25 / 04 / 2024

İznik Çinisi, villa projelerinde ‘hamam' talebini arttırdı

İznik Çinisi, villa projelerinde ‘hamam' talebini arttırdı

İznik çinisi merakı apartman dairelerine bile ‘hamam' yaptırıyor



BUGÜNE kadar devlet başkanlarına Türkiye hatırası olarak verilen ya da ağırlıklı olarak Körfez ülkelerindeki şeyhlerin evlerini süsleyen ‘İznik Çinisi', sonunda ülkemizde de moda oldu. Kolye ucundan kol düğmesine kadar her alana giren çini, yalı ve toplu villa projelerinde ‘hamam' talebini patlattı.

ARTIK apartman dairelerine bile tek kurnalı da olsa İznik çinili hamamlar yapılmaya başlandı. Anikya İznik Çini'nin ortakları da oluşan bu talepten memnun rotalarını ‘mağazalaşma'ya çevirdi. Hedefte 2011'e kadar aralarında Estonya, Kazakistan ve Dubai'nin de olduğu 6 mağaza açmak var.

İznik çinisi devletin hediyeliği olmaktan çıktı, apartman dairelerinde bile ‘çinili hamam' modası başladı. İslam eserlerinde yoğun olarak kullanıldığı için adı genellikle ‘cami' süslemeleriyle anılan, son dönemde ise Vladimir Putin'den Beşar Esad‘a kadar onlarca devlet başkanının konutlarına hediyelik olarak giren İznik çinisi, iki kadın girişimci Nejla Anıl ve Sevinç Öztürk sayesinde evlerin de vazgeçilmezi haline geldi. Dubai, Katar gibi Körfez ülkelerinde şeyhlerin evlerini, otellerin SPA'larını süsleyen çinili ‘hamam'lar Türklerin de gözdesi olunca İznik çinisine talep de patladı.

Yalılarda, büyük villa projelerinde ‘Türk hamamı'nın moda haline geldiğini söyleyen Anikya İznik Çini'nin kurucu ortağı Nejla Anıl, “Hatta apartman daireleri için bile Türk hamamı talebi almaya başladık. Tek kurnalı bile olsa bu keyfi yaşamak isteyenler çok arttı. Çiniyle bezenmiş duşakabinler de yaptık, bu da moda haline geldi. Talep sadece İstanbul ile de sınırlı değil. Gaziantep'ten bile talep aldık” dedi.

Apartman dairesinde bile bu keyfin maliyetinin 2 bin ile 5 bin lira arasında değiştiğini söyleyen Anıl, “2000'li yılların başında çiniyi sadece yabancılar tercih ederdi ya da devlet kademesinde hediyelik olarak kullanılırdı. Ancak biz çiniyi daha estetik ve hayatın her alanında kullanılabilir hale getirdik. Bu da kullanım sahasını artırdı. Artık buzdolabına konulan magnetten kolyeye, kahve fincanından kol düğmesine kadar her alanda çini var. Yaklaşık 2 bin 500 çeşit ve desen sunuyoruz” diye konuştu.

Uzun süredir Kültür Bakanlığı'nın yurtdışı ve yurtiçindeki organizasyon ve toplantılarındaki hediyeliklerini hazırladıklarını; ayrıca Dışişleri Bakanlığı, Dış Ticaret Müsteşarlığı, TÜSİAD, İSO, İTO gibi kurumlardan gelen talepleri de karşıladıklarını aktaran Nejla Anıl, “Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın gittiği her yere İznik çinisi de gidiyor” açıklamasını yaptı.

2011'de 6 mağaza açacak

İznik çinisiyle ilgili olarak bugüne kadar ağırlıklarını kurumsal hediyeliklere ve mimari projelere verdiklerine, ancak 2010'u ‘mağazalaşma' ve dünya markası olmak için büyüme yılı olarak belirlediklerine dikkat çeken Anıl şunları söyledi: “Rusya, Katar, Kazakistan ve Dubai'yi bu konuda öncü merkezler olarak belirledik. Bu ülkelerde mimari projeler, kurumsal hediyelik, restorasyon, tüketiciye yönelik ürünler gibi kategorilerde mağazalarımız olacak. Bu ülkeleri de bugüne kadar yaptığımız mimari projeler nedeniyle seçtik. Örneğin Rixos Grubu'nun Almaata, Dubai ve Libya'daki otel projelerine hizmet verdik. 5 Temmuz'da Kazakistan'da açılması planlanan Orta Asya'nın en büyük alışveriş ve eğlence merkezi olacak Han Çadırı'nda da İznik çinisi kullanıldı. ‘Bahar Dalı' adını verdiğimiz bir pano hazırladık, bir de bezeme yaptık. Hedefimiz aralarında Estonya, Kazakistan ve Dubai'nin de olduğu bölgelerde 2011 yılına kadar 6 mağazaya ulaşmak.”

AVRUPA'YA ESTONYA'DAN AÇILACAK

AVRUPA'DA büyümek için önceliğin Baltık ülkeleri olduğunu açıklayan Sevinç Öztürk, bunun sebebini ise şöyle anlattı: “2006 yılında Estonya'da bir sergi açtık ve o günden itibaren Baltık ülkelerinin kapısı da bizim için açıldı. Özellikle Estonyalılar Türkiye'yle iş yapmak için çok istekli. Biz de bu kıtada ilk mağazamızı Estonya'da açarak devamında Litvanya, Norveç, Letonya olmak üzere Kuzey Avrupa'da büyüyeceğiz.”

HERKES CAMİYE HAS ÜRÜN SANIYORDU

ÇİNİNİN geleceğin antikası olduğunu söyleyen Nejla Anıl, “Bu işe ilk başladığımda arkadaşlarım ‘Cami çinisi mi yapacaksın?' diyordu. Aslında bunun nedeni biraz da eskiden çininin İslam eserlerinde yoğun olarak kullanılması. Şimdi ise çiniyle yaptıklarımızı gördükçe inanamıyorlar” dedi. Sevinç Öztürk ise bu yılın ilk 6 ayında geçen yılın aynı dönemine göre cirolarını ikiye katladıklarını ifade etti.

30-40 MİLYON DOLARLIK İŞ HACMİ YARATAN İSTİHDAM KAZANDIRDIK

ANİKYA'NIN büyürken aynı zamanda çini sanatının gelişmesine ve bu alandaki istihdamın artmasına da destek olduğunu dikkat çeken Sevinç Öztürk, “30-40 milyon dolarlık iş hacmi yaratacak bir istihdam artışını sağladık” dedi. Taklit sorununun sektörün önündeki en büyük engellerden biri olduğunu da vurgulayan Öztürk, “Anikya'da her yıl 100 bin ürün çıkıyor ve müşteriye ulaşıyor. Sürekli ürünlerimizin patentlerini alıyoruz. Ama taklit ürünler uzun vadede sektörü küçültüyor” diye konuştu.
Vatan


Geri Dön