Konut kredisi faiz oranları yıllık yüzde 9'a çekilmeli!
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Beştepe'de Oda ve Borsa Başkanları İle İstişare Toplantısı düzenledi. Erdoğan, Emlak Konut ve GYODER'in yeni kampanyalarına atıfta bulunarak bankalardan da buna destek olmalarını istedi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Beştepe'de Oda ve Borsa Başkanları İle İstişare Toplantısı düzenledi.
Darbe girişimi sonrasında ekonomik durumu da değerlendiren Erdoğan, Emlak Konut ve GYODER'in yeni kampanyalarına atıfta bulunarak bankalardan da buna destek olmalarını istedi.
Erdoğan, konut alımlarında özellikle devlet ve özel sektör bankalarının faiz oranlarını yıllık yüzde 9'a doğru çekmeleri gerektiğini söyledi.
Cumhurbaşkanı, "Yıllık faiz oranlarının tek haneli rakamlara sanyici için ise oranları çok daha aşağı çekip sürümden kazanmalarını isteriz..." dedi.
Faiz konusunda dünyadan örnekler veren Erdoğan, "Dünya sıfıra yakın faizle çalışıyor, Japonya'ya bakın, ABD'ye bakın sıfırlarla çalışıyor, Avrupa'ya geliyorsun %1-2'de çalışıyor bize ne oluyor? Olmaz bu zulümdür" yorumunu yaptı.
Erdoğan darbe girişimine rağmen ekonominin sınırlı bir dalgalanma dışında yolunda ilermeye devam ettiğini söyledi.
Erdoğan "Ülkemizin ekonomik göstergelerinde hiçbir sorun yok..Darbe girişimine rağmen uluslararası finansman konusunda sıkıntımız yok tersine 15 Temmuzdan sonra boröçlnamma ihalelerine dahi beklenenin üzerinde talep geldi. Merkez Bankamızdaki döviz rezervlerimiz artıyor. Ama yetmez, süratle döviz rezervini 165 milyar dolara çıkarmalıyız...Bu süreci ekonomik anlanında da başarıyla bitirdik. Ekonomide yapısal reformlar kesintisiz sürecek" dedi.
Erdoğan'ın konuşmasından satır başları:
- Bir taraftan terörle mücadele ederken diğer taraftan o örgütlerin ortağı FETÖ'nün darbe girişimini püskürttük. Milletimiz göğsünü siper etti.
- Milletimiz 15 Temmuz'da sadece bu terör örgütüne değil aynı zamanda benzer niyetlere sahip, benzer yöntemlere başvurmak isteyen herkese mesajını açık ve net bir şekilde vermiştir. Ne demiştir milletimiz; 'bizim bu ülkeden başka vatanımız yoktur ve bu ülkemizi de bu sapıklara bırakmayacağız' demiştir.
- 15 Temmuz bu milleti bayraksız, vatansız, milletsiz, devletsiz bırakma girişimidir. Çünkü bu girişimde bulunan ihanet şebekesinin ne millet ne bayrak ne vatan ne devlet diye bir derdi yoktur.
- Örgütlendikleri 160 ülkenin tamamını da güya vatan kabul ediyorlar. Eninde sonunda oraları da ele geçireceklerini söyleyecek kadar bu konuda öz güven sergilemeye çalışıyorlar. Amerika'yı da ele geçirecekler. Öyle diyorlar. Ve bunu da oraya yerleşmek suretiyle, 'işte bak oradan bu işi yönetiyoruz', hava bu. Bu bakımdan sadece itikadi olarak değil, milli olarak da sapkın bir örgütle karşı karşıyayız.
- Pazar günü Cumhurbaşkanlığı olarak Yenikapı'da demokrasi ve şehitler mitingi düzenliyoruz. Tüm milletimiz davetlidir. Meydanda Türk Bayrağı dışında bayrak istemiyoruz.
- Sayın Bahçeli'nin bu davete (Yenikapı) icabetini aldık. Ben tabii aslında Sayın Kılıçdaroğlu'nun da orada olmasını istiyorum. Onlar da bir heyetle katılacaklarını şu anda açıklamış durumdalar. Öyle zannediyorum ki durumu tekrar gözden geçirir ve onlar da pazar günü Yenikapı'da olma kararını verirler.
- Bu gruba destek veren her dernek, okul ve şirket terör yuvasıdır. Kurşunu finanse edeni affetmeyeceğiz.
- Biz hala 50'li yılların yasalarıyla bu ülkeyi idare edemeyiz, darbe yasalarıyla bu ülkeyi idare edemeyiz.
