19 / 04 / 2024

Marmara depreminin zamanı geldi mi? Uzman isimler açıkladı!

Marmara depreminin zamanı geldi mi? Uzman isimler açıkladı!

İTÜ Maden Fakültesi Jeoloji Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Naci Görür, Deprem bilimci Prof. Dr. Şener Üşümezsoy ve Jeoloji Yüksek Mühendisi Prof. Dr. K. Erçin Kasapoğlu beklenen İstanbul depremini değerlendirdi. İşte İstanbul'u bekleyen o büyük felaket ve uzmanların tüyler ürperten açık



'ÖNLEM ALINMAZSA KAYIPLAR BÜYÜK OLUR'

"Marmara'da yaşanacak bir depremde oluşacak kayıplara dair birçok çalışma yapıldı. İstanbul’u nüfusu ve yapı stoğu bakımından ele alırsak İstanbul’da bulunan binaların yüzde 60’ı mühendislik hizmeti görmemiş" ifadelerini kullanan Prof. Dr. Görür, "Yani bu demektir ki gecekondu mantığıyla zemin etüdü doğru düzgün yapılmayan veya imara aykırı inşa edilmiş çok sayıda yapı var. İstanbul’da toplam yapı stoğu 1 milyon 100 bin kadar. Biz 1 milyon olarak alalım. Bu 1 milyonun diyelim ki yüzde 1’i çok zayıf olsun. Yüzde 1’i 10 bin bina yapar, her bina dört katlı olursa 40 bin kat yapar, her bir kat 2 daire olursa 80 bin daire demek, her daireye 4 kişi koyarsan 320 bin insanın hayatı tehlikede demek. Bu sadece yüzde 1 üzerinden yola çıktığımız ihtimâl" diyerek tedbirlerin artmaması durumunda Marmara Bölgesi'nde beklenen depremin etkilerinin ağır olacağını öngördüğünü belirtti. 

Marmara depreminin zamanı geldi mi? Uzman isimler açıkladı!

'MARMARA SÜREKLİ TAKİP EDİLİYOR'

Deprem bilimci Prof. Dr. Şener Üşümezsoy da Marmara Denizi'nde yer alan fay hatlarının sürekli olarak yakından izlendiğini ve yaşanan gelişmelerin kayıt altına alındığına vurgu yaptı. Prof. Dr. Üşümezsoy, “Marmara’da gerçekleşen her deprem hem AFAD tarafından hem Kandilli tarafından hem de uluslararası otoriteler tarafından kayıt altına alınıyor. Bu anlamda tansiyonu ölçülen bir hasta gibi sürekli olarak Marmara'da yaşanan hareketlilikler ölçülüyor” diye konuştu. Prof. Dr. Üşümezsoy, Kumburgaz çukurunda yer alan fayı işaret ederek, şunları kaydetti: 

“Yapılan çalışmalar bize Kumburgaz çukurunda bulunan faya dikkat etmemiz gerektiğini gösteriyor. Bu benim ortaya attığım tez. Bana karşı olarak sunulan tez ise Kumburgaz’da bulunan fay hattının Silivri-Yeşilköy arasında bulunan fay ile birleşmesi üzerinden ilerliyor. Bu durumda 7.2 ila 7.6 büyüklüğü arasında bir deprem gerçekleşeceği üzerine tespitler yapıldı. Ben buna katılmıyorum. Yani Adalar’dan gelip Bakırköy’e kadar uzanan, oradan da Büyükçekmece bölgesine kadar giden fay ölü bir fay. Ancak bütün senaryolar Adalar’ın önünde bulunan fayda deprem olacağı üzerinden şekillenmişti. Mudanya’da yaşanan son depremler bu konuda herkesin dikkatini o bölgeye topladı ve yıllardır anlatılan senaryonun sorgulanmasına sebep oldu."


Geri Dön