20 / 04 / 2024

Tapuda devletin sorumluluğu!

Tapuda devletin sorumluluğu!

Tapuda devletin sorumluluğu ilkesi, tapu sicilinin güvenilirliği ve hak sahiplerinin zarar görmemesi için yapılan bir düzenleme olarak karşımıza çıkıyor. Detaylar için tıklayın...




Tapu sicilinde yanlış uygulamalara yer verilmemesi adına kanunda 'Tapuda devletin sorumluluğu' ilkesi düzenlenmiştir. Tapu sicilinde olabilecek yanlış uygulamalara örnek vermek gerekirse; sicildeki bilgilerin eksik/yanlış olması, kaydın gerçek hukuki durumunu yansıtmaması vs. 


Yukarıda bahsettiğimiz eksiklik veya yanlışlıklar yüzünden hak sahipleri zarar görebilirler. Tapuda devletin sorumluluğu ilkesi de bu zararlardan sebep insanların kayba uğramaması ve yanlış işlemlerin yapılmaması için getirilmiştir. 


Kanundaki yeri 

Tapuda devletin sorumluluğu ilkesinin kanundaki şekli ise şöyledir; 


TMK 1007. Maddesine göre, 

‘‘ Tapu sicilinin tutulmasından doğan bütün zararlardan Devlet sorumludur.’’ 


a)Devletin Sorumluluğunun Hukuki Mahiyeti 

Sorumluluk, uyulması gereken bir kurala aykırı davranışın hesabını verme, tazminata yükümlü tutulma; başka bir deyişle, kişiye yükletilen herhangi bir işten ötürü gerektiğinde hesaba çekilebilme durumu olarak nitelendirilebilmekle14 birlikte, kusursuz sorumluluk onun bir nevi olup, kusursuz sorumluluk halinde zarar verenin kusurunun bulunması gerekmemektedir.


TMK 1007. maddesi gereğince öngörülen sorumluluğunda kusur şartı aranmadığından buradaki sorumluluk kusursuz(objektif) sorumluluktur.15


Anılan düzenlemeye göre, zarar gören, zararını tazmin ettirmek için, bu zararın tapu örgütüne ait herhangi bir memurun kusurundan ileri geldiğini ispat etmek zorunda olmadığı gibi, devlet de memurun kusursuzluğunu ispat etmek suretiyle tazminat ödeme yükümünden kurtulamaz. Memurların kusuru devletin ancak onlara rücu edip etmeyeceğinin tespiti bakımından önem taşır. Yoksa devletin sorumluluğunun doğması için, tapu sicilinin hukuka aykırı tutulmasıyla zarar arasında uygun bir illiyet bağının varlığı yeterlidir.16


Tapu sicilinin tutulmasından doğan zararların tazmininde kusursuz sorumluluk ilkesi benimsenmiş olmasaydı, devletin kusuru bulunmayan hallerde sicillerin hatalı tutulmasından doğan zarara hak sahibinin katlanması gerekecekti. Ancak bu önemli görevi üstlenen devlet gerekli dikkat ve özen borcunu yerine getirmiş olsa veya tapu memurunun kusuru olmasa bile yine verilen zararlardan sorumlu olacaktır.17 


Devletin, TMK 1007. maddesine göre tapu sicilinin tutulmasından doğan zararlardan sorumluluğu aslîdir. Tapu sicilinin yolsuz tutulmasında, zarar tapu memurunun veya denetim makamının kusuru sonucu meydana gelmiş olsa dahi, bundan yine birinci derecede Devlet sorumludur. Bu nedenle de tapu sicilinin tutulmasından zarar gören kimse, ilk önce zarara sebebiyet veren memur aleyhine dâva açmak zorunda kalmaksızın, zararın tazminini doğrudan doğruya devletten talep edebilir.18




Geri Dön