23 / 04 / 2024

Mersin için yeni liman planlanıyor!

Mersin için yeni liman planlanıyor!

Bir sahil ve liman kenti olan Mersin’in Büyükşehir Belediye Başkanı Burhanettin Kocamaz, “Alt yapı ile başladık, hedefimiz Mersin’i turizmle yeni bir kimliğe kavuşturmak. İnşallah Mersin bir barış, huzur ve kardeşlik şehri olacak” dedi.



MERSİN, Doğu Akdeniz’in sahil kentlerinden biri. Türkiye’nin en büyük limanı orada. Kilometrelerce sahili var. Bereketli topraklar üzerinde. Ama Mersin gelişmiyor, aksine gelişmişlik düzeyinde kan kaybediyor.


Bunu görmek için TÜİK’in ilk kez bu yıl açıkladığı “2015 İllerde Yaşam Endeksi’nin sonuçlarına bakmak yeterli. Gelişmişlik düzeyi sıralamasında 81 il içinde 64’üncü sırada yer alan Mersin, gelir düzeyinde 62, altyapı hizmetlerinde ise 64’üncü sırada yer alıyor. Yaşam memnuniyetinde ise durum daha da vahim. 81 il içinde 71’inci sırada yer alan.


Havası, toprağı bu kadar verimli, kilometrelerce sahile sahip Mersin neden gelişemiyor? Neden makus talihini yenemiyor?

Bu sorunların nedenlerini ve çözüm önerilerini Tarsus Belediye Başkanlığı’nda 20 yıl görev yaptıktan sonra 2014 seçimlerinde Mersin Büyükşehir Belediye Başkanı olan Milliyetçi Hareket Partili Burhanettin Kocamazla konuşuyoruz.  Belediye başkanları ile yaptığım sohbetlerde bu kez konuğum olan Kocamaz, 1990’lardan beri Güneydoğu’dan, iki yıldır da Suriye’den göç alan Mersin’e yeni bir kimlik kazandırmak için projeler hazırlamış. Amacı ayrım gözetmeden kenti yaşanılabilir bir kent haline getirmek… Kocamaz şunları anlatıyor:


BEN BORÇTAN KORKMAM

20 yıllık Tarsus Belediye Başkanlığı görevinden Mersin Büyükşehir Belediye Başkanlığı’na geçtiniz. Nasıl bir belediye devraldınız?

Türkiye’de belediyecilik yasası biliyorsunuz değişti. Mersin daha önce büyükşehirdi ama merkezdeki dört ilçeden sorumluydu. Şimdi Bütünşehir Yasası geldi. Bugün 13 ilçeden sorumluyuz. Ben borçtan korkmam. 800 milyon bir borç vardı ama bitirdik çok şükür. Ama bunun yanında en kötüsü kurumsallaşmamış bir belediye devraldık. Burası bana göre belediye falan değildi. İmar planı olmayan, ulaşım master planı olmayan bir büyükşehir olur mu? Bir de Mersin’de kuralsızlık kural haline gelmişti. Her taraf işgal atındaydı. Yıkım karaları vardı uygulanmıyordu. Biz göreve geldik 1 yıl yapılanmayla uğraştık.


Bütünşehir olmak ne değiştirdi?

Bütün ilçelerde yapılanma gereği duyuyorsunuz. Araç gereç mekan oluşturuyorsunuz. Tabii bunun yanında oraya personel temin ediyorsunuz.  Bunlar bayağı zaman aldı. Bir taraftan da planlar, projeler ve vaatlerinizi öncelik sırasına koyuyorsunuz. Her şeye rağmen Mersin’de çok büyük ilerleme oldu, vatandaşın gördüğü de bu. Her gün Mersin’in en az 250 noktasında hizmet var. Göreve geldiğimizden bu yana Anamur atıksu arıtma, Bozyazı alt yapı ve arıtma gerek içme suyu gerek kanalizasyon, Aydıncık alt yapı bitti, arıtma ihale aşamasında, Mezitli şehrin içi burası fosseptikler derelere akıyordu. Sahildeki bütün arıtmaların eksiklerini tamamlıyoruz.


Mersin için yeni liman planlanıyor!


ÇOK GÖÇ ALIYORUZ

Mersin’in Türkiye ekonomisinde yeri nedir?

