20 / 04 / 2024

Karabağlar Kentsel Dönüşüm Projesi'nin imarına dava!

Karabağlar Kentsel Dönüşüm Projesi'nin imarına dava!

Başbakan Binali Yıldırım'ın katılımıyla gerçekleşecek Karabağlar Kentsel Dönüşüm Projesi'nin ilk etabının imar planı mahkemelik oldu. Karabağlar Kentsel Dönüşüm Hak Arayanlar Derneği, 448 hak sahibi ile planın iptali için dava açtı.



Başbakan Binali Yıldırım'ın katılımıyla başlayacağı açıklanan Karabağlar Kentsel Dönüşüm Projesi'nin ilk etabına olanak sağlayan imar planı, mahkemelik oldu. İmar planlarına itiraz eden 484 hak sahibinin de üyesi olduğu Karabağlar Kentsel Dönüşüm Hak Arayanlar Derneği,  İzmir  İdare Mahkemesinde planın iptali için dava açtı. 


Karabağlar İlçesinde Cennetçeşme, Salih Omurtak, Bahriye Üçok, Limontepe, Ali Fuat Erden, Umut, Gazi, Özgür, Yüzbaşı Şerafettin ve Devrim mahallelerini kapsayan 540 hektarın, beş yıl önce riskli alan ilan edilmesiyle başlayan kentsel dönüşüm çalışmalarında projenin ilk etabı başlangıç aşamasına gelmesine karşın tartışmalar bitmedi. Başbakan Binali Yıldırım'ın bugün açılışını yapacağı Karabağlar Kentsel Dönüşüm Projesi'ne olanak sağlayan imar planlarına, daha önce de itiraz eden Karabağlar Kentsel Dönüşüm Hak Arayanlar Demeği iptal davası açtı. Hak sahibi 483 kişi ve dört ayn derneğin dava açtığını açıklayan Karabağlar Kentsel Dönüşüm Hak Arayanlar Deeneği Başkanı Halil Ecevit, yapılan bu kentsel dönüşümde imzalan alınmadan temel atma çalışmalarına başlandığını söyledi. 


'Halk için mi rant için mi?' 

Ecevit, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı'na 4 itiraz 3 dava açtıklarını belirterek, hiçbirine ne yazılı ne sözlü cevap alamadıklarını ifade etti. Ecevit, "540 hektarlık alandan yüzde 99'u 1970'li yıllardan bu yana ruhsatsız yapılmış ama hepsi sağlıklı yapılar olarak inşa edilmiş. Buralarda yaşayan halkın güvenliğini riske sokacak bir yapı yok. Sağlıksız yapıların olduğu alanlara yönelmeleri gerekirken bizim buralara göz diktiler. Burada ciddi rant dönüyor. Burada daha binlerce halkın mülkiyet sorunu çözülmemişken halk için kentsel dönüşüm yapacağız demek doğru değildir. Bur alan yıkıp, yerine yeni binalar dikecekler ama benim zararımı karşılayacak bir telafi yapılmayacak olmasını bir yana bırakıyorum, ciddi anlamda borçlandıracaklar bizi, hangi birimiz yeni çıkacağımız evin maliyetini karşılayabilecek düzeydeyiz ki? Bizler burada zaten asgari ücretle geçinen insanlarız. Ailecek başımızı sokacak bir evimiz vardı, onu da çok gördüler. Dolayısıyla sanki bu yapılar adeta çürük çarık yapılarmış gibi kamuoyuna servis edilmeye çalışılıyor. Durum bu değil. İnsanlar ailecek yaşayacağı evi, deprem riskine karşı korumasız yapar mı hiç?" diye sordu. 


