Bu yıl 4 milyon kişi konut kredisi kullandı!

Konut Kredileri

Konut kredilerinde faizlerin en dip seviyelere indiği ve bundan daha aşağıya inmesinin mümkün olmadığı açıklıkla dile getirilmişti, son iki aydır bazı bankaların farklı vadeler için gerçekleştirmiş oldukları faiz artırımı da bunun bir kanıtıdır. Konut kredilerinde faizlerin bu kadar düşük olması ve ekonomideki yeniden canlanma ile birlikte geçtiğimiz yıl 1.8 milyon kişi konut kredisi kullanabilirken bu yıl bu sayı 4 milyon kişiye ulaşmış durumda. Yani 2 milyon kişi daha konut kredisi kullanabilir duruma geldi. Finzoom.com.tr üzerinden yapılan konut kredisi başvurularını bir önceki aya göre kıyaslayacak olursak burada hemen hemen aynı çizgide bir seyir gözlemledik. Konut kredilerinde maliyetlerin ve faizlerin düşmesiyle birlikte kredi kullanabilmek için gerekli olan gelir seviyesi de %30 civarlarına geriledi. Tüm bu olumlu gelişmeler tüketici için konut alımı konusunda bir fırsat doğuruyor fakat aynı şekilde de inşaat firmalarının önümüzdeki 3 ay içinde konut fiyatlarını %10 ile %20 arasında arttıracağı öngörüsünde bulunabiliriz. Hem yatırım amaçlı hem de ihtiyacı karşılamak amacıyla gayrimenkul almak için uygun bir zaman olduğu söylenebilir.

İnşaat Firmaları ve Konut Fiyatları

2010 yılı içerisinde ekonomiden gelen olumlu haberler piyasaların geleceğe daha güvenle bakmasını sağlıyor. Avrupa'nın içinde bulunduğu negatif hava bile Türkiye'deki olumlu havayı kolaylıkla bozamayacak gibi görünmekte. Piyasalardaki genel kanı böyle olunca bunun inşaat firmalarına ve tüketicilere yansımasını hissetmeye başladık. Mart ve Nisan aylarında tüketiciler ertelemiş oldukları konut ihtiyaçlarını karşılamak üzere harekete geçmiş ve geçen yılın aynı dönemine kıyasla konut satışlarında %12'lik bir artış gerçekleşmişti. Piyasalardaki olumlu hava özellikle büyük hacimli inşaat firmalarının iştahını kabartmış durumda. 2010 ve 2011 yılları içerisinde başlayacakları konut projelerini tüketicilerin beğenisine sundular ve hatta bazılarının satışına fiyat artırımı ile başladılar. Mayıs ayı verileri daha yayınlanmadı fakat Nisan ayı istatistiklerine göre İstanbul'da konut metrekare fiyatları mart ayına göre %0,68'lik bir artış gösterdi ve Türkiye genelinde fiyatların en çok arttığı şehir oldu.

Yıllık Maliyet Oranı Endeksi

Yıllık Maliyet Oranı, halk arasında Masraflar Dâhil Faiz Oranı olarak da anılmaktadır. Faiz oranı dışında kalan ve bir defaya mahsus alınan bu masraflardan bazıları, başvuru ücreti, komisyon, istihbarat bedeli, ekspertiz ücreti, ipotek ücreti ve sigortalardır.

Yıllık Maliyet Oranı  (YMO) uzun bir aradan sonra Mayıs ayında yükselişe geçerek %13.61 olarak gerçekleşti, Nisan ayında bu oran %13.55'di, çok ciddi bir artış olarak görünmese de gelecek aylarda faizlerin daha aşağı seviyelere inemeyeceği mesajını net bir şekilde gösteren bir veri olarak yorumlanabilir. Bilindiği gibi bu ortalama veri dışında elimizde en düşük yıllık maliyet oranı ve en yüksek maliyet oranının verileri de bulunmakta. Geçen ay %12,62 olan en düşük yıllık maliyet oranı mayıs ayında %12,43 olarak gerçekleşirken en yüksek maliyet oranı geçen aya oranla artış göstererek %14,45 den %14,63'e yükseldi. Elimizdeki veriler dikkatli incelendiğinde şunu rahatlıkla söyleyebiliriz ki konut kredisi pazarında pastanın büyük kısmına sahip olan bankalar izlemiş oldukları faiz politikasında istikrarlı görüntü çizmeye devam ediyor. Diğer yandan pazar payı daha düşük olan bankalar konut kredisi ürünlerinde rekabette yaşadıkları zorluklardan dolayı faiz oranlarını az da olsa arttırarak diğer bankacılık ürünlerinde rekabet etmeyi tercih etmiş gibi görünüyorlar.

İhtiyaç Kredileri

İhtiyaç Kredilerinin Yıllık Maliyet Oranı (YMO) endeksi mayıs ayı içerisinde herhangi bir değişiklik göstermedi ve Nisan ayı ile aynı seviyede kalarak %25.70 olarak gerçekleşti. Yaklaşık 6 aydır düşüş eğiliminde olan endeksin Mayıs ayında durağan bir seyir izlemesi biraz şaşkınlık yaratsa da önümüzdeki ay içerisinde yıllık maliyet oranında ciddi bir düşüş beklememize engel olmuyor. Böyle bir analizin sebebi konut kredisi pazarında rekabetin faizleri getirebileceği en düşük marjına getirmesinden kaynaklanıyor. Artık bankalar ihtiyaç kredisi ürünlerinde rekabete yönelerek faiz indirimi politikalarını bu alana taşıyacakları izlenimi vermekteler. Bu yüzden tüketiciler kesinlikle şunun farkında olmalılar, yaz aylarının gelmesiyle başlayacak kampanyalar ve yukarıda bahsetmiş olduğumuz sebeplerden ötürü ihtiyaç kredilerini birkaç ay ertelemeleri onların yararına olacaktır.