House Group eski binaları otel yapacak

"House Apart" adlı konaklama şirketlerinin yüzde 50'sini İrlandalı yatırım şirketine satan The House Cafe'nin ortakları, Galata, Nişantaşı ve Ortaköy'de oteller açıyor
The House Cafe'ciler "The House Apart" adlı konaklama şirketlerinin yüzde 50'sini İrlandalı yatırım şirketi Kerten Private Equity sattı. Şimdi ise konaklamada büyüyecekler. Nasıl mı? Aldıkları parayla otel işine de girmek için sırayla Nişantaşı'ndaki Prada'nın bulunduğu tarihi Kızılay apartmanını, Ortaköy'deki tarihi Simon Kalfa binasını ve Çukurcuma'daki 135 yıllık Zahoviç Apartmanı'nı aldılar, özel konseptle otel yapıyorlar. Prada'nın binasını Orjin Group'dan kiralayan House Group, 2011 için de yine aynı gruptan İngiliz Konsolosluğu'nun yanındaki İstanbul'un ilk oteli Hotel Royal'in 128 yıllık binasının işletmeciliği konusunda söz kestiler. Ortaklardan Ferit Baltacıoğlu; "Burayı Hotel Costes yapacağım" diyor. Her şey 2002'de Teşvikiye'de 25 metrekare küçük bir apartman dairesinde başladı. 150 bin dolarlık yatırımla "ev gibi" kafe konsepti, büyük masada tanıdık tanımadık bütün müşterilerin sosyalleşmesi, eski mobilyaları değerlendirme, restornan kadar zengin kafe mönüsü hep onların başının altından çıktı. The House Cafe kısa sürede çok şubeye ulaştı. Şimdi 11 şubesiyle House Cafe'lere 50 milyon TL üzeri değer biçiliyor. Ama onlar bununla da yetinmediler. 3 yıl önce konaklama işine el attılar. Geçen hafta konaklama şirketinin yarısını satınca hemen The House'ların ortaklarından Canan Özdemir ve Ferit Baltacıoğlu'yla konuştum. İşte satış ve projelerle ilgili ilk ağızdan bilgiler...

SUİT KONSEPTİNE GEÇİYOR
Hangi gruba, hangi şartlarda sattınız? Yüzde 50 hissesini, İrlanda kökenli bir firma olan Kerten Private Equity'ye sattık. Bir de tarafsız yönetim kurulu üyemiz olacak. Serdar Bilgili veya Ayça Dinçkök'ü düşünüyoruz.
Kaç şubeniz var? Nerelerde? Şu an Cihangir, Galata, Tünel ve Teşvikiye'de toplam 5 binada 40 daire var. 2009 itibariyle restorasyonuna başladığımız, Zahoviç binasıyla konaklama tarafımızda, Apart konseptimizden başka bir seviyeye geçerek The House Suit konseptimizi geliştirdik. Bu anlamda da The House Suit olarak butik anlamda ilk otelimiz 20 odası ile bu binada 7 Mart'ta açılıyor. 3 milyon euroya aldık. Tadilatı ile birlikte 5 milyon euroya mal oldu.
Peki konaklama işine nasıl başladınız? 150 yıllık Şişhaneliyiz. 70'lerde Beyoğlu dibe vurdu. Randevu evleri, genel evler, barlar şunlar bunlar... Tekrar düzelmeye başladığında bir iki yer alayım dedim. 42 bin dolara 7 katlı apartman aldım. İçinde tinerciler yaşıyordu. Şimdi bunun yarısına kadar aylık geliri var. Satmaya kalksak 1,5 milyon dolar ediyor.
Neden "apart"? Koyu Fenerbahçeliyim 2006'da Ukrayna'ya bir maça gittim. "Otelde rahat edemezsiniz evde kalın dediler". Kaldık ve inanılmaz rahat ettik. Bizim de binamız var, bu konsepti neden burada yapmayalım dedim. Ve ilkini Tünel'de bu binada açtık.
"Apart" olayı nasıl işliyor? Bunlar "Apartment Otel" dediğimiz yerler. Dış kapı anahtarı, iç kapı anahtarı ve bir de fiş veriyoruz. Fişle House Cafe'de bedava kahvaltı yapıyorlar. Her gün odaya biri gelip temizlik yapıyor. O kadar. Başka servisimiz yok. Resepsiyonumuz yok. Başarı da buradan geliyor.

