25 / 04 / 2024

Konut sektörü temsilcilerinden Mimarlar Odası'na tepki!

Konut sektörü temsilcilerinden Mimarlar Odası'na tepki!

KONUTDER Başkanı Çelik: "Sektörümüzün ana paydaşlarından olan mimar ve mühendisler sektörle hareket ederek iş yapmak zorundalar. Siyasi ve ideolojik yaklaşımlarla meseleyi çıkmaz noktaya sürüklememeliler" dedi.



Konut Geliştiricileri ve Yatırımcıları Derneği (KONUTDER) Başkanı Ömer Faruk Çelik, konut sektörünün ana paydaşlarından olan mimar ve mühendislerin sektörle birlikte hareket etmesi, siyasi ve ideolojik yaklaşımlarla meseleyi çıkmaz noktaya sürüklememeleri gerektiğini belirterek, "Mimarlar Odası 'Efendim bu yönetmeliği bilmem ne belediyesi veya bakanlık yaptı. O bakanlığın yaptığı her şeyi iptal ettiririz' diyor" dedi.


Konut sektörü temsilcilerinden Mimarlar Odası na tepki!


Çelik, KONUTDER yönetim kurulu üyelerinin katıldığı değerlendirme toplantısında, Ekonomi Bakanlığı, Gümrük ve Ticaret Bakanlığı, Maliye Bakanlığı, Çevre ve Şehircilik Bakanlığının yanı sıra bazı sivil toplum kuruluşlarından da beklentilerinin olduğunu vurguladı.


"Özellikle son dönemde yaşadığımız Danıştayın iptal ettiği, Mimarlar Odasının açtığı dava konusunda bir şeyler söylemek istiyoruz" diyen Çelik, Mimarlar Odasının aslında sektörün ana paydaşlarından olduğunu dile getirdi.


Çelik, bu sektörün ana paydaşının mimarlar ve mühendisler olduğunu kaydederek, "Bu paydaşlarımız bu sektörle birlikte hareket ederek iş yapmak zorundalar. Siyasi ve ideolojik yaklaşımlarla meseleyi çıkmaz noktaya sürüklememeliler. Yaptıkları her eylemin sonunda bunun kime zararı kime faydası olduğunu düşünmeliler" diye konuştu.


Danıştayın iptal ettiği Planlı Alanlar Tip İmar Yönetmeliği Geçici Maddesi ile ilgili probleme de değinen Çelik, şunları söyledi:


"Aslında 1 Ocak 2016'da bitecek bir yönetmelik var. Ekim ayında bakanlık bunun süresini 1 yıl uzattı. Bakanlık uzatınca bu 3 aylık sürede herkes ruhsat için müracaat etmiş. Belediyeler de bekliyor. Yönetmelik bir yıl uzayınca belediyeler de 'Hele bir gidin, daha bir yılınız var, yavaş yavaş alın' dedi. Tüm belediyeler boşaldı. Nasıl olsa bir yıl daha süre uzadı. İkinci eldeki hareketliliğin büyük bölümü kentsel dönüşüm. Süre uzayınca sektör kentsel dönüşümle ilgili sözleşmeler yaptı.


Yaparken yürürlükte olan yönetmeliği dikkate alıyor. Yürürlükte olan yönetmelik aşağı yukarı yüzde 20 gibi bir ilave emsal hakkı sağlıyor. Bu yönetmelik iptal edilince kentsel dönüşümde hak sahibine vereceğiniz 120 metrekarelik dairenin 20 metrekaresi yok oluyor. Ya salonunu ya odasını ya banyosunu veremiyorsunuz. Bundan sonra anlaşma imkansız hale geliyor. Anlaşma imkansız olunca da ya döneceksiniz kentsel dönüşümü birdenbire yok edeceksiniz, bu işleri yapmayacaksınız."


