25 / 04 / 2024

Her Yönüyle Kentsel Dönüşüm Zirvesi'nde merak edilen sorular yanıt buldu!

Her Yönüyle Kentsel Dönüşüm Zirvesi'nde merak edilen sorular yanıt buldu!

"Her Yönüyle Kentsel Dönüşüm Zirvesi"nin 6.sı , Kayseri'de yapıldı. Kayseri İnşaat Müteahhitleri Derneği (KAYİM-DER) Başkanı Ali Aydın, müteahhitler, muhtarlar, belediyelerin inşaatla ilgili birimlerinin sorumluları ve vatandaşlar katıldı.




Daha önce İstanbul, Ankara, İzmir,  Adana  ve Antalya'da yapılan "Her Yönüyle Kentsel Dönüşüm Zirvesi"nin 6.sı , Kayseri'de yapıldı.


Kadir Has Kongre Merkezi yanındaki Büyükşehir Belediyesi Kültür ve Sanat Salonu'nda düzenlenen zirveye, Kayseri Vali Yardımcısı Davut Haner, İnşaat Müteahhitleri Konfederasyonu Başkanı Tahir Tellioğlu, Kayseri Büyükşehir Belediye Başkanı Mehmet Özhaseki, Kayseri Çevre ve Şehircilik İl Müdürü Hasan Bebek, ilçe belediye başkanları, Kayseri İnşaat Müteahhitleri Derneği (KAYİM-DER) Başkanı Ali Aydın, müteahhitler, muhtarlar, belediyelerin inşaatla ilgili birimlerinin sorumluları ve vatandaşlar katıldı.


Zirvenin açılışında konuşan KAYİM-DER Başkanı Ali Aydın, Kentsel Dönüşümün sadece sağlam binalar yapmak olmadığını, şehirleri her yönüyle geleceğe taşımak olduğunu bildirdi. Aydın, "Kentsel Dönüşüm yasası çıktığında bazı kesimlerde acaba bu yasa bir rant yasası mı olacak, gibi endişeler dile getirildi. Bizler, müteahhitler olarak sadece sermayemizi ortaya koyup kar amacı gütmüyoruz. Aynı zamanda, şehirlerimizi çocuklarımızın da ötesinde torunlarımıza iyi bir şekilde emanet bırakmak gibi bir düşüncemiz de var. Bu sorumlulukla çalışmalarımıza yön vermemiz gerekiyor. Bu nedenle Kentsel Dönüşüm Yasası'nı önemsiyoruz" dedi.


İnşaat Müteahhitleri Konfederasyonu Başkanı Tahir Tellioğlu, 1999'daki Marmara Depremi ve daha sonra yaşanan Van Depremi'nin hükümeti radikal kararlar almaya zorladığını ve bu nedenle Kentsel Dönüşüm Yasası'nın çıkarıldığını belirterek, "Bu yasayı biz müteahhitler olarak önemsiyoruz. Türkiye'de 7 milyon civarında dönüşümü planlanan konut olduğundan bahsediliyor. Türkiye genelinde toplam 21 milyon civarında konut var. Bu dönüşümü planlanan konutların 1 milyonu da İstanbul'da bulunuyor. Dönüşümü planlanan konutlardaki çalışmalar yapılırken, herkesin biraz vicdanlı olması gerekiyor. Evet, halkımızın yüzde 90'ı Kentsel Dönüşüm Yasası'nı bilmiyor ama bir o kadarı da bu dönüşümden kendisine nasıl bir çıkar sağlayacağını düşünüyor. Adamın başını sokacak 90 metrekarelik bir evi var ama o ev başına çökecek. O evi müteahhide veriyor ve 120 metrekare ev istiyor. Hem de yıkılacak evinin yerine istiyor, belediyenin gösterdiği yeri beğenmiyor. Yasa gereği, evi yapılıp bitene kadar oturacağı evin kirasını, taşınma masraflarını da devletten istiyor. İnsaf yahu. Herkes biraz da kendisini değil, ülkesini düşünmeli. Bu işi başaracaksak, vatandaş, bakanlık, belediyeler, müteahhitler biraz vicdanlı olmalı. Vicdanlı değiller demiyorum ama bu konuda biraz daha hassas davranmamız gerekiyor. Kentsel dönüşüm sadece sağlam zeminde sağlam bir bina yapmak değil, şehirleri geleceğe sağlıklı, düzenli ve imarlı bir şekilde taşımaktır" diye konuştu.


