25 / 04 / 2024

Batu Aksoy Bodrum'daki gayrimenkul projelerini anlattı!

Batu Aksoy Bodrum'daki gayrimenkul projelerini anlattı!

Ağırlıklı olarak enerji, petrol ve gayrimenkul yatırımları ile bilinen Aksoy Holding, Irak'tan sonra İran'ı da gözüne kestirdi. Irak'ta madeni yağ şirketiyle yer alan grup, ambargolardan kurtulmaya hazırlanan İran'da yatırım ofisi açıyor.



Turcas ile akaryakıt ve enerji alanlarında faaliyet gösteren, bunun yanı sıra turizm, gayrimenkul, bankacılık gibi sektörlerde 24 iştirakiyle yer alan Aksoy Holding, bu alanlarda yaptığı yatınmlaıi şimdi yurtdışına da taşıyor. 


Irak'ta madeni yağ şirketiyle yer alan grup, İran pazanyla da yakından ilgileniyor. Aksoy Holding CEO'su Batu Aksoy, ilk adım olarak gelişmeleri daha yakından takip etmek için İran'da bir ofis açacaklarını söylüyor. Ardından petrol ve enerji sektörlerinde bir yatırımı gündeme alabileceklerini belirten Aksoy, "Avrupa ve Türkiye'nin büyümede yaşadığı sıkıntılar düşünülürse İran çok iyi olacak. Biz de petrol, enerji ve doğal kaynak yatırımını ilk adımda düşünebiliriz" diyor. 


Grubun 2015 yılı performansını da değerlendiren Batu Aksoy, akaryakıt ve enerji sektöründeki zorlu sürece rağmen aktifler tarafında 2 milyar TL'lik, öz sermaye olarak ise 1 milyar TL'lik büyüklüğe eriştiklerini söylüyor. Önümüzdeki üç yılda aktifleri 2,5 milyar TL'ye, öz sermayeyi de 1,5 milyar TL'ye çıkarmak istediklerini kaydeden Batu Aksoy, sorularımızı aşağıdaki gibi yanıtladı. 


Akaryakıt sektöründe BP gibi büyük oyuncular zarar açıkladılar. Siz Shell ile ortaklığınız olan akaryakıt işinde zarar ettiniz mi? 

Biz zarar açıklamadık. Fakat 16 milyar 'IX ciroda 3 milyon TL gibi yok denebilecek bir kâr yaptık. Grubumuz açısından bakıldığında ana kâr merkezimizde böyle bir sıkıntı oluşması iyi değildi. Fakat biz tüm olumsuzluklara rağmen piyasadaki büyüklüğümüzü ve pazar payımızı korumaya devam ettik. 


Irak pazarında madeni yağ alanında varsınız. Bu ülkedeki olayların etkisiyle gelirlerde düşüş var mı? 

Irak'ın belli bölgelerinde sıkıntılar var. Bizim şirketimizin merkezi Irak'ın kuzey bölgesinde. Dolayısıyla satışlarda ciddi gerileme yok. Irak tarafındaki satışlarda yüzde 20 gibi bir etkilenme olmuştur. 


Irak'ın ardından yurtdışında yeni bir hamleniz olacak mı? 

Biz bu dönemde İran pazarına inanıyoruz. Son 10 yıldır ambargolar iran'ı tabii çok etkiledi. Biz de oradaki dostlarımızla görüşmelere başladık. Öncelikle orada bir ofis açabiliriz. 


Yeni bir yatırım gelecek mi? 

İlk adım olarak gelişmeleri daha yakından takip etmek için bir ofis açacağız. Fakat biz orada yatırım ve ticareti düşüyoruz. Avrupa ve Türkiye'nin büyümede yaşadığı sıkıntılar düşünülürse İran pazan Türkiye için çok iyi olacaktır. Bizim de uluslararası açılımlanmız İran'a yönelecek. Petrol, enerji, doğal kaynak alanlarına yatırımı düşünebiliriz. İran ile ilgili heyecan verici gelişmeler olabilir. 


Enerji sektöründe arz fazlası, fiyatlardaki düşüklük ve kurlardaki artışla doğalgaz çevrim santralleri açısından sıkıntılar söz konusu. Bu zorluklar karşısında ana işiniz enerjide nasıl bir yapılanmaya gittiniz? 