- "Bakanlığın yaptığı her şeyi iptal ettiririz"

Çelik, sözleşme yapıp taahhütleri verip hatta evlerin bir kısmını yıktıktan sonra Mimarlar Odasının dava açtığını ve yönetmeliğin iptalini istediğine dikkati çekerek, "Yönetmelik iptal olsun da neden olsun? 'Efendim bu yönetmeliği bilmem ne belediyesi veya bakanlık yaptı. O bakanlığın yaptığı her şeyi iptal ettiririz.' İyi de arkadaş, burada mağdur olan bakanlık, kamu, o yönetmeliği yapan belediye değil ki... Burada kentsel dönüşüme giren, binlerce yıkılacak ev mağdur oluyor. Siz şimdi karşınıza ideolojik olarak belediyeyi, bakanlığı alıyorsunuz ama onlar mağdur değil. Siz bizim paydaşımızsınız, yapacağınız eylemlerin bize zarar vermemesini ciddiye almalısınız. Firmalara değil o kentsel dönüşüm yapılacak alanlara zarar bu" değerlendirmesinde bulundu.


- "Meseleye ideolojik bakmazsak mutlu oluruz"

Çelik, sektörün çok para kazandığına ilişkin bir algı oluştuğunun altını çizerek, 2 milyon kişinin bu sektörde istihdam edildiğini, 8 milyon kişinin ekmek yediğini anlattı.


"Burada bin kişiye para kazandırmamak için 2 milyon kişinin ekmeğiyle oynamak doğru mu?" diye soran Çelik, artık ekonomiye bakarken kime zarar verildiğinin dikkate alınması gerektiğini vurguladı.


Çelik, "Bu meseleleri çözer, ideolojik yaklaşımlardan uzaklaşır, gerçekten sektörün paydaşlarıyla doğru bir iş modeli kuracak şekilde meseleye bakarsak herkes daha mutlu olacak. Bu masanın etrafında 18-19 firma var. Bir yasa çıktığında bu firmaların faydalandığını düşünüyorsanız bu yasa çıkmasın" diye konuştu.


Sektörde binlerce gayrimenkul firmasının bulunduğunu hatırlatan Çelik, bir şeye zarar verilmesi istendiğinde bunun göz önünde bulundurulması gerektiğini aktardı.


Çelik, "Bu sektöre bir şey diyenler, bu sektörden 8 milyon kişinin ekmek yediğini unutmasın" ifadesini kullandı.


- "Terörist illa eli silahlı olmuyor"


Konut sektörü temsilcilerinden Mimarlar Odası na tepki!


KONUTDER Yönetim Kurulu Üyesi ve Ağaoğlu Şirketler Grubu Murahhas Azası Hasan Rahvalı, Başkan Çelik'in "Ucuz konut üretimi için arazi maliyetinin maksimum yüzde 20'lerde kalması ve piyasaya yeni arazilerin üretilmesi gerektiği" yönündeki sözleri üzerine, bunun için master planları yapılması gerektiğini söyledi.


Ancak Mimarlar Odasının ne kadar planlı konu varsa hepsine itiraz ettiğini vurgulayan Rahvalı, "1954'te kurulan meslek kuruluşu, bugüne kadar Türkiye'nin her yerinde metropollerde gecekondular yapılırken seyirci kalmış, nerede bir planlı çalışma var, nerede bir şehir planı, master olanı var veya devletin planı varsa ona itiraz ediyor. Terörist deyince illa eli silahlı olmuyor" dedi.


Rahvalı, "Siyasal, dinsel, ekonomik hedefe ulaşmak için sivillere, resmi, yerel ve genel yönetimlere yönelik yıldırma ve her türlü şiddet içeren her türlü yolun kullanımına terörizm denir. Bunu yapanlara da terörist denir" görüşünü paylaştı.


- "Bir kısım ele geçirmiş, oraya çöreklenmiş"

Mimarlar Odasının sayfasına girildiğinde açılışta "İsyandayız, 10.10.2015" ibarelerinin yer aldığını anımsatan Rahvalı, şöyle devam etti:


"Milli maçımız vardı o gün hatırlıyorum, onun zaferini lezzetini yaşayamadık. Birçok vatandaşımız hayatını kaybetti. Acı bir gündü ama o günden bu yana kaç tane şehit verdik. Bugün açın Mimarlar Odasının sayfasını şehitlerden bahsetmiyor. Siz kimden yanasınız? Mimarlar Odası bu mudur? Kuruluş amacına baktığınızda meslek örgütüdür. Bir kesim orayı ele geçirmiş, çöreklenmiş. Finansal kaynağı da oradan sağlıyor, aidatlardan. Yani bence bu paralel yapılanmaların üzerine gidildiği kadar Mimarlar Odasına da bir operasyon yapılması, bu hesabın sorulması lazım. Ben buradan hakikaten savcılara suç duyurusunda bulunmak istiyorum. Mimarlara da meslek odalarına sahip çıkmalarını istiyorum. Devletin ekonomik ne kadar stratejik hedefi varsa bunlara karşı çıkan bir örgüt. Ama bugüne kadar kaynakları kıt olan bu ülkenin gecekondulara harcadığı kaynağa seyirci kalmış."


Rahvalı, "Arsa geliştirelim, master planı yapalım" gibi tekliflere Mimarlar Odasının itiraz ettiğini, bunların hiçbirisinin odaya rağmen yapılamayacağını belirterek, Mimarlar Odasının her şeye karşı olduğunu savundu.


Odanın İnternet sayfasının açılışında "İsyandayız" yazdığını hatırlatan Rahvalı, "Sen meslek örgütü müsün, siyasetçi misin, terörist misin, nesin?" sorusunu da yöneltti.


AA


Haber Dünya gazetesinde şöyle yer aldı;


KONUTDER: Anadolu, markalı konut satışında İstanbul'un önünde


Geliştiricileri ve Yatırımcıları Derneği (KONUTDER) rakamlarına göre, 2015'te 1 milyon 289 bin konutun 239 bini İstanbul'da, geri kalan kısmı Ankara, İzmir, Antalya, Bursa, Mersin, Kocaeli, Tekirdağ, Konya ve Kayseri illerinde satıldı. 


KONUTDER Başkanı Ömer Faruk Çelik, inşaat ve gayrimenkul sektörü 2015'te yüzde 10 büyürken İstanbul'un yüzde 6.3 oranında büyüdüğünü aktararak, "Artık markalı konut satışları Anadolu'ya kaydı" dedi. 


Bu yıl yabancıya 10 milyar dolarlık satış hedefleniyor 2015'te gayrimenkul sektörünün yabancıya 22 bin 830 konut satarak 5 milyar dolarlık ciro sağladığını aktaran Çelik, 2016 yılında ise bu hedefi 10 milyar dolara çıkarmak istediklerini söyledi. Bu artışta 2012'de çıkan Mütekabiliyet Yasası sonrası sektörün yurtdışında yaptığı tanıtımların etkili olduğunu anlatan Çelik, "Konutu sadece Araplara satmıyoruz. Geçen yıl bizden en fazla Iraklılar aldı. Suudiler, Almanlar, İngilizler de alıyor. Ayrıca İranlılara da konut satışını artırmayı planlıyoruz. İranlıların bizden en fazla alım yapan ilk 5 arasına girme sini bekliyoruz" diye konuştu. 


Vergi kaldırılırsa konut fiyatları düşer Arsaların KDV oranlarının özel sektör firmaları için projelendirilen konuta göre yüzde 18'e kadar çıktığından şikayet eden Çelik, "Arsada KDV oranları  TOKİ  ve Emlak Konut için uygulanan modele uygun olmalı. Nasıl bu iki kurum arsanın KDV oranı yüzde 1 veya yüzde 8 ise projeye de aynı bedeli uyguluyorsa Maliye Bakanlığı bize de aynı uygulamayı getirsin" dedi. Bir projede 10 -15 kalemde vergi verdiklerini anlatan Çelik, sadece kurumlar vergisinin kaldırılmasıyla konut fiyatlarının yüzde 8 düşebileceğini açıkladı. Çelik, dar gelirliye konut üretimi için ucuz arsa gerektiğini belirterek, "Maliyetlerin yüzde 50'si arsa. Metrekare fiyatının 2 bin TL'lerde olması için arsa maliyetinin yüzde 20 olması gerekir" dedi. 


Mimarlar Odası ideolojik davranıyor


KONUTDER toplantısında Mimarlar Odası ideolojik davranmakla suçlandı. 