Tellioğlu, her önüne gelenin müteahhitlik yapmaması gerektiğini ve bu konuda da üniversitelerle ve bakanlıkla ortak bir çalışma başlattıklarını ifade ederek, "İtiraf etmeliyim ki, müteahhitlerimizin yarısı, sağlam bina, yeşil bina, yalıtım, inşaatta çalışan bir usta kaza geçirirse ne yapmalıyım gibi konuları bilmiyor. Biz üniversitelerle temasa geçtik ve müteahhitlerin bir eğitimden geçmesini, eğitim alan müteahhitlerin bir sertifika sahibi olmasını sağlayacağız. Böylece en azından bu eğitimi alanlar, bilinçli bir şekilde işlerine devam edecekler. Müteahhitlik yapmak isteyenler için de üniversitelerde bir program uygulanmasını öngörüyoruz" dedi.


Kayseri Büyükşehir Belediye Başkanı Mehmet Özhaseki de, Kentsel Dönüşüm Yasası'nın, bir rant yasası gibi görülmesi fikrinin, düşüncesinin bile kendisini rahatsız ettiğini, 'rant' kelimesini ağzına bile almak istemediğini kaydetti. Özhaseki, Avrupa'da ve dünyada belediyecilik anlayışının ve hizmetlerinin 350-400 yıl önce ortaya çıktığını, Türkiye'de ise çok sonraları belediyecilik hizmetlerinin uygulanmaya konulduğunu belirtti. Avrupa'da belediyecilik hizmetlerinin verilmeye başlanmasından sonra çok güzel binalar, eserler yapılmaya başlandığını belirten Özhaseki, "Bizde ise belediyecilik hizmetleri, ağaların ve zenginlerin sunduğu birer hizmet olarak ortaya çıktı. İşte ağanın birisi, yerleşim yerine suyu getirdi, bir zengin yol yapmak sevaptır düşüncesiyle yolları yaptı. Çok değil, 20 sene önce rahmetli Özel, Büyükşehir Yasası'nı çıkardı. Ondan sonra birkaç yasa daha çıktı. Bu yasaları önemsiyorum ve değer veriyorum" ifadelerini kullandı.


Kentsel Dönüşüm yapılırken, tarihi eserlere de ayrı bir önem verilmesi gerektiğini belirten Özhaseki, "Kentsel Dönüşüm sadece sağlam binalar yapmakla olmuyor. Kentsel Dönüşüm, ayrıca her türlü sosyal donatılarıyla birlikte, sağlıklı ve kimlikli konutlarla şehri geleceğe taşımaktır. Kayseri özelinde biz göreve geldiğimizde gecekondular vardı. Bu gecekondular, imarsız, plansız ve sağlıksızdı. Böyle yapılar, şehrin güzelliğini ve sağlığını da bozuyor. Biz uyguladığımız akılcı şehir planlamaları sayesinde bu gecekonduları bir bir ortadan kaldırdık. Uygulamalarımız sayesinde Kayseri'de 50'ye yakın gecekondu mahallesi kaldırıldı. Onların yerine her türlü sosyal donatısı olan sosyal konut projeleri hayata geçirildi ve gecekondu yapımı önlendi" diye konuştu.


Özhaseki, Kayseri'de yaşanan imar planı olayını da, "Bundan yıllar önce Kayserili bir genç, Almanya'ya gidiyor ve orada şehir planlamasını inceliyor. Daha sonra Kayseri'ye geliyor ve şehrin planlı büyümesi için şehir planları hazırlıyor. Eski şehri bir kenara bırakıp yeni şehrin farklı bir yerde gelişmesini öneriyor. Tabii bu önerisi hemen reddediliyor. Çünkü Kayseri'nin ileri gelenleri, kendi oturdukları yerin gelişmesini istiyor" şeklinde anlattı.


Binaların da bir kimliği olması gerektiğini vurgulayan Özhaseki, "Bundan 800 yıl öncesinden Selçuklu'dan kalan eserlerin bir kimliği var, o esere baktığınız zaman Selçuklu eseri olduğunu anlıyorsunuz. Osmanlı eserlerinin de kendine has bir kimliği var. Ancak Cumhuriyet döneminde ve günümüzde yapılan binaların bir kimliği yok. Bizi yansıtmıyor. Çağdaş yapı diyeceğiz ama o bile yok. Tarihi eserleri zamanında bilmeden yıkmışlar ama ben çok şükür tarihi eser yıkma günahını işlemedim. Şimdi biz o tarihi eserleri ortaya çıkarıp koruyoruz aynı zamanda da şehri sağlıklı bir şekilde geliştiriyoruz. Şehirler, geçmişle geleceği bütünleştirmeli" dedi.


Açılış konuşmalarının ardından çeşitli oturumlarla devam eden 'Her Yönüyle Kentsel Dönüşüm Zirvesi'nde konunun paydaşları, Kentsel Dönüşüm Yasası çerçevesinde dönüşümün nasıl gerçekleşeceğini tartıştılar.

Posta


Geri Dön