Milli gelir ne kadar artarsa enerji tüketimi de o kadar artıyor. Son dönemde tüketimdeki artış yüzde 34'ler civarında kaldı. Son beş yılda yatırımına başlanan önemli santraller olduğu için ciddi bir arz söz konusu oldu. Geçen yıl talep yüzde 4, arz yüzde 17 arttı. Dolayısıyla bu Türk yatırımcısı için iyi bir durum değil, fiyatları düşüren bir etken. Fakat enerji sektörüne uzun vadeli bakmak gerekir. Biz de öyle bakıyoruz. Biz enerjide de çeşitliliğe gittik.

 

Doğalgaz santralinden çıkmayı düşünen pek çok yatırımcı oldu. Siz çıkmayı düşünüyor musunuz? 

Şu anda maalesef yatırıma girerken beklediğimiz karlılığın üçte biri yok. Tabii bunda hızla yükselen kurlann etkisi de söz konusu. Esas etki ise talep konusunda. Biz talebin yüzde 5 büyüyeceğini, arzın ise yüzde 8 artacağını varsaymıştık. Tabii öngörümüz olmadı ve fiyatlar beklediğimizin altında kaldı. Fakat bu geçici bir dönemdir. Tabii kimin bu geçici döneme dayanabileceği önemli. 2018 yılına kadar bütün geri ödemelerin altından kalkmak her şirket için mümkün olmayacak. 


Sizde durum nedir? 

Bizim ödemelerimiz uzun vadeli ve ortaklı. Hem de gelirlerimiz ve nakit pozisyonumuz bizi koruyabilecek durumda. Baktığınızda enerji sektöründe kimi zaman kurak bir yıl olduğunda HES'ler kaybettirir, kimi zaman da başka bir alan. Bu noktada portföyünüzü çeşitlendirmeniz önemli. Biz de zaten çeşitlendirmiş durumdayız. Elektrikte Denizli'nin yanına yeni bir santral kurmak istiyoruz. Şu an jeotermal enerji üzerinde lisans çalışmalarımız sürüyor. Jeotermal enerjide yaklaşık 16 megavat büyüklükte olmasını hedeflediğimiz 70 milyon dolarlık bir yatırım söz konusu. 2017'de jeotermalden elektrik üretmeyi hedefliyoruz. 


Gayrimenkulde Bodrum yatırımıyla ilk adımları attınız. Orada yatırım hedefi nedir? 

Gayrimenkulde de turizmde de ciddi yatırımlar hayata geçirdik. Conrad Otel'de yenileme yatırımını 2014 sonunda tamamladık. Otelimize 65 milyon TL yenileme yatırımı yaptık. Bodrum'da Tilkicik Koyu'nda yaptığımız projeyi bir lansmanla tanıttık. Bodrum projemiz iki fazdan oluşuyor. Bir yanda otel ve marina, bir yanda 75 villa olacak. İnşaat çalışmaları başladı. 2016 yılında satışlar yapılacak. 2017'de teslim edeceğiz. 


"TÜRKİYE LİBERAL PİYASADAN UZAKLAŞMAMAM" 

Batu Aksoy, akaryakıt sektöründe Shell-Turcas ortaklığında sayısı bin 70'i bulan istasyonların tamamında intifa sürecinin tamamlandığını ve kontratların yenilendiğini söylüyor. Aksoy, bayilerle dağıtıcı firmalar arasında 15 yıldan beş yıla düşen kontrat sürecini ise şu sözlerle değerlendiriyor: "Beş yıllık süre bizim tercih ettiğimiz bir şey değil. Beş yılda kârlılık imkanları zorlanıyor. Bu noktada sektörü en çok rahatsız eden piyasaya müdahale edilmesi ve liberal sermaye koşullarından uzaklaşıyor olmamız. Türkiye yabancı sermaye açısından önemli. 


Yeni gelen yatırımcı halihazırdaki oyunculardan referans alacaktır. Yabancı sermayeye liberal piyasa koşulları konusunda bir tereddüt yaşatmıyor olmamız lazım. Aksini yapmak Türkiye'ye yatırım gelmesine bir bariyer çeker ve hiçbirimizin bunun maliyetine katlanabileceğimizi düşünmüyorum."


Ekonomist


Geri Dön