Mersin nüfus olarak 10’uncu sırada ama  gelişmişlik endeksinde gerilerde. Ankara’ya ödenen vergi açısından 81 vilayet içerisinde 6. sıradayız ama Ankara’dan aldığımız hizmetler açısından 24. sıradayız. Kentimizde işsizlik büyük bir sorun. Türkiye ortalamasının iki katı. Resmi olarak yüzde 12 olarak görünüyor ama benim yaptırdığım araştırmada yüzde 22.


1980’lerde Mersin Türkiye’nin gelişmiş iller sıralamasında üstlerdeydi. Neden küme düştü?

Çok göç alıyoruz. 1990’larda Güneydoğu’da terörden kaçan insanlar buraya geldi. Belediyeler ve devlet hazırlıksız yakalandı. Altyapı yok, bu da gecekondulaşmayı artırdı. Gelenler şehirle entegre olamadılar. Olamayınca da örgüt Diyarbakır’da Hakkâri’de, Siirt’te, Van’da yaptığı işlemleri buraya kaydırdı. Böyle bir çarpık durum var. Dolayısıyla bu bölgeler demografik yapı olarak karmaşık hale geldi. Şimdi bir de Suriyeliler eklendi. Resmi kayıtlara göre 175 bin görünüyor ama 300 binin üzerinde. Mersin kışın yorgansız, yazın döşeksiz yaşanan bir bölge.Ucuz. Sebze meyve burada yetişiyor. Onun için tercih ediliyor. Artık bu saatten sonra bu insanların gitme şansı yok.


ORTAK PAYDAMIZ OLSUN

Ne yapılması gerekiyor?

Burada yaşayanların artık Mersinliyim demesi gerekiyor. Mersin ortak paydasında birleşmeleri gerekiyor. Diyarbakır’dan, Siirt’ten, Hakkari’den Van’dan, Şırnak’tan gelen ben oralıyım demeye devam ederse, bu şehrin geleceği açısında bir handikap. Onun için biz diyoruz ki insanların doğduğu yer çok önemli değil ama doyduğu yer çok önemli. İnsanların rengi, ırkı, inancı, dünyaya bakış açısı bizim için çok önemli değil. Ama Mersin ortak paydasında birleşme mecburiyetimiz var.


Siz hizmetlerinizi buna göre mi yapıyorsunuz?

Tabii biz her tarafa eşit hizmet götürme gayretindeyiz. Hiçbir ilçeyi de diğerinden ayırmıyoruz. Ben 20 yıl Tarsus’ta görev yaptım. Orada da aynı şekilde özellikle altyapı hizmetlerini dış mahallelerden başlattım. Çok eleştiri almıştım başlangıçta ama şu anda geldiğimiz noktada o şekilde bir politika izlememiz Tarsus’u huzur kenti haline getirdi. İnşallah Mersin’de aynı şekilde bir barış, huzur ve kardeşlik şehri olacak.  Her zaman söylediğimiz bir laf var; ‘Müştereklerimizi bir kenara yığsak ayrıntılarımızı bir diğer tarafa koysak müşterekler içerisinde ayrıntılar boğulur gider.’


Bu bölgelerde kentsel dönüşüm çalışmaları yapıyor musunuz?

Kentsel dönüşümle ilgili çalışmalarımız var. Bizden önce de başlamıştı ama maalesef o dönemde Akdeniz Belediye Başkanlığı ona itiraz etti ve alınan kararı iptal ettirdi. Şimdi biz diyoruz ki gelin bu işleri birlikte yapalım. Belediye HDP’li. Bu işler şart, herkes insanca yaşayın. Yoksa bu gecekondu olan bölgelerde insanlar yaşadığı köyü buraya taşımış, aynı yaşantıyı sürdürüyor. Dolayısıyla da entegre olamıyor. Oysa biz bu kentte yaşayan herkesi bir bütün olarak görüyoruz ve herkesin birbirine selam vermesi gerektiğini söylüyoruz. Günaydın demesi gerektiğini söylüyoruz, sevgiyle yaklaşması birbirine saygılı davranması gerektiğini her platformda dile getiriyoruz.


 HAVALİMANI VE YENİ LİMAN GEREKİYOR

Altyapıdan sonra hangi projelere geçtiniz, Mersin’i nasıl bir şehir olarak hayal ediyorsunuz, nesi ile tanınmasını istersiniz?