KONUTDER Başkanı Ömer Faruk Çelik, konut sektörünün ana paydaşlarından olan mimar ve mühendislerin sektörle birlikte hareket etmesi, siyasi ve ideolojik yaklaşımlarla meseleyi çıkmaz noktaya sürüklememesi gerektiğini savundu. KONUTDER Yönetim Kurulu Üyesi Hasan Rahvalı ise bir meslek örgütü olan odaya bir kesimin 'çöreklendiğini' iddia ederek, "Bence paralel yapılanmaların üzerine gidildiği kadar Mimarlar Odası'na da bir operasyon yapılması lazım. Savcılara suç duyurusunda bulunuyorum" dedi. 


Dünya



Haber Vahdet Gazetesi'nde şöyle yer aldı;


Konutta KDV sıkıntısı


KONUTDER Başkanı Ömer Faruk Çelik, konut sektöründe yüksek bir dolaylı vergi ve harç yükünün bulunduğunu bu durumun da alıcılara büyük bir yük getirdiğini belirtti. Çelik, konutlarda KDV oranı üst sınırının yüzde 8 olması gerektiğini söyledi. 

Ömer Faruk Çelik, KONUTDER Yönetim Kurulu üyelerinin de katılımıyla düzenlenen değerlendirme toplantısında yaptığı konuşmada, gayrimenkul ve inşaat sektörlerinin bir arada değerlendirilmesi gerektiğini kaydederek, bu şekilde ortaya çarpıcı sonuçların çıktığını söyledi. 

Çelik, sektörün temsilcileri olarak yıllardır bürokraside, siyasette ve bakanlıklarda istek ve şikayetlerini dile getirdiklerini belirtti. Sektör üzerinde son derece yüksek bir dolaylı vergi ve hare yükü bulunduğunu söyleyen Faruk Çelik 'Arsalarda KDV oranı projelendirilen konutun KDV'si ile aynı tutulmalı konutlarda KDV oranı eski duruma döndürülmeli veya en azından üst sınırı yüzde 8 olmalı. Tapu harçları, belediyelerce takdir edilen ve gerçeği yansıtmayan emlak vergisi değerleri yerine, lisanslı değerleme şirketleri tarafından tespit edilen rayiç değerleri üzerinden alınmalı" ifadesini kullandı. 


HERKES KONUT ALIYOR

Çelik, bütün rakamlar gibi yabancıya konut satışında da iyiye gidildiğini belirterek, gecen yıl yabancılara 22 bin konut satışı gerçekleştirildiği ve 5 milyar dolarlık ciro elde yapıldığı bilgisini verdi. Yabancıya konut satışında en çok büyüyen illerin Yalova, Bursa ve İstanbul olduğunu anlatan Çelik, Antalya ve Aydın'm ise küçüldüğünü söyledi. 


SEKTÖRÜN 2016 BEKLENTİLERİ

Ömer Faruk Çelik, "2016'da GSYİH'de inşaat sektörü ve gayrimenkul faaliyetlerinde birinci ve ikinci el toplamında yüzde 5 gibi bir büyüme bekliyoruz. İnşaat sektöründeki istihdamın tüm çalışanların içindeki oranı yüzde 8'e çıkar diye düşünüyoruz" dedi. Birinci el konut satışlarında yüzde 7 artışla 600 binden 640 bine çıkmayı hedeflediklerini dile getiren Çelik, "Yabancıya konut satışından elde edilen cironun da 2 katma çıkarak 10 milyar dolara ulaşmasını bekliyoruz" diye konuştu. 

Çelik, bunun yeni pazarlara açılmakla ve tanıtım faaliyetleriyle gerçekleşebileceğinin altını çizdi.


Vahdet Gazetesi


Haber Sabah Gazetesi'nde şöyle yer aldı;


Türkiye'de dev projelere karşı mahkeme mahkeme gezen, meslek örgütlüğü yerine siyaset yapan, en son kentsel dönüşümü baltalamaya çalışan Mimar Odası inşaatçıların da sabrını taşırdı

Durdurulan her projenin altından çıkan, işten çok siyaset üreten, dev yatırımları açtıkları davalarla sürüncemede bırakarak Türkiye'nin kalkınmasına darbe vuran Mimarlar Odası'nın son olarak ekonomiye 400 milyar dolar kaynak yaratacak kentsel dönüşüm hamlesini engelleme girişimine inşaatçılar sert tepki gösterdi. 