Dünya
Haber Vatan Gazetesi'nde şöyle yer aldı...
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Ekonomi İstişare Toplantısı'nda bankalara seslenerek, "Konut alımlarında faiz oranlarını yıllık 9'a düşürün derken "Faizleri indirin, kaybetmezsiniz" şeklinde konuştu.
Erdoğan şunları söyledi:
Darbe girişimin ardından döviz almak için değil, döviz satmak için bankalara hücum etti. Bu millet ne büyük millet. Ertesi gün 2,5 milyon doları boca ettiler. Eskiden marketler boşaltılır, evlere doldurulurdu. Şimdi millet sokaklara çıktı. Hayat normalin üstünde normal. Burada külliye önünde çadırlar kurulmuş, her gün Ramazan gibi. Tekirdağ, Edirne hepsi öyle, Mardin Kahramanmaraş 81 vilayetimizin 81'i öyle.15 Temmuz'dan bu yana dövizden Türk Lirasına geçen rakam 10 milyar dolar oldu.
Buradan geçenlerde GYODER bir açıklama yaptı, Emlak Konut bir açıklama yaptı. Ben de şimdi açıklama yapıyorum. Konut alımlarında faiz oranlarını yıllık şöyle 9'a doğru çekiversin. Ya kaybetmezsiniz ya. Sinyaller geliyor. Şimdi asıl bu dönemdir asıl olan burada eğer yıllık faiz oranlarının 10'un altında, tek haneli rakamlara; sanayiciler için rakam vermeyeyim- oranları daha aşağı çekip sürümden kazanmalarını isteriz. Hangi banka kendi öz sermayesiyle çalışıyor? Hepsi milletin parasıyla çalışıyor. Dünyaya bakın, Japonya eksi faiz, Amerika 0 virgüllerle çalışıyor. Bize ne oluyor? Olmaz. Bu zulümdür. Dün Emlak Konut'a sordum, "Ne alemde?" dedim. "Yoğun bir konut satışımız var" dedi. Demek ki biraz düşürünce kendinden bazı indirimler yaptı ve konut satışları patladı.
Vatan
Haber Anadolu Ajansı'nda şu şekilde yer aldı...
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın konut kredisi faiz oranlarının yıllık yüzde 9'a çekilmesi talebine gayrimenkul sektörü temsilcilerinden destek geldi.
Bankaların konut kredisi faiz oranlarını düşürmesiyle inşaat başta olmak üzere yaklaşık 300 sektörde hareketlilik yaşanacağını ifade eden sektör temsilcileri, bu durumun Türkiye ekonomisine domino etkisi yapacağı görüşünü dile getirdi.
Emlak Konut GYO Genel Müdürü Murat Kurum, AA muhabirine yaptığı değerlendirmede, Emlak Konut ile Gayrimenkul ve Gayrimenkul Yatırım Ortaklığı Derneğinin (GYODER) Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) darbe girişimi sonrası ekonominin çarklarının dönmesi ve inşaat sektörünün canlılığını koruması amacıyla başlattığı kampanyaların satışları hareketlendirdiğini ifade etti.
Kurum, Emlak Konut olarak durağan bir dönemde fedakarlık yapmak gerektiğini düşünerek başlattıkları kampanyada faiz oranını yıllık yüzde 8,4'e düşürdüklerini, kampanya kapsamında dün akşam itibarıyla 30 projede 1.000'in üzerinde bağımsız bölümün satıldığını ve 650 milyon liraya yakın ciro elde edildiğini bildirdi.
Kurum, "Konut kredisi faiz oranlarını düşürmenin satışları hareketlendirdiğini şu anda canlı olarak görüyoruz. Biz, yaptığımız fedakarlığın tüm sektörlere yayılması gerektiğini söylüyoruz. Gün, fedakarlık günüdür. Şu süreçte tüm sektörler üzerine düşeni yapmalıdır. Buna ilişkin hemen hemen tüm sektörlerde bu tarz çalışmalar var." diye konuştu.
Konut kredisinde faiz düşüşünün tüm sektörlere faydası olacağını dile getiren Kurum, şunları kaydetti:
"Konut sektörü Cumhurbaşkanımızın da ifade ettiği gibi, 300'e yakın sektörü doğrudan veya dolaylı etkiliyor. Burada diğer sektörleri de tetikliyoruz. Mesela bir kampanya yaptığınızda basın ve yayın organları da işin içine giriyor. İnşaatlarımız devam edince demirciler, betoncular, kalıpçılar işin içine giriyor. Şantiyelerimizde çalışan işçiler, ustalar mahallesinde alışveriş yapıyor. Camcısı, pimapencisi, yani kimi söylerseniz söyleyin, herkes kazanıyor."
