26 / 04 / 2024

Boğazdaki yalıları kim satıyor

Boğazdaki yalıları kim satıyor

Ertuğrul Özkök Hürriyet Gazetesi'ndeki bugünkü köşesinde "Peki yalıları satan kim" başlıklı yazıyı kaleme aldı... İki ilginç haber üst üste gelince, merakım daha da arttı



Önceki hafta Ferzan Özpetek’le üç saatlik bir öğle yemeğe yedik.

Derinlikli bir sinema insanı ile konuşmak bana büyük keyif veriyor.
Ferzan Özpetek yeni filminin zihni hazırlıklarına başlamış.
Bu defa İstanbul’un yalılarından birindeki hayatı anlatmayı istiyor.
Köklü bir aileyi.
O konuşmadan iki üç gün sonra “Ekonomist” dergisinde çok ilgimi çeken bir haber okudum.
Boğaz’da üç yalı el değiştirmişti.
İstanbul’un bu bölgesinde zaman zaman yalılar satılır.
Ama bu satışta dikkati çeken başka bir şey vardı.
Üç yalıyı alan işadamı da, son dönem yıldızı parlayan şirketlerin sahipleriydi.
Hemen hemen üçü de “muhafazakâr” zihin yapılarıyla tanınıyordu.
* * *
Bu haber gazetelerin manşetlerine çıkmadı. Daha çok ekonomi sayfalarında, yorumsuz bir şekilde verildi.
İnternet siteleri ise haberin üstüne atladı ve bazıları bunu “Türkiye’de sermayenin el değiştirmesinin en çarpıcı örneği” olarak yorumladı.
Google’da şöyle küçük bir araştırma yaptım.
Boğaz’da satılan yalılarla ilgili 31 bin sayfa geliyordu.
Bu da insanların çok ilgi gösterdiğinin bir kanıtıydı.
Bu haberlerde “yalıları satın alan” kişilerin özellikleri, hikâyeleri belliydi.
Yalıların fiyatlarını ve fotoğraflarını dikkatle inceledim.
-  En pahalısı “Aksu Yalısı”ydı ve 21.5 milyon dolara Koza İpek şirketinin sahibi Akın İpek almıştı.
2700 metrekare arsa içinde 700 metrekare bir yalıydı.
-  Öteki iki yalı ise daha çok Boğaz’da derme çatma iki katlı evlere benziyordu.
-  “Clifton Yalısı” 900 metrekare içinde 200 metrekare oturma izni olan bir yapıydı.
11.5 milyon dolarlık yalıyı alan kişi yine son zamanlarda adı sık işitilen işadamı Aziz Torun’du.
-  Öteki ise 380 metrekare kullanım alanı olan gerçekten derme çatma evdi ve neredeyse metruk haldeydi.
Fiyatı ise 6.2 milyon dolardı.
Alan kişi Erol Türkün. Bursa kökenli bir holdingin kurucusu.
İnsan bu son iki eve bakınca merak ediyor.
Bu çapta bir aile için küçük sayılabilecek oturma alanına sahip bu derme çatma evlere bu para verilir mi
Acaba bu binaların daha geniş oturma izinleri mi var veya izin mi alınacak
* * *
Böyle haberlerde benim en çok merak ettiğim kişiler ise yalıları satan ailelerdir.
Nedense böyle zamanlarda içimdeki arabesk ayağa kalkar ve yalılarını satan insanların hayatlarından, “saray eskisi” türünden ağır dramlar çıkarırım.
Oysa bu çağda yalı satmak ille de hayatın zorlukları ile karşılaşmak anlamına gelmez.
Bunu bilsem de, Kemalettin Tuğcu hikâyeleri ile büyümüş arabesk kafam böyle çalışır.
İşte o niyetle yalıları satan kişilerle ilgili Google’da bir çalışma yaptım.
Araştırmamın sonucu şöyle:
-  21 milyonluk yalıyı satan kişiler bir anne kız.
Handan ve Suzan Akın.
Haklarında bir bilgiye ulaşamadım.
-  Clifton Yalısı’nın hissedarları ise Ayşe Nilüfer Hayat ve Ömer Kemal İsvan.
İlk hissedar hakkında bilgiye ulaşamadım.
Ömer Kemal İsvan, 1980’lerde İngiltere’de Sussex Üniversitesi’nde otelcilik okumuş.
Bir dönem Genç Yönetici ve İşadamları Derneği’nin başkanlığını yapmış. Şimdi Servotel Yönetim Kurulu Başkanı.
İlginç bir ayrıntı.
Annesi Galeri Lebriz’in kurucusu.
-  Yol Yalısı’nın sahipleri ise Ömer Veysel Midil ve Veysel Dursun.
Ömer Veysel Midil hakkında bulabildiğim tek bilgi Fevziye Lisesi mezunu olduğuydu.
Veysel Dursun adlı Sivaslı bir işadamına rastladım. Ama yalının eski sahibi kişi o mudur çıkaramadım.
* * *
Biraz araştırılsa, bu insanların hayatlarından da ilginç hikâyeler çıkabilir diye düşünüyorum.
Eğer Boğaz’daki olay gerçekten “sermayenin el değiştirmesi” ise, bu hikâyelerden önemli sosyolojik ve siyasal sonuçlara ulaşılabilir.
İyi bir ekonomi gazetecisi bunu yapabilir.
Hürriyet/Ertuğrul ÖZKÖK


Geri Dön