Mersin dünyanın en özellikli ve en özel kentlerinden birisi. Bulunduğu yer itibariyle stratejik bir bölgede bulunuyor. Dolayısıyla burası denizden yeterince faydalanmalı lojistik imkanlarının daha da geliştirilmesi gerekiyor. Limanımız gerçekten şu anda Türkiye’nin en fazla işlem hacmi olan limanı. Artık yeterli olmuyor. Taşucu limanın eski SEKA limanının yeniden revize edilip hayata geçirilmesi gerekiyor. Ayrıca burada ikinci bir liman planlıyor Mersin merkezde hükümet. Havalimanımızın bir an evvel hayat geçmesi gerekiyor. Organize sanayi bölgesi talebi var. İki tane var. Tarsus’ta Gıda Organize Sanayi bölgesi kurulacak. Ama bunların hiç birini bu bölgedeki istihdama ve talebe yetmez.


 SUSUZ VE YOLSUZ KÖY KALMAYACAK

Erken seçim söylentileri var. Sizce yapılması doğru mu?

Belediye başkanlığında bir dönem bile yetersiz. Çünkü projelerinizi oluşturuyorsunuz, uygulama ancak ikinci dönemde yoğunlaşıyor. Ben geleli daha iki buçuk yıl oldu. Daha alt yapıyı yeni bitirdik. Köylerin yolu yoktu. Bu yıl sonuna kadar 5500 kilometrenin tamamı bitmiş olacak. Üç yıl içinde Mersin’de susuz ve yolsuz köy bırakmayacağız demiştik, inşallah bu yıl sonu bu amacımıza ulaşıyoruz. Seçim kararı alınırsa yapılacak bir şey yok. Uyarız.


HAVARAY, DENİZ  UÇAĞI VE OTOBÜSÜ

Mersin’i rahat yaşanır bir kent haline getirmek için projeleriniz neler?

Trafik konusunda ciddi sıkıntılar yaşıyoruz. Bunun için havaray projesi hazırladık. Bunun dışında bir de Anamur’dan Mersin’e ya da Kıbrıs’a kadar deniz uçağı düşünüyoruz. Bununla ilgili ihaleye çıktık. Anamur’dan Mersin’e deniz otobüsü çalışmamız var. Mersin’i denizden göstermek istiyoruz. Uluslar arası Müzik Festivalimiz var. Devam edecek.


2-3 MİLYON TURİST HEDEFLİYORUZ

Mersin turizmde neden gelişemiyor. Turizm bölgesi ilan edilmişti…

Şimdi 8 tane ilan edilmiş bölge var Mersin’de. Bunların 2 tanesi Tarsus’ta. Biri kayak merkezi projesi, biri de sahildeki kültür turizm bölgesi. Bunlarla ilgili bir kısmının planları bitti bakanlıkta onay aşamasında. Yatırımın bir kısmı bakanlık tarafından yapılıyor. Biz de ısrarla bir an evvel o bölgelerin planlarının onaylanmasını istiyoruz. Tarsus’taki bölgeyi yatırımcı gecikti diye iptal etti hükümet. Ama daha sonra onlar mahkemeye gittiler, kazandılar tekrar aldılar orayı. Şimdi devlet elektriğini, biz suyunu, Telekom doğalgaz hizmetlerini oraya kadar götürdü, yatırımcılar yatırım yapacak.  Bu işlere Ankara’da masa başında bürokrat karar veriyor. Türkiye gelişmiş bir ülke değil gelişmekte olan bir ülke. Hala birçok şeyimiz çadır yöntemiyle gidiyor.


Yabancı turist alıyor mu Mersin?

Ruslar geliyordu, ancak son olaylardan sonra kesildi. Mülk alanlar var ama onlar da gelmedi. Yerli turist var.


Tesisler yapıldığında ne kadar turist hedefliyorsunuz?

2-3 milyon turist gelmesini hedefliyoruz. Sahillerimizi iki yıl içinde bir numara yapacağız.Arıtmalar tamamlandığında sahil tamamen temizlenmiş olacak. Mavi bayraklı sahil sayımızı arttıracağız. Tesis eksiğimiz de bittiğinde buna ulaşmak zor olmayacak. Çünkü potansiyelimiz çok. Mesela inanç turizmi var. İslam, Hıristiyan ve Musevi âlemi için önemli yerler var. Saint Paul’un doğum yeri Tarsus. Hâlâ doğduğu evin bahçesindeki kuyu ziyaret ediliyor. Vatikan Tarsus’u haç bölgesi ilan etti. Musevi âlemi için Danyal Peygamber’in mezarı haç merkezi.  O mezarı da biz ortaya çıkardık. Ashab-ı Kehf de burada.


Hürriyet 


Geri Dön