İLLA ELİ SİLAHLI OLMUYOR 

Konut Geliştiricileri ve Yatırımcıları Derneği'nin (KONUTDER) 2016 değerlendirme toplantısına Mimarlar Odası'nın açtığı dava üzerine Danıştay'ın iptal kararı aldığı 'Yeni Tip İmar Yönetmeliği' damga vurdu. En sert konuşmayı KONUTDER Yönetim Kurulu Üyesi ve Ağaoğlu Şirketler Grubu Murahhas Azası Hasan Rahvalı yaptı. "Sen meslek örgütü müsün, siyasetçi misin, terörist misin, nesin?" sorusunu soran Rahvalı, "Siyasal, dinsel, ekonomik hedefe ulaşmak için sivillere, resmi, yerel ve genel yönetimlere yönelik yıldırma ve her türlü şiddet içeren her türlü yolun kullanımına terörizm, bunu yapanlara da terörist denir" dedi. Mimarlar Odası'nın ne kadar planlı konu varsa hepsine itiraz ettiğini belirten Rahvalı, şöyle konuştu: "1954'te kurulan meslek kuruluşu, bugüne kadar Türkiye'nin her yerinde metropollerde gecekondular yapılırken seyirci kaldı. Nerede planlı çalışma, şehir planı, devletin planı varsa ona itiraz ediyor. Terörist deyince illa eli silahlı olmuyor." Dernek başkanı Ömer Faruk Çelik de konut sektörünün ana paydaşlarından olan mimar ve mühendislerin sektörle birlikte hareket etmesi, siyasi ve ideolojik yaklaşımlarla meseleyi çıkmaz noktaya sürüklememeleri gerektiğini belirterek, "Mimarlar Odası 'Efendim bu yönetmeliği bilmem ne belediyesi veya bakanlık yaptı. O bakanlığın yaptığı her şeyi iptal ettiririz' diyor. Burada kentsel dönüşüme giren, binlerce yıkılacak ev mağdur oluyor" dedi. 


Sitesinde 'isyandayız' yazıyor


Hasan Rahvalı,odanın internet sayfasında Ankara'daki terör saldırısına atıfta bulunarak "İsyandayız, 10.10.2015" ibarelerinin yer aldığını anımsattı. Rahvalı, "Birçok vatandaşımız o gün hayatını kaybetti. O günden bu yana kaç tane şehit verdik. Sayfada şehitlerden bahsetmiyor" dedi.


Kentsel dönüşümü baltalamak istiyorlar

Mimarlar Odası, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı'nın, Planlı Alanlar Tip İmar Yönetmeliği'ne ilişkin yayımladığı genelgenin 6 ve 7'nci maddesinin iptali istemiyle dava açmıştı. Danıştay da ilgili maddenin yürütmesini durdurmuştu. Bu madde, kentsel dönüşüm kapsamında yıkılan binalara ek emsal hakkı tanıyordu. Bu uygulamadan yararlanmak için son süre 1 Ocak 2016 olarak belirlenmişti. Ancak daha sonra 2016 sonuna kadar uzatılmıştı. Firmalar da planlarını buna göre yapıp, ihalelere bu yönetmelik desteğiyle girmişti. Yürürlükte olan yönetmelik yüzde 20 gibi bir ilave emsal hakkı sağlıyor. Bu yönetmelik iptal edilince kentsel dönüşümde hak sahibine verilecek 120 metrekarelik dairenin 20 metrekaresi yok oldu. Dolayısıyla birçok yerde anlaşma imkânsız hale geldi. Kentsel dönüşüme balta vurulmuş oldu.


