Reasürans Şirketleri Birliği: Selin maliyeti 400 milyon TL
Vatan Gazetesi'nden Aydın Ayaydın bugünkü köşesinde, "Selzedelerin şikayetçi olduğu sigorta şirketleri savunmada" başlıklı yazı kaleme aldı
Hafta başında sel felaketinin yaşandığı İstanbul'da sigorta şirketlerine başvuran kimi selzedelerin 1 liralık zararlarını 10 lira göstermeye çalıştıklarını, sigorta şirketlerinin de zararı tazmin etmemek için poliçelerin sel zararını karşılamadığı söylemlerinin kafaları iyice karıştırdığını yazmıştım.
Türkiye Sigorta ve Reasürans Şirketleri Birliği'nden bir açıklama geldi. Bu açıklamayı okurlarımla paylaşmak istiyorum.
Sigorta Reasürans Şirketleri Birliği, “Bazı sigortalılarımız kendi tercihlerine bırakılan bir takım ek teminatları poliçe maliyetini düşürebilmek adına poliçeye dahil etmemektedirler. Bu gibi durumlarda, teminat dışı bırakılan risklerin gerçekleşmesi ile ortaya çıkan hasarın tazmin edilmemesinden doğal bir şey olamaz” diyor.
Açıklamada ayrıca “Vatandaşlarımızda sigorta bilinci ve bilgisi yeterince geliştirilmemiş” dendikten sonra da, sigorta şirketlerinin tazminatları ödememek için hukuki boşluk aradığına ilişkin iddiayı ise ‘2008 yılı sonuçlarıyla cevaplamak gerekir' denilerek devam ediyor. 2008 yılında kazanılan prim 8.872 milyon TL, aynı dönemde ödenen hasar 6.385 milyon TL'dir. Reasürans Şirketleri Birliği; yaşadığımız sel felaketinin bugün itibarıyla yapılan ihbarlara göre tahmin edilen maliyeti 400 milyon TL'dir.
Sigorta şirketlerinin bu açıklaması demek istiyor ki, “Malını sigorta ettiren vatandaş, ucuz olsun diye bazı riskleri sigorta kapsamı dışında bilerek bırakıyor. Biz de hangi riskler poliçeye dahil edilmiş ise bunları tazmin etmekle yükümlüyüz. Poliçede satın alınmayan riskler için tazmin talebinde bulunulması yanlıştır.”
İyi araştırmak gerekiyor
Poliçe sahiplerinden aldığım maillerde ise; “Acenta malımızı sigorta ettiğimizde, rakiplerine bizi kaptırmamak için onlar en düşük fiyatı veriyorlar ve bu poliçede selin kapsam dışı kaldığı yolunda hiçbir şey söylemiyor” deniyor. Sözleşmeyi de hiçkimsenin okumadığını belirtiyorlar.
Her iki tarafın da haklı ve haksız yönleri var. Sigortalı gerçekten maliyet düşük olsun diye kılı kırk yarıyor. Bazen de bilerek bazı riskleri kapsam dışında bırakıyor. Mesela diyorlar ki, “İstanbul'un göbeğinde sel mi olur?” Bunlara en iyi cevabı sel felaketi verdi ve demek oluyormuş.
Sigorta şirketleri de, acenteleri vasıtasıyla poliçe düzenledikleri için, bazı acentalar müşteri kaptırmamak için bazı riskleri bilerek kapsam dışı bırakıp ucuz maliyet çıkarıyor ve bunu poliçe sahibinden sakladığı da bilinen bir gerçek.
Tarafların açıklamaları gösteriyor ki, sigorta yaptırırken iyi araştırmak gerekir.
Vatan/Aydın Ayaydın
