İnşaat sektörü için fiyat istikrarı hayati önem taşıyor!

Bahçeşehir Üniversitesi Ekonomik ve Toplumsal Araştırmalar Merkezi (BETAM) tarafından hazırlanan “İnşaat Sektörü ve İş Gücü Dinamikleri Raporu”nun sonuçları paylaşıldı.

Raporda inşaat sektörünün son dönemde dalgalanmalara ve şoklara maruz kaldığı belirtilerek, sektörünün durumuyla ilgili şu değerlendirmede bulunuldu:

İnşaat sektörünün ve özellikle konut sektörünün büyük dalgalanmalara maruz kalmadan etkin bir şekilde işlemesi, gelişmesi için fiyat istikrarı hayati önemdedir. Bunun sebebi her gelir grubundaki hane için alınmak istenen konutun yüksek fiyatlı bir mal oluşudur. Konut, çoğunlukla uzun vadeli kredi kullanılarak satın alınır. Kredi kontratları sabit faiz temelli olduğundan uzun vadeli ve yüksek tutarlı kredi alınırken faizlerin düşük düzeyde seyretmesi gerekir. Bu ise ancak fiyat istikrarı ile sağlanabilir. Fiyat istikrarı sağlandığında konut talebi de nispeten isabetli bir şekilde öngörülebilir.

KONUT ARZI İÇİN DE GEREKLİ!

Fiyat istikrarı konut arzı için de gereklidir. Fiyat istikrarının bir diğer önemi de inşaat maliyetlerini öngörülebilir kılmasıdır. Yapı izninin alınması ile konutların satışa çıkarılması arasında geçen süre en az 1 yılı bulurken, çoğu zaman 2 yıl hatta üzerine de çıkabilmektedir. Bu süre zarfında maliyetlerde meydana gelen hızlı fiyat değişimleri sebebiyle inşaat firmaları zarar etme riskiyle karşı karşıyadır. Zarar eden firma sayısı arttıkça konut arzı da kesintiye uğrayacaktır. Fiyat istikrarının sağlandığı ve konut talebinin öngörülebilir olduğu bir ekonomide uzun vadede konut piyasasındaki arz ile talep dengeli hareket edecektir…

İNŞAAT SEKTÖRÜNÜN YAŞADIĞI ŞOKLAR

Raporda ayrıca inşaat sektörünün son yıllarda yaşadığı şoklar ve olumsuzluklar da maddeler halinde sıralandı:

• 2010’ların ortasından 2018’e güçlü bir genişleme.
• Bunu takip eden şiddetli daralma; iki yılda GSMH içinde payının  yüzde 7,5 civarından yüzde 5,5’e gerilemesi, istihdamın üçte biri kaybedilmesi
• 2020 yılı pandemi şoku ve şoka tepki olarak çok etkili ama geçici düşük faizli kredi uygulanması.
• Son iki yılda 2018-2019 daralmasının neden olduğu kayıpların henüz tamamlanmamış telafi süreci
• 6 Şubat 2023 depremleri sebebiyle kullanılamaz hale gelen konutların yeniden inşası ile artan konut talebi.