Kalkınmaya karşılar

Mimarlar Odası bugüne kadar Türkiye'nin dev projelerini iptal ettirmek için mahkeme mahkeme dolaştı 3. Köprü yolunun yapımını mahkeme kararıyla durduran oda, 3 Havalimanı'nın yapımının durdurulması için de davalar açtı. Hükümeti devirme amaçlı yapılan Gezi olaylarında kurdukları Taksim Platformu'yla akıl almaz isteklerde bulunan oda en son Cumhurbaşkanlığı Sarayı'na 'kaçak' iftirasıyla gölgelemeye çalışmış, Cumhurbaşkanı'nın Külliye'de verdiği iftar sofrasına dahi şişirilmiş rakamlarla iftira atarak dil uzatmış,  Ankara  Bulvarı'nı mahkemeye şikâyet edip kapattırmıştı.


Odaya operasyon yapılsın

Bir kesimin odayı ele geçirdiğini ve çöreklendiğini belirten Rahvalı, "Finansal kaynağı da oradan sağlıyor, aidatlardan. Bu paralel yapılanmaların üzerine gidildiği kadar Mimarlar Odası'na da bir operasyon yapılması lazım. Ben buradan hakikaten savcılara suç duyurusunda bulunmak istiyorum" dedi.


Sabah


Haber Zaman Gazetesi'nde şöyle yer aldı;


Danıştay'ın Mimarlar Odası'nın başvurusu üzerine kentsel dönüşüm alanlarında yüzde 25 ek emsal uygulamasını iptal etmesi sektörde tartışmalara yol açtı. Ağaoğlu Şirketler Grubu yöneticisi Hasan Rahvalı'nın, Mimarlar Odası için, “Sen meslek örgütü müsün, terörist misin?” ifadelerini kullanmasına oda başkanı Eyüp Muhçu tepki gösterdi.


Ağaoğlu Şirketler Grubu üst yöneticisi hasan rahvalı, kentsel dönüşümde yüzde 25 ek emsal uygulamasını Danıştay'dan iptal ettiren Mimarlar Odası'nı hedef aldı. Dün Konut Geliştiricileri ve Yatırımcıları Derneği'nin (KONUTDER) toplantısında konuşan Rahvalı, Mimarlar Odası'nın sektörün arsa geliştirme ve master plan yapma çabalarını engellediğini iddia etti. Rahvalı, “Açın mimarlar odasının internet sayfasını isyandayız yazıyor, sen meslek örgütü müsün, terörist misin?” ifadelerini kullandı.


Aynı zamanda KONUTDER İcra Kurulu Üyesi olan Rahvalı, “Terörist deyince illa eli silahlı olması gerekmiyor. Terörizmin tanımı siyasal, dinsel veya ekonomik hedefe ulaşmak için sivillere resmi yerel ve genel yönetimlere yönelik baskı yıldırma ve her türlü şiddet içeren yolun kullanımına terörizm denir. Yani bunu yapanlara da terörist denir.” diye konuştu. Mimarlar Odası'nın bir meslek örgütü olduğunu belirten Rahvalı, “Ama bir kesim orayı ele geçirmiş, çöreklenmiş, finansal kaynağı da aidatlardan sağlıyor. Mimarlar Odası'na da bir operasyon yapılması lazım. Bu hesabın sorulması lazım. Savcılara suç duyurusunda bulunmak istiyorum. Mimarlara da meslek odalarına sahip çıkmalarını rica ediyorum. Çünkü bugüne kadar kaynakları kıt bu ülkenin gecekondulara harcadığı kaynağa seyirci kalmış, planlı şeylere İtiraz ediyor. Ne kadar şehir planı, master planı, devletin ne kadar stratejik hedefi varsa buna karşı çıkan bir örgüt.” ifadelerini kullandı. Rahvalı'nın sözleri üzerine KONUTDER Başkanı Ömer Faruk Çelik, “Bu biraz ağır oldu.” dedi.


