23 / 04 / 2024

Gayrimenkul sertifikaları kentsel dönüşümün önünü açabilir!

Gayrimenkul sertifikaları kentsel dönüşümün önünü açabilir!

Tüketici Sorunları Derneği ( Tüsoder ) Emlak Komisyonu Başkanı Hatice Kolçak, kentsel dönüşümde yaşanan tıkanmaların, gayrimenkul ile dikkat çekti.



"Gayrimenkul sertifikasının bugüne kadar olması gerekirdi nitekim 6306 sayılı Afet yasasında yeri var. 

bile kalındı" diyen Kolçak, "Riskli alanda oturanlann asıl tedirginliği, sahip oldukları mülklerinin ellerinden gideceği ancak karşılığının tam olarak verilmeyeceği endişesi taşımalarıdır" dedi ve ekledi: "En çok bu nedenle itirazlar yapılıyor, konu yargıya taşınıyor. 


Vatandaş güvence istiyor aslında. Belki de sahip olduğu en değerli maddi varlığı olan tek mülkünü yok pahasına kaybetmek istemiyor. İşte tam bu noktada "Gayrimenkul Sertifikası" modeli ile tıkanmış sürecin önü açılacaktır." Riskli alandaki mülküne karşılık vatandaşın ne alacağını, eline ne kadar imkân geçeceğini bilmesi halinde kendine bir yol çizebileceğini ve daha net karar verebileceğini ifade eden Kolçak, çözüme ilişkin önerisinin ayrıntılannı şöyle anlattı: "Kentsel dönüşüm alanında bir binanız, bir daireniz ya da mülkünüz var. Genel planda size kaç metrekare yer verileceği söyleniyor ancak projedeki yeri net değil. Bodrum katı mı? Kör bir sokağa mı bakıyor? Orta katta bulunan daireniz yeni projede hangi tarafta hangi katta olacak bilmiyorsunuz. Üstelik vatandaş müteahhitte de güvenemiyor. Bu noktada SPK lisanslı değerleme uzmanlarınca yapılacak değerleme önem arz ediyor. İşin başında mülkünüzün değerini biliyorsunuz. İsterseniz bu sertifikayı satıp nakite çevirebiliyor, isterseniz yapılacak yeni projeden ya da başka konut projelerinden yer alabiliyorsunuz." 


Taraf




Haber Haberde Denge Gazetesi'nde şu şekilde yer aldı...


Tüketici Sorunları Derneği (Tüsoder) Emlak Komisyonu Başkanı Hatice Kolçak, kentsel dönüşümde yaşanan tıkanmaların, gayrimenkul sertifikaları" ile aşılabileceğine dikkat çekti. "Gayrimenkul sertifikasının bugüne kadar hazır olması gerekirdi nitekim 6306 sayılı Afet yasasında yeri var. Geç bile kalındı" diyen Kolçak, "Riskli alanda oturanların asıl tedirginliği, sahip oldukları mülklerinin ellerinden gideceği ancak karşılığının tam olarak verilmeyeceği endişesi taşımalarıdır" dedi ve ekledi: "En çok bu nedenle itirazlar yapılıyor, konu yargıya taşmıyor. Vatandaş güvence istiyor aslında. Belki de sahip olduğu en değerli maddi varlığı olan tek mülkünü yok pahasına kaybetmek istemiyor. İşte tam bu noktada "Gayrimenkul Sertifikası' modeli ile tıkanmış sürecin önü açüacaktır." Riskli alandaki mülküne karşılık vatandaşın ne alacağını, eline ne kadar imkân geçeceğini bilmesi halinde kendine bir yol çizebileceğini ve daha net karar verebileceğini ifade eden Kolçak, çözüme ilişkin önerisinin ayrıntılarım şöyle anlattı: "Kentsel dönüşüm alanında bir binanız, bir daireniz belki de değerli ticari mülkünüz var. Riskli alan için hazırlanmış genel plan proje içinde size kaç metrekare yer verileceği söyleniyor ancak kıymeti, projedeki yeri net olarak belli değil. Sahip' olduğunuz ticari mülk yeni projede nereye düşüyor. Bodrum katı mı? Kör bir sokağa mı bakıyor? Belli değil. Şu an orta katta bulunan daireniz yeni projede hangi tarafta hangi katta olacak bilmiyorsunuz. Üstelik vatandaş özel sektör eliyle yapılacaksa müteahhitte de güvenemiyor. 

Devlet güvencesinde ilerlemek istiyor. Tam da bu noktada SPK lisanslı değerleme uzmanlarınca yapılacak değerleme sonrası mülkünüzün değeri kadar size verilecek gayrimenkul sertifikası önem arz ediyor. Daha işin başmda mülkünüzün değerini biliyorsunuz. İsterseniz bu sertifikayı satıp nakite çevirebiliyor, isterseniz yapılacak yeni projeden ya da başka konut projelerinden yer alabiliyorsunuz." Gayrimenkul sertifikalarının devlet güvencesinde borsaya kote olmuş gayrimenkul projelerinden yer alınmasını sağladığı için aynı zamanda iyi ve güvenli bir yatırım aracı olarak görülebileceğini söyleyen Kolçak, sözlerini şöyle sürdürdü: "Kentsel dönüşüm sürecinin önünü tıkayan başka bir sebep ise vatandaşm art niyetli müteahhitten çekinmesi, kendini koruyamayacak durumda olmasıydı. Elini veren kolunu kaptırabiliyordu. Türlü türlü bahanelerle insanların aklı çeliniyor sözleşmeler yapılıyor sonra mağdur olan vatandaş oluyordu. Müteahhit gerçekten hakkımı veriyor mu? Komşum daha fazlasını mı aldı? Bu inşaat firmasına güvenebilir miyim? Evimin.değeri gerçekten bu mu? Endişeleri, SPK tarafından değerlendirilmiş devlet güvencesinde verilecek gayrimenkul sertifikalan ile sona erecek, vatandaşı birçok riskten de koruyacaktır." 


Haberde Denge


Geri Dön