- "Bu dönem kar dönemi değil"
Gayrimenkul ve Gayrimenkul Yatırım Ortaklığı Derneği (GYODER) Yönetim Kurulu Başkanı Aziz Torun da bankaların konut kredisinde faiz oranlarını düşürmesine ilişkin çağrısı dolayısıyla Cumhurbaşkanı Erdoğan'a teşekkür ederek, faiz oranlarının bir an önce yıllık yüzde 10'un altına düşmesi gerektiğini söyledi.
Torun, mevcut oranlarla yatırım yapmanın zorluğuna işaret ederken, GYODER'in de Emlak Konut ile böyle bir dönemde kampanya başlattığını, bu kampanyaların devam etmesi için bankaların destek vermesi gerektiğini söyledi.
Torun, "Bu dönemi bir seferberlik olarak düşünmemiz lazım. Kar zamanı değil. Siyasetin normalleşmesi için nasıl büyük bir gayret ve çaba varsa, bizler de müteşebbisler olarak ekonominin normalleşmesi için elimizden geleni yapmalıyız, yapacağız. Mesela döviz mevduatı olanlara bunu bozdurmalarını, yurt dışında parası olanlara onu ülkeye getirmelerini söyledik." ifadelerini kullandı.
- "Ekonomiye sahip çıkarak burada da bir tarih yazmamız gerekiyor"
Bankaların kar peşinde koşmanın ötesinde ülke ekonomisine destek vermesini istediklerini dile getiren Torun, "Yatırımcıya destek vermek, ekonominin çarklarının daha hızlı dönmesini, istihdamın, üretimin artmasını sağlamak bir yurttaşlık görevidir, bir vatanseverliktir." dedi.
Aziz Torun, insanların 15 Temmuz gecesi bu ülkeyi savunmak için şehit olduğunu hatırlatarak, şunları kaydetti:
"Onların hayatını feda ettiği bir dönemde biz de fedakarlık etmeliyiz. Karlarımızdan vazgeçmeliyiz. Hepimiz bu fedakarlığı yaparsak eminim ki kısa zamanda çok daha farklı bir ekonomik ivme kazanacağız. Bu ekonomik ivmeyi kazanmaya ihtiyacımız var. Dünya kamuoyu önünde de istikrarlı bir ekonomi algısını sağlayalım. Bu sayede yurt dışından yeni kaynakların, fonların, yatırımların Türkiye'ye gelmesini sağlayacağız. Turizm, üretimimiz ve ihracatımız artacak ve Türkiye, belki hedeflediği büyüme rakamının üzerine çıkacak. Ekonomiye sahip çıkarak burada da bir tarih yazmamız gerekiyor."
- "Faiz oranlarının yüzde 9'un altına çekilmesi gayet mümkün"
İstanbul İnşaatçılar Derneği (İNDER) Başkanı Nazmi Durbakayım ise konut satışları üzerindeki en önemli etkenlerden birinin kredi faiz oranları olduğuna dikkati çekerek, Emlak Konut'un başlattığı kampanyanın bunu teyit ettiğini söyledi.
"Faiz oranlarının düşme eğiliminde olması bile bekleyen talepleri harekete geçirdi." diyen Durbakayım, faiz oranlarının yıllık yüzde 9'un da altına çekilmesinin "gayet mümkün" olduğunu vurguladı.
Durbakayım, "Şu anda Türkiye'deki bankalar sendikasyon kredisi kullanıp bunu yurt içinde konut, otomobil ve bireysel gibi kredilere tahsis ediyorlar. Türkiye'de kullandırılan konut kredisinin kaynağı sendikasyon kredisi. Ancak mortgage kredisi devreye girerse faiz oranları çok aha düşük olur." şeklinde konuştu.
- "Finans sektörü de faiz oranlarında fedakarlık yapmalı"
Nazmi Durbakayım, şu anda sektörde devam eden, 86 projede 56 binin üzerindeki konutu kapsayan yüzde 0,70 faiz oranlı ve 120 ay vadeli kampanyanın yükünü müteahhitler ve Emlak Konut'un çektiğini belirterek, "Herkes elini taşın altına koymalı. Finans sistemi de bu birlik ve beraberliğin içerisinde olduğunu göstermek için faiz oranlarında fedakarlık yapmalı." dedi.
