``İstanbul`un dağında konut yaparsanız satamazsınız''
Milliyet yazarı Güngör Uras uyarıyor!
1952 yılında Karadenizli Hacı Ahmet Albayrak'ın kurduğu, 1982 yılına kadar sadece inşaat sektöründe faaliyet gösterdikten sonra başka sektörlerle de ilgilenen, gene de İstanbul'da konut yapımında en üretken gruplardan biri olan "Albayrak Aile Şirketi"nin İcra Kurulu Başkanı Mustafa Albayrak diyor ki: "Konutu İstanbul'un dağında yaparsanız alan olmaz. 2008 yılında yapacağımız toplam 2 bin konut ve villa var. Proje geliştireceğimiz 5-6 bin konutluk arsamız var. Şişli'deki ve Tekstilkent'teki arsalarımız üzerinde ticaret merkezleri inşa etme projemiz var.
Müteahhitler yalan konuşuyor. "Bin daireyi bir günde sattım. İnsanlar kuyruk oldu" diyor. Geçmişte 2 projeye 100 alıcı vardı. Proje başına 50 alıcı düşüyordu. Şimdi 100 alıcı yerine 150 alıcı var. Alıcı arttı ama, projeler daha da çok arttı.Şimdi 2 proje yerine 25 proje var. Proje başına sadece 6 alıcı düşüyor. Alıcılar kaybolmadı. Arttı. Ama projeler daha çok arttı.
Projelerin artmasına, dikilen binaların çoğalmasına kanan tekstilciler inşaat yapmaya başlıyor. Yüksek maliyetle yaptıkları konutu satamayınca kaçmanın yolunu arıyor. Girerken de çıkarken de inşaat sektörüne zarar veriyor.
Albayraklar iddialı bir grup
Mustafa Albayrak bunları gazeteci Dilek Güngör'e söylemiş. Dilek Güngör ile yaptığı uzun söyleşi Dünya gazetesinde yayımlandı.
Bana göre Mustafa Albayrak, bu söyleşiyle inşaat sektöründeki gelişmelerin fotoğrafını yansıtıyor. Bugüne kadar kamuoyuna yapılan en gerçekçi açıklamaları yapıyor.
Mustafa Albayrak kendini anlatırken alçakgönüllü, Albayrak grubunu anlatırken iddialı.
"Albayrak grubunun gelişmesi hızlı. Grubun büyüme stratejisi iddialı. Bakınız son dönemde adından çok söz edilen Albayrak grubu 1982'den bu yana nasıl gelişmiş?
Baba hacı Ahmet Albayrak 1952 yılında inşaat yapmaya başlıyor. Aile 1982 yılına kadar sadece inşaat sektöründe faaliyet gösteriyor. O yıl personel taşımacılığı sektörüne giriyor. 1992 yılında Türkiye'deki ilk özel atık yönetimi şirketini kuruyorlar. İstanbul'da birçok belediyenin atık toplama işini üstleniyorlar.
Grup, 1996'da Ereğli Tekstil Fabrikası satın alınarak sanayiye adım atıyor. 1997 yılında Yeni Şafak gazetesini satın alıyorlar. 2003 yılında Trabzon Limanı'nın işletmesi ihalesini kazanıyorlar. 2004 yılında Tümosan Traktör ve Motor Fabrikası'nı satın alıyorlar.
Merkezde ucuz konuta talep var
2005 yılında ATR televizyonunu kuruyorlar. 2007 yılında televizyonun adı TV NET olarak değiştiriliyor. 2005 yılında İktisat Gayrimenkul Yatırım Ortaklığı satın alınarak adını Albayrak GYO olarak değiştiriyorlar. 2000 yılında 150 milyon dolar cirosu olan grubun cirosunun bu yıl 1 milyar dolara yükselmesi bekleniyor.
Bu yazıyı konut sektöründeki gelişmeler hakkında parmağı taşın altında olan bir inşaatçının görüşlerini aktarmak için yazdım. Ama yazı içinde son yıllarda büyük gelişme gösteren Albayrak grubunun yapısı ve yaptığı işler hakkında bilgi verme imkânı da ortaya çıktı.
Konut yapımındaki patlama sonucu büyük şehirlerin özellikle İstanbul'un dağında taşında çok katlı lüks inşaatlara başlandı. Şehirlerin ana yerleşim yerlerine uzaklık ve fiyat konuları dikkate alınmadı. Önemli sayıda stok oluştu. Tehlikeli olan bu stokların yüksek maliyetli yüksek fiyatlı konutlar olması.
Gündemde çok sorun, sorunlarla ilgili çok soru var: (1) Başlayan konutlar nasıl tamamlanacak? (2) Maliyet artışlarını kim yüklenecek? (3) Stoklar nasıl eritilecek? (4) Daha önce balon fiyatla konut alanlar, fiyatın düşürülmesine nasıl tepki gösterecek? (5) Gelişen pazara güvenerek oluşan, büyüyen inşaat şirketleri, talepteki değişim karşısında nasıl ayakta kalabilecek?
GÜNGÖR URAS