'Buraları kendi emeklerimizle oluşturduk' 

Karabağlar sakinleri olarak herkesin oluşturduğu bir yaşam biçimleri olduğunu vurgulayan Ecevit, "Bizler geçmişten beri ayaklarımız toprağa değecek şekildeki evlerde yaşadık. Apartmana alışkın olmayan halk var buralarda. İnsanlar müstakil alan içerisinde, ayağı toprağa değsin istiyor. Türkiye'deki ekonomi, inşaat sektörü içerisinde işliyor. Reklam pastaları buralardan ilerleyeceği için olayı dönüp dolaşıp bizim etrafımızdan çözmeye çalıştılar. Bizler buraları kendi emeğimizle oluşturduk" diye konuştu. 


'Risk olarak gördükleri evlerimiz değil, bizleriz' 

Referandum sürecinde, halkın yaşam alanlarını doğrudan etkileyen bir konuda, temel atma töreni kapsamında kendilerinin malzeme yapılmasını adil bulmadıklarını belirten Ecevit, "4 yıldır burada adaletli bir şey yapılmak istenseydi, mesele halkın depremden korunması olsaydı, ona bir şey diyemezdik. Ama ortada gizli kapaklı rantlar dönünce bizler buna anlam veremedik. Bu durumda akla gelen tek şey var. Kentsel dönüşüm projesi içerisinde burada risk olarak gördükleri evlerimiz değil, bizleriz. Yok eğer bizler de değilsek, o zaman burada ciddi bir rant döndüğü açıktır. İki gün önce davası açılan dönüşüm için bugün halen rızamız alınmadan temel atma töreni yapılıyorsa, Karabağlar halkına değer verilmediğinin göstergesidir bu" dedi. 


Ecevit "Böyle bir kentsel yenileme projesi olamaz. Burada yapılacak dönüşüm projesi, halk ile birlikte uzlaşı çerçevesi içerisinde yapılmalıdır. Şu anda yapılmak istenen 101.4 hektarlık alanda yapı stoğu oluşturarak buradaki halkı yerinden edip oralara transfer etmektir. Halkı yerinden nzasızca etmek, hiçbir şekilde vicdanen kabul edilemez" dedi. 


Ecevit, "101.4 hektarlık alanda yapmayı öngördükleri ve adını da 1. Etap olarak adlandırdıklan dönüşüm projesinin aslında 200 yıllık dere yatağı olduğu herkes tarafından biliniyor. O yüzden 100 yıldır oralar zaten üzerinde yapı stoğunun olmadığı alanlardı, halk için sağlıklı yapılar yapacağız diyerek imara açtılar, oralar zaten halkı riske sokacak şekilde kullanılmıyordu ki. Kamuoyuna neden çarpıtma bilgiler lanse ederek bizler üzerinden rant döndürme girişiminde bulundular ki? Heyelan bölgesinde kentsel dönüşüm yapılıyor ve halk için sağlıklı yapılar deniliyor. Plan ile ekolojik değerler yok sayılmış, dere yatakları, yer altı yer üstü sularının birbiriyle ilişkisi hiçe sayılarak üzerine yapı yapılabilir hale getirilmiştir" diye belirtti. 


'Müjde bizim değil' 

Hakkaniyetli bir imar planı istedikleri vurgulayan Ecevit, "Deselerdi ki bizler buralarda şu şu projelere imza atmak istiyoruz, gücünüz varsa sizler yapın, yoksa biz yapacağız, yine razı olurduk" diye belirterek, "Bu 540 hektar alanda yer, konum ve mevki neyi hak ediyorsa halk ile birlikte revize imar planlaman yapılıp, parsel bazında halkın kendi yapı stoklama kendileri dönüştürmelidir. 


Son olarak Karabağlar Demeği olarak sormak isteriz, "Müjde diye addettikleri temel atma töreninde Karabağlar halkı bunun neresinde? Başbakanımız, Karabağlar halkına temel atma ihalesinin tamamlandığım müjdeliyor ama burada müjde bize değil. Rızamız alınmadan kentsel dönüşüm yapılmaktadır" diye konuştu.



Haber Ekspres 


Geri Dön