26 / 04 / 2024

Kiracısı şirket olanlar dikkat!

Kiracısı şirket olanlar dikkat!

Star Gazetesi'nden Şakir Dorukkaya, bugünkü köşesinde "Kiracısı şirket olanlar dikkat!" başlıklı yazı yazdı



Değerli okuyucular, geçen haftaki "Kira Veren ve Alanlar Dikkat" başlıklı yazımızdan sonra sizlerden konu ile ilgili çok sayıda sorular geldi. Dolayısıyla ilginç olan iki soruya cevap vermemizin daha iyi olacağını düşündük.

Soru 1: Ben, herhangibir gelir vergisi mükellefiyeti olmayan bir kimseyim. Sahibi olduğum araziyi bu sene, bedeli hasat zamanında ödenmek üzere 12.000TL'ye bir kollektif şirkete kiraya verdim. Şirket, bu arazide pamuk yetiştirecek. Ben, bu kira bedelini nakit olarak elden tahsil edersem herhangi bir ceza öder miyim?

Cevap 1: Geçen haftaki yazımızda da etraflıca açıklandığı üzere, kiralanan gayrimenkul bir işyeri ise, kira bedeli ne olursa olsun bu kira ödemesinin hem kiracı hem de mal sahibi tarafından mutlak suretle banka veya PTT tarafından düzenlenen belgelerle tevsik edilmesi gerekmektedir. Sanırım burada tereddüt edilen konu, kiralanan arazinin işyeri sayılıp sayılmayacağı  hususudur. Gayrimenkul kira ödemelerinin banka veya PTT aracılığı ile belgelendirilmesi zorunluluğunun getirildiği 268 seri numaralı Gelir Vergisi Genel Tebliğinde, işyerinden neyin kastedildiği açıklanmamıştır. Vergi Usul Kanununun 156. Maddesinde işyeri; "Ticari, sınai, zirai ve mesleki faaliyette işyeri, mağaza, yazıhane, idarehane, muayenehane, imalathane, şube, depo, otel, kahvehane, eğlence ve spor yerleri, tarla, bağ-bahçe ve çiftlik, hayvancılık tesisleri, dalyan ve voli mahalleri, madenler, taş ocakları, inşaat şantiyeleri, vapur büfeleri gibi ticari, sınai, zirai veya mesleki bir faaliyetin icrasına tahsis edilen veya bu faaliyetlerde kullanılan yerdir" şeklinde tanımlanmıştır. Madde metninden de anlaşılacağı üzere, zirai faaliyetin icra edildiği arazi de işyeri sayılmaktadır. Bu nedenle sahibi olduğunuz arazinin bir şirkete kiralanması neticesinde elde edeceğiniz kira bedelinin ödemelerinin ve tahsilatlarının   tutarına bakılmaksızın banka veya posta idarelerince düzenlenen belgelerle tevsik edilmesi zorunludur. Bu zorunluluğa uyulmaması durumunda, her bir işlem için bu işleme konu kira tutarının yüzde 5'i kadar (2010 yılı için 250 TL den az olmamak üzere) özel usulsüzlük cezası ile karşı karşıya kalınabilir. Bu durumda kiraya verdiğiniz arazi için kira bedeli olan 12.000 TL `nin bir seferde nakit olarak tahsil edilmesi durumunda adınıza 12.000TL x %5=600TL, özel usulsüzlük cezası kesilebilecektir. Diğer taraftan kiracı olan şirket adına ise, 2010 yılı için 1.000 TL özel usulsüzlük cezası kesilecektir. 

Soru 2: Benim kirada 2 tane dairem ve bir işyerim var. Dairelerden birinden aylık 400 TL diğerinden ise aylık 450 TL kira alıyorum. İşyerinden ise aylık 300 TL almaktayım. Benim sorum, konutlardan elde ettiğim kira tutarı toplamı olan 400 + 450 = 850, 500 TL'yi geçtiği için bankadan tahsil etme zorunluluğum var mıdır? Eğer yoksa, bu defa da "senin işyeri kiran var onun için konutların kirasını da banka veya PTT yoluyla tahsil edeceksin" denilebilir mi? Yani işyerinden elde ettiğim kira nedeni ile diğer evlerin kirası da bankadan mı tahsil edilecektir?

Cevap 2: Her bir konutun aylık kira tahsilatının belgelendirilmesinde 500 TL ve üzeri tutar arandığından, 500 TL'nin altında kalan konutların kira tahsilatının  banka veya posta idaresince düzenlenen belgelerle tevsik edilmesi zorunlu değildir. Yani sorumuzdaki şekilde iki ayrı konuttan birinden 400TL diğerinden 450 TL olmak üzere toplam elde edilen kira gelirinin (400 + 450 = 850 TL'nin) 500 TL'yi aşmasının önemi yoktur. Her bir konut ayrıca ele alınarak 500 TL ile mukayese edilmeli, konutların kiralarının toplamına bakılmamalıdır. Diğer taraftan işyeri kira ödemelerinin tutarına bakılmaksızın banka veya PTT aracılığı ile yapılacak olması, 500 TL'nin altındaki konut kira ödemelerinin de banka veya PTT aracılığı ile yapılmasını gerektirmez.
Star/Şakir Dorukkaya


Geri Dön