2010'da 3 House Suit açılacak
Bu suit konseptimizle şehrin kalbinde, en önemli noktalardaki lokasyonları tercih ederek hem şehir hayatının imkânlarını sağlamak hem de bizim verdiğimiz lifestyle'ı yaşatabilmeyi amaçlıyoruz. Şu an için anlaşması imzalanmış ve inşaatı başlamış her biri 3- 4 ay içerisinde, 2010 yazı itibariyle hizmete girecek 3 ayrı The House Suit var. Bir tanesi zaten Galata'da 7 Mart'ta açılıyor. Diğeri Nişantaşı'nda 1 Mayıs'ta açılacak. Üçüncü ise Ortaköy'de ağustosta açılacak.

15 yıl evvel Sırp asıllı aile binayı satmış... Aile 1850'li yıllarda Türkiye'ye Monteverdi'den (Sırbistan- Karadağ) göç ediyor. Galata'daki boş araziye 1875'te bu binayı yapıyorlar... Daha sonraları binada Galatasaray Lisesi'ne göreve gelen Fransız öğretmenler oturdu. "Bu binayı satın aldığımızda sahiplerini araştırdım ve çok etkilendiğim bir manzara ile karşılaştım" diyen Baltacıoğlu; "Milika Zahoviç 80 küsur yaşında Kurtuluş'ta yaşıyor. Kadını ilk aradığımda bana "Hangi lisanla devam etmek istersiniz? İtalyanca, Fransızca, İngilizce, Türkçe mi...?" diye sordu. Beyoğlu Kız koleji mezunuymuş. Ailenin son geliniymiş. Bilgiler ve fotoğraflar istedim. Otelin her yerine onları asacağım. Hanımın da çok hoşuna gitti" diye sözlerine devam etti.

HOUSE Suit'ler ile uzun ya da kısa dönem şehirde konaklayacak, çok seyahat eden, seyahat ederken deneyim ve görsel anlamda farklılıklar arayan kişilere hitap edecek. Ortaköy ve Nişantaşı'nda yer alacak olan iki suitin de lokasyon anlamında ayrı anlamı var. Nişantaşı'ndaki İstanbul'un ilk modern binalarından, meşhur Kızılay apartmanı ve dünya markalarının ortasında... Ortaköy'deki Dolmabahçe Sarayı'nın ve Ortaköy Camii'ni yapan Balyan ailesi mensuplarından Simon Kalfa'nın 1800'lerin ortasında kendine mesken olarak yaptığı bina. Cumhuriyet'in ilk yıllarında, Safiye Ayla'nın dinleyenlere unutulmaz anlar yaşattığı Cafe Jardin Gazinosu da bu binada yer alıyormuş.

GİLİZ Konsolosluğu'nun yanında, Orjin gruba ait 128 yıllık Royal Otel yeniden inşa ediliyor. Orada 3 binadan oluşan bir bina yapıldı. Ferit Baltacıoğlu, "Onlar işletmecilik yapmıyorlar, gayrimenkule girdiler. İşletmeciliği biz yapacağız. Çok konseptsel bir yer. Bir Hotel Costes tarzında şehir oteli yapacağız oraya. Tropikal ağaçlar, tahtalar, 150 odalı bir otel olacak" diyor. Medoviç Ailesi'nin sahipliğine geçen otel bir süre de Beyoğlu Adliyesi olarak kullanıldı. Projenin tamamlanması halinde 1 Ekim 1876'da hizmete giren Royal Oteli'nin tüm ince işçiliği yeni otelde de yer alacak. Otel, yaklaşık bin 500 metrekarelik alan üzerinde 12 bin metrekarelik kapalı alana sahip olacak.
Sinan Özedincik/Sabah