki gösteren Fransa Cumhurbaşkanı Nicolas Sarkozy bu işe bozulmadı mı?" sorumuza "Herhalde hoşuna gitmedi ki Fransız büyükelçi açılışta bizi görünce pek sevinmedi. Hatta bayağı bozuldu" diye cevap veren Ilıcak, aldığı tepkiyi şöyle anlattı: "Açılışta konuştuğumuz zaman büyükelçi ihaleyi size mi vermişler. Allah Allah' diye tepki gösterdi. Çünkü Rusya'da ihaleye giren bir sürü Fransız inşaat firması vardı. Yine de bunlar önemli değil. Para her zaman doğru adresi buluyor. Hiçbir çekincemiz yok." Rönesans Türkiye ve Rusya'nın yanı sıra Ukrayna, Türkmenistan, Azerbaycan, Suriye, Katar, Suudi Arabistan, Bahreyn, Libya ve Avusturya'da da hem yatırımcı hem inşaatçı olarak faaliyet gösteriyor.

 

TÜSİAD'ın yazılı olmayan kuralları var

TÜSİAD'da yazılı olmayan kurallar olduğunun altını çizen Ilıcak, "Bir kere orada hiç iş konuşulmuyor. Özel konulara da girilmiyor. Sadece ülke problemleri konuşuluyor" diyor. TÜSİAD'ı çok etkin bulduğunu ifade eden Ilıcak, "Ama başkan olmak isteyeceğimi zannetmiyorum. Şu an bile mesaimin yüzde 10'unu TÜSİAD'a veriyorum. Aslında ciddi bir yük. Ama birilerinin de yapması gerekiyor" diye konuşuyor.

Rönesans için yılın 48 haftasını Ankara'daki evinden uzak geçiriyor. Ama bu hayatı sevdiğini dile getiren Ilıcak, "Herkes 'perişanım' der. Ama hiçbir patron mecburiyetten gezmez. Ben de haftada birkaç gün çıkıp turne gibi bir şey yapıyorum" diye konuşuyor.

 

Para ve imanın kimde olduğu hiç belli olmaz

Forbes'a göre 7'nci zengin Türksünüz. Maliye kontrolleri sıkılaşıyor mu?

Türkiye'de servet vergisi yok. Bu nedenle böyle bir şey yaşamadık. Zaten o listeye kadar geldiysen Maliye'ye gözükmeden gelme şansın yok, Biz zaten kümesteki tavuklarız. Bizi biliyorlar. Belli bir yere gelen zaten ödemek zorunda yoksa, itibarlarını kaybedebilirler. Para başarının göstergesi değil. Önemli bir faktör ama gücün göstergesi. Başarının göstergesi şantiyede ortaya çıkar. Her taraftan faiz geliri olması ve İstanbul'da en büyük yalıda oturmakla ölçülmez başarı.

 

Listede birinci olur musunuz?

İman ve para kimde hiç belli olmaz. Mesela şu son zamanlarda adını duyduğumuz 6 milyar dolarlık bir adam var. Kimse bilmiyor kim olduğunu. Forbes listesi tamamen başvuranların beyanına dayalı. Başvurmayıp da dünya kadar serveti olan bir sürü insan var.

 

Halka arzla hisse satıp şirket alacak

İnşaat şirketinden kazandıklarını holding aracılığıyla gayrimenkule yatırarak büyüyen Ilıcak, hem inşaat hem de gayrimenkul şirketleri için halka arz planlıyor. Kendisinin borsadan 20 yıldır hisse almadığını ifade eden llıcak, "Tüm ülkelere bu iki yapıyı da beraber götürüyoruz. Sadece müteahhit değil, yatırımcı olarak da gidiyoruz. İnşaat şirketini halka arzdan kazandıklarımızla Avrupa'da şirket almaya devam edeceğiz" diyor.
Ayşegül Akyyarlı Güven/Habertürk


Geri Dön