MAFYATİK YÖNTEMLERLE KENTSEL DÖNÜŞÜM YAPILIYOR


Rahvalı'nın ithamlarını telefonda sorduğumuz Mimarlar Odası Başkanı Eyüp Muhçu ise açıklamaları ‘mesnetsiz ve deli saçması' diye niteledi. Muhçu şöyle devam etti: “İktidara sırtını yaslayarak şehirleri yağmalayan anlayış bizi engel görüyor. Yağma çevreleri toplumun kardeşçe yaşaması için gösterdiğimiz çabaları durduramaz.” Muhçu, “Grubun, hukuksuz ve şehircilik ilkelerine aykırı şekilde aldığı yatırım kararları ve iktidarın ayrıcalıklı imar hakları tanıması üzerine açtığımız davalar nedeniyle suçlanıyoruz. İktidara sırtını yaslayarak şehirleri yağmalayan anlayış Mimarlar Odası'nı engel görüyor.” dedi. Kentsel dönüşümün deprem ve afet riski altında olan alanlarda değil, şehrin en yüksek ranta sahip alanlarında yapılmaya çalışıldığına dikkat çeken Muhçu, “Kanuna hiç bakmadan mafyatik yöntemlerle bu süreç yürütülüyor. Son dönemde sıkça gördüğümüz gibi savcı ve yargıçlara talimat veriliyor, hedef gösteriliyor. Savcı ve yargıçlar infaz memuru olarak kullanılmak isteniyor.” diye konuştu.


Bakanlık tekrar ek emsal hakkı verdi


Çevre ve Şehircilik Bakanlığı 2013'te geçici bir madde ile kentsel dönüşüm projelerinde yüzde 25 ek emsal hakkı getirdi. Son yararlanma süresini ise 1 Ocak 2016 olarak belirledi. Mimarlar Odası, bu yönetmeliğe dava açarak uygulamanın imar düzeninde çok hukuklu bir sistem getirdiği ve bunun Anayasa ve İmar Kanunu'na aykırı olduğu gerekçesiyle iptalini istedi. Danıştay Mimarlar Odası'nı haklı bularak geçici maddenin yürütmesini durdurdu. Bakanlık Danıştay'ın kararının hemen ardından küçük değişikliklerle ek emsal hakkını tekrar getirdi. 1 Ocak 2017'ye kadar ruhsat alan inşaat firmaları ek emsal hakkından yararlanabilecek.


Zaman



Haber Cumhuriyet Gazetesi'nde şöyle yer aldı;


Ağaoğlu'nun CEO'su mimarları terörist olarak niteledi, oda başkanı da iktidar gücünden yararlananların savcıları infaz memuru gibi göreve çağırdığını söyledi


Ağaoğlu Şirketler Grubu Üst Yöneticisi (CEO) ve Konut Geliştiricileri ve Yatırımcıları Derneği (KONUTDER) İcra Kurulu Üyesi Hasan Rahvalı, bugüne kadar kamu yararı gözetip birçok inşaat projesini yargıya taşıyan ve yürütmesinin durdurulmasını sağlayan Mimarlar Odası'nı terörist diye niteledi ve paralel yapının üzerine gidildiği gibi Mimarlar Odası'na da operasyon yapılmasını istedi. 


Mimarlar Odası Genel Başkanı Eyüp Muhcu da kendini hükümet gücünde gören şirketlerin toplumsal muhalefeti tehdit olarak gördüğünü belirterek, "Söz konusu açıklamalara göre hukuki adım atarız. Kimse meslek gruplarını kamu yararını savunuyor diye tehdit edemez" ifadesini kullandı. 

Savcılara çağrı 

KONUTDER'in basın toplantısında konuşan Rahvalı, 10 Ekim günü 100'ü aşkın kişinin hayatını kaybettiği Ankara Katliamını kınamak için internet sitesine 'İsyandayız' yazısını koyan Mimarlar Odası'nı eleştirerek "Terörist deyince ille de eli silahlı olması gerekmiyor. 10 Ekim günü milli maçımız vardı. Onun zaferini lezzettini yaşayamadık. Birçok vatandaşımız hayatını kaybetti. Ama o günden bugüne kaç tane de şehit verdik. Sitede o şehitlerden bahsetmiyor. Siz kimden yanaşınız? Paralel yapıların üzerine gidildiği kadar Mimarlar Odası'na da bir operasyon yapılması lazım. Buradan savcılara suç duyrusundan bulunmak istiyorum. Mimarlar Odası devletin ne kadar stratejik, planlı, şehir planı varsa karşı. Ya sen meslek örgütü müsün, terörist misin siyasetçi misin nesin?" dedi.


Cumhuriyet 


Haber Star'da şöyle yer aldı;

Konut Geliştiricileri ