Mısır Çarşısı'nın restorasyona ihtiyacı var!
Tarihi Mısır Çarşısı'nın acilen bakıma alınması gerekiyor. Çünkü durumu içler acısı. Tavanı dökülüyor, duvarlar çatlak…
Kültür Başkenti unvanını aldık, etkinliklere başladık. Organizasyonlar kapsamında, dünyanın her yerinden turistler gelip bu güzelim şehri tanıyor. Buram buram tarih kokan sokaklarda dolaşıp kültür miraslarımızı geziyor. İlk uğradıkları yerler de hiç kuşkusuz yüzlerce yıl önce inşa edilen çarşılar oluyor. Mimari dokusuyla, otantik atmosferiyle büyüleyici olan Kapalıçarşı ve Mısır Çarşısı turistlerin en çok ilgi gösterdiği yerlerin başında... Peki Tarihi Yarımada'daki çarşılar, ne halde? Ne yazık ki bu soruya 'Kültür Başkenti'ne yakışır bir durumdalar' gibi bir yanıt veremiyoruz. Zira her iki çarşı da içler acısı bir halde...
İLGİ BEKLİYOR
Biliyorsunuz, aylar boyunca Kapalıçarşı'nın bakımsızlıktan döküldüğünü, hatta yıkılma riski taşıdığını yazdık, esnafın isyanını yansıttık. Nihayet, 550 yıllık çarşı restore programına alındı. Ne var ki Mısır Çarşısı makus talihiyle baş başa... 1660 yılında yapılan ve geçen yüzyıllar boyunca yıpranan, tavanı akan, duvarları çatlayan, zemin döşemesi parçalanan Mısır Çarşısı da ilgi bekliyor. Hem de hemen... Aslında esnaf, yıllardır çarşının restore edilmesi için çırpınıp duruyor ama nafile! Yetkililer yıllardır 'çarşıyı yenileyeceğiz' sözleri verse de bu vaatler boş çıkıyor. İşte bu duyarsızlık da esnafı isyan noktasına getiriyor. Çalmadık kapı bırakmayan, her defasında da eli boş dönen esnaf, son çare olarak Acil Şikayet Hattı aracılığıyla yetkililere sesleniyor. Mısır Çarşısı Esnafı Yardımlaşma ve Koruma Derneği Başkanı Çetin Palancı, bakın neler anlatıyor...
VAATLER BOŞ ÇIKTI
"35 yıldır çarşının yönetimindeyim. Bu uzun seneler boyunca belediye başkanlarına,
milletvekillerine, bakanlara, başbakanlara, aklınıza gelen tüm yetkililere sorunlarımızı anlattık. Çarşının elden geçirilmesini istedik. Ne yazık ki sonuç alamadık. Her gelen söz verdi ama icraata geçen olmadı. Mısır Çarşısı'nın her yeri çok kötü durumda. Tarihi bir binanın zemini beton. Üst kat ve tavan dökülüyor. Vakıflar Genel Müdürlüğü yaklaşık iki senedir 'çarşıyı yaptıracağız' diyor. Biz de bekliyoruz. Daha ne kadar bekleyeceğimiz hiç belli değil.
Çarşıyı gezmek için gelen turistler şaşırıp kalıyor. En önemli sorunlarımızdan biri de çarşının otoparkının olmaması. Tur otobüsleri için park yeri yok. Çarşımıza gelen tur otobüsleri turistleri bıraktıktan sonra otopark olmadığı için Eminönü'nde dolaşıp sonra turistleri almaya geliyor. Turistler de 10 dakika gibi kısa bir süre zarfında çarşıyı gezmeye çalışıyor. Tabii alışveriş yapmaya zamanları olmuyor. Bu sorunu da defalarca gündeme getirdik, otopark istedik. Kimsenin ilgilendiği yok. İyi de biz nasıl geçineceğiz? Bizim halimizi düşünen yok.
Kiminle görüşsek 'tamam, tamam' deyip geçiştiriyorlar, sonuç yine yok, yine yok. Çarşının yanında boş duran bir alan var. Orasını otopark olarak kullanalım istiyoruz. Ona da izin vermiyorlar. Çarşının her yanı sorun...
Turistlerin kullanabileceği lavabo bile yok. Biz yaptıralım diyoruz, müsaade etmiyorlar. 'Kabin yaptırın' diyorlar. Böyle tarihi bir binaya kabin yakışır mı? Hangi çağda yaşıyoruz! Güvenlik zafiyetini de unutmamak gerekli. Çarşıda bekleyen birtakım kişiler, turistlerin peşine takılıyor, onları hiç rahat bırakmıyor. Hırsızlık olayları da yaşanıyor. Bizim güvenlik görevlilerimiz var ancak yeterli olmuyor. Daha önce bir polis noktası vardı, sonra kaldırıldı. Turist, tüm bu hengameyi görüp de burada zaman geçirir mi ya da bir daha buraya gelir mi! Bu nasıl Kültür Başkenti!"
Habertürk