Kredi faiz oranlarının düşmesiyle konut satışlarının ivme kazanacağını vurgulayan Durbakayım, "Konut sektörü 300 civarında sektörü kontrol altında tutuyor. 500 milyar dolara yakın GSMH içinde konut sektörünün payı yüzde 5'lere yaklaşmış durumda. Konut sektörünün harekete geçmesi demek, ekonomide domino etkisi yaşanması demek. Ekonominin çarkları hız kazanır." ifadelerini kullandı.
Durbakayım, vatandaşların 3 temel ihtiyacından en önemlisi olan konut ihtiyacının karşılanmasının önemine değinirken vatandaşların büyük bölümünün kendi evinin sahibi olmadığına vurgu yaptı.
AA
Haber Milliyet'te şöyle yer aldı;
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, işadamlarına Fetullahçı Terör Örgütü (FETÖ) uyarısı yaparak, “İçinizde veya çevrenizde hâlâ bu gafletten uyanamayan varsa, müsamahayı, merhameti, hüsnüniyeti bir kenara bırakın. Derhal onları adalete teslim edin” dedi.
Bankalara da çağrı yapan Erdoğan, “Konut alımlarında lütfen şu faiz oranlarını yıllık şöyle 9’a doğru çekiversinler. Kaybetmezsiniz” diye konuştu.
Erdoğan, Cumhurbaşkanlığı Külliyesi’nde Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu başkanlığındaki 81 ilden gelen 360 oda ve borsa başkanına şu uyarıları yaptı:
BEDELİNİ ÖDEDİK: Esnafımızın, sanatkârımızın, işadamlarımızın 15 Temmuz’da gösterdikleri güçlü duruşu, verdikleri mücadeleyi yakından biliyorum. Darbe girişiminin gerisindeki amaçlardan birinin de Türkiye’nin tüm birikimlerini yok etmek, birilerine peşkeş çekmek olduğunun hep birlikte çok iyi farkındayız. Çünkü bu oyun defalarca oynandı, biz bunun bedelini defalarca ödedik.
Sürümden kazanacaksınız
ZİLLERİ ELLERİNDE KALDI: Bu defa da başaramadılar. Şimdi artık kazanımlarımızı koruma değil daha çok çalışma, üretme, ihraç etme, istihdam etme zamanı. Yaşanan darbe girişimine rağmen ekonomimiz çok sınırlı, kısa sürede telafi edilen dalgalanma dışında yolunda ilerlemeye devam ediyor. Batı başka şeyler bekliyor, zil takıp oynayacaklar. Ama Rabbim onlara bu fırsatı vermedi. Zilleri ellerinde kaldı.
FAİZİ İNDİRİN: Geçenlerde GYODER, Emlak Konut bir açıklama yaptı. Ben de açıklama yapıyorum, diyorum ki, konut alımlarında özellikle devlet ve özel sektör bankaları lütfen şu faiz oranlarını yıllık şöyle 9’a doğru çekiversinler.
Kaybetmezsiniz yahu. Dur bakalım bir sinyaller geliyor. Şimdi bu dönemdir asıl olan. Oranları çok daha fazla aşağı çekip sürümden kazanmalarını isteriz. İşte dünyaya bak, Japonya eksi faiz, Amerika sıfır virgüllerle çalışıyor. Avrupa 1, 2. Bize ne oluyor, 8.5, 9, 10. Komisyonları koyduğunuz zaman 15, 16 buralara gidiyor. Bu zulümdür zulüm.
İNDİREN İYİ SATIŞ YAPIYOR: Dün (önceki gün) Emlak Konut’a sordum. ‘Ne alemde’ dedim. Verdiği cevap çok enteresandı. ‘Şu anda yoğun konut satışımız var’ dedi. 600 milyon girişi olan konut satışı yapmış. Demek biraz düşürünce, o kendinden bazı indirimler yaptı, bu indirimlerle de konut satışları patladı. İnanıyorum ki artış devam edecek bu ne yapacak inşaat sektörünü tetikleyecek. Ellerindeki konutları çıkarma, satma imkânını yakalayacaklar.
Gaflet içindekileri adalete teslim edin
İŞDÜNYASINDA GÜÇLÜLER: Şüphesiz bu örgütün bir de iş dünyası ayağı var, en güçlü oldukları yer belki de orası. Finans olmayan hiçbir proje başarıya ulaşamaz. Bu eli kanlı örgütün iş dünyası içindeki tüm bağlantılarını, tüm düzenini, tüm akarlarını tamamen kesmekte kararlıyız. Kimsenin gözünün yaşına bakacak durumumuz yok, acırsanız acınacak hale gelirsiniz. Biz bunlara hep ne yazık ki ‘bunlar eğitimle uğraşıyorlar, bunlar şöyledir, böyledir.’ Bu anlayışla yaklaştık ve destekler verdik. Rabbim’den ben de af diliyorum, milletimden özür diliyorum. Çünkü burada hata yapmışız. Olaya biz tabii samimiyetle baktık ama ne yazık ki karşımızdakilerden bunu görmedik. Eğer bundan sonra biz, bu dediğim adımları atmazsak, şehitlerimize gazilerimize, canları pahasına silahların, tankların, helikopterlerin, uçakların karşısına çıkan milletimize hesap veremeyiz.
Hz. Nuh örneği
KURŞUNU FİNANSE EDENİ AFFETMEYİZ: FETÖ’ye aktarılan her kuruş bu millete sıkılmak üzere namluya sürülmüş bir mermidir. Millete kurşun sıkanı nasıl affetmiyorsak o kurşunu finanse edeni de affetmeyeceğiz. Geldiğimiz yer itibarıyla bu yapının her okulu, her dershanesi, her evi birer terör yuvası, her şirketi, derneği, vakfı birer terör organizasyonudur. Burada benim işadamlarımızdan özel ricam var. İçinizde veya çevrenizde hâlâ bu gafletten uyanamayan varsa müsamahayı, merhameti, hüsnü niyeti bir kenara bırakın. Derhal onları adalete teslim edin. Bu yakınınız da olabilir. Kardeşi var, oğlu var savunuyor. Yok ya diyor benim kardeşimin, oğlumun bunlarla alakası yok. Yahu Hazreti Nuh’a gelen uyarıyı bilmiyor musunuz? Eşini, çocuklarını bırak ya Nuh diyor. Onlar senden değil, sen sana inananlarla beraber gemiye bin bunlardan kurtul.
Hayat normalin üstünde normal
EKONOMİK GÖSTERGELERDE SIKINTI YOK: Ülkemizin ekonomik göstergelerinde hiçbir sorun, sıkıntı yoktur. Milletimiz ihanetin sadece askeri ve siyasi yönünü değil ekonomik yönünü de deşifre ettiği için darbe girişiminin ardından döviz almak için değil döviz satmak için bankalara hücum etti. Bu millet ne büyük bir millet.
Daha ertesi gün 2.5 milyar dolar piyasaya boca ettiler. Niye, devletine güveniyorlar. Eskiden OHAL ilan edildiği zaman marketler boşaltılırdı. Herkes evine stoklama yapardı. Şimdi öyle bir şey var mı? Tam aksine OHAL ilan edildi millet sokaklarda, meydanlarda sabahlara kadar. Kimse de marketleri boşaltalım bilmem ne yapalım gibi dertleri yok. Hayat normalin üstünde normal, olumlu istikamette anormal. 15 Temmuz’dan bu yana dövizden Türk Lirası’na geçişte ortaya çıkan rakam 10 milyar dolar oldu.
Devleti arındırma zamanı
YENİDEN YAPILANDIRACAĞIZ: Devleti yeniden yapılandırmaya mecburuz. 14 yılık Başbakanlığım ve Cumhurbaşkanlığım döneminde edindiğim ciddi tecrübeler var. Biz dersimizi iyi çalıştık.
SIRTIMIZDA TAŞIMAYA MECBUR MUYUZ: Bir insan eğer çalıştığı kuruma ihanet içindeyse, faydalı değilse çalışmıyorsa biz bu insanı sırtımızda taşımaya mecbur muyuz? Tekme, tokat kapıya koyalım demiyorum ihbar tazminatı, kıdem tazminatı verirsin ‘başının çaresine bak’ dersin. Söylediğimiz bu, hukuk da bunu onaylıyor. Ben ekonomi, iş hukuku okudum. Bunları biliyoruz.
Ama kalkıp devletin malı deniz yemeyen domuz ha girdin içeri ölene kadar kal orada. Böyle bir şey var mı? Bunlardan devleti arındırma zamanı, tüm sektörleri arındırma zamanıdır. Bu yasal düzenleme anayasa değişikliği gerektiriyor. Bu konuda ben muhalefet liderleriyle yaptığım görüşmede söyledim. Anayasa değişikliğiyle ilgili asgari müştereklerde milletin önemli dertleri var, hiç olmazsa bunlardan, madde sayısı vermeden ama oturup bir araya gelip süratle şunları parlamentoda hallederseniz ülke, millet, devlet rahatlar. Devletin yeniden yapılanması şart.
Milliyet
