25 / 04 / 2024

Atatürk Kültür Merkezi kısa sürede ihaleye çıkacak!

Atatürk Kültür Merkezi kısa sürede ihaleye çıkacak!

Mimar Melkan Gürsel, Murat Tabanlıoğlu ile birlikte Hayati Tabalıoğlu’nun mimarlık mirasını geleceğe taşıyor. Melkan Gürsel, Atatürk Kültür Merkezi’nin son durumu hakkında açıklamalar yaptı. 



Milliyet Gazetesi'nden Duygu Erdoğan bugünkü ''Duygusal Sohbetler'' köşesinde  Mimar Melkan Gürsel ile gerçekleştirdiği röportajı yayınladı. İşte  Duygu Erdoğan'ın röportajı... 

Mimar Melkan Gürsel, Murat Tabanlıoğlu ile birlikte Hayati Tabalıoğlu’nun mimarlık mirasını geleceğe taşıyor. Dünyanın en önemli kadın mimarlarından olan Melkan Gürsel, bu başarılarını ‘köklerindeki büyük değerlere’ bağlarken, “Bugüne kadar uluslararası anlamda iyi işler yapabildiysek, bu topraklarda kazandığımız güçle yaptık” diyor. 

Gürsel ile Beyoğlu’ndaki ofislerinde buluşarak; merak edilen Atatürk Kültür Merkezi (AKM), Haliç Tersane başta olmak üzere keyifli bir sohbet yaptık.

1-) Piyasa ne durumda?

Hem küresel anlamda, hem de yurt içinde bir daralma var. İçeride yapılan işlerin bundan etkilenmemesi mümkün değil ama ben şuna inanıyorum; doğru işler, doğru ölçekte yapılan işler her zaman değerlidir. Bunlar mutlaka her dönemde değerini bulan, yine en çok işleyen, en çok insanı kucaklayan projeler haline geliyor.

2-) Tabanlıoğlu olarak nasıl değerlendiriyorsunuz?

Bizim avantajımız, daha doğrusu bugüne kadar çalıştıklarımızı, yani karınca misali yılmadan verdiğimiz emeklerin karşılığını hep alıyoruz. Mesela geçtiğimiz gün Tabanlıoğlu, ‘Ortadoğu’nun en iyi mimari grubu ve Murat Tabanlıoğlu ile ben Ortadoğu’nun en iyi mimarları ödülünü aldık.

3-) Şu anda dünyada neler yapıyorsunuz?

Dubai’nin en önemli yatırımcı gruplarından olan Al Fattam’a iki kule yaptık. Bölgeyi bu iki kule içinden sokakla sahil şeridine kadar bağlıyoruz. Yine bölgede önemli işlerimiz var. Doha’da bir müze projesi yapıyoruz. Afrika’da işler yapıyoruz. New York’ta ofisimiz var. Miami’de önemli iki projemiz var. Almanya’da bir otel yapıyoruz ve bölgede daha çok çalışacağız.

Kültürler karması gibi...

Biz Türkiye olarak mesela hep tahıl ihraç eden bir ülke olduk. Entelektüel sermayemizi hiç ihraç edemedik. Halbuki biz çeşitli kültür katmanlarından oluşan ülkenin çocuklarıyız. Bu kültürleri başka topraklara aktarmak görevimiz. Doğu ve Batının  ortasındayız. Ve ikisini de anlıyoruz. Doğru şekilde sentezleyebildiğimiz sürece dünyada çok önemli işler yapabileceğimizden kimsenin kuşkusu olmasın.

Yurt içinde de önemli işleriniz sürüyor...

Siz bir yerde oturuyorsanız esas yeriniz mahallenizdir. Bizim de köklerimiz burası. Bugüne kadar uluslararası anlamda bir şeyler yapabildiysek bunu köklerimize borçluyuz, buradaki insanlara borçluyuz. Mimarlık sevgiyle yapılacak bir iş, insanları sevmeden, ruhunuzu katmadan yapılacak bir iş değil. Yurt içinde de çok önemli projeler yapıyoruz. Özellikle Atatürk Kültür Merkezi ve Haliç Tersane önemli işler.

4-)  Atatürk Kültür Merkezi’nde son durum nedir?

Murat Tabanlıoğlu’nun babası Hayati Tabanlıoğlu’ndan bize yadigar. Bizim senelerdir çok emek sarf ettiğimiz bir bina. İhale projelerini hazırladık, kısa süre içinde ihaleye çıkacak, büyük bir hızla ve emekle tamamlanacağına inancım sonsuz.

Haliç Tersane ise ‘kültür su yolu’ dediğimiz; İstanbul Modern, Koç Müzesi ve tersanede olacak müzeler ile burada önemli bir kültürel değerin parçası haline gelecek. Ama İstanbul’dan çıkın mesela Bayburt’ta Baksı Müzesi’yle kadınlar için çok özel bir iş yapıyoruz. Yine Konya Selçuklu Belediyesi için yaptığımız bir kongre merkezi var. Ülkenin her yerinde güzel projelerin parçası oluyoruz.

5-)  Mimari trendler neler?

Dünyanın en büyük problemi enerji. Enerjiyi mümkün olduğunca az kullanan projeler yapmak gerekiyor. Özellikle küçük projelerde doğal çözümleri üreten binalar yapmak, yerel ürünleri kullanmak ve bunlara teknolojiyi eklemek gerekiyor.

‘Bilinçli çalışmalıyız’

6-) Mimar adaylarına, özellikle kadınlara önerileriniz neler olur?

Mimarlık bir hayat tarzı, bir meslek değil. Deneyimlemek çok önemli. Bunun yanında gezmek, görmek, anlamak... Çok çalışmak ama bilinçli çalışmak, konsantrasyonunuzu yaptığınız işe kilitlemek gerekli. Mimarlığın önemli bir yönü de ikna süreci, beşeri ilişkiler. Siz birine bir hayal için yatırım yaptırıyorsunuz, sonunda büyük bir başarı bekleniyor. Bunu iyi anlamak ve anlatmak lazım.

7-)  İstanbul’un geleceğini nasıl kurtarabiliriz?

Bir alan rant haline gelince talepkârı çok oluyor, bir kaos oluşuyor. İstanbul dünyanın en güzel kızı. Herkes tahrip etmeye çalışıyor ama beceremedik. en başta şehirlerin politikaları olması lazım; bir şehir ne için var olacak, onun amacı ne olacak, o ülkenin içindeki rolü ne olacak. Ondan sonra şehir komisyonları kurulması gerekiyor. Onların onayı olmadan bir çivi bile çakılmamalı.

Atatürk Kültür Merkezi kısa sürede ihaleye çıkacak!

Dünyada bir ‘yeşil’ hareket ve yatay mimari beklentisi var...

Evet. İnsanların yeşil alanla, kırlarla mutlu olduğunu biliyoruz. İnsanlar kalkıp kırlara gitmeye çalışıyor. Çünkü şehrin içine entegre edemiyoruz. Biz niye gidiyoruz ki, kır bize gelsin. Artık şehirlerde bunu öngörmek gerekiyor.

Yine otoban manzaralı evlerin de modası geçmeli artık. Hiçbir şeye faydası yok, bir de sonsuz gürültü. Dünyanın her yerinde o otoban kenarlarına ses gelmesin diye büyük bariyerler yapıyorlar. Belli bir süre sonra insanlar alışıyor o seslere, onlarda bir tahribat yaratıyor.

Kentsel dönüşümler artık daha toprağa yakın olmalı. Ve yeşil alanlarla desteklenmeli.
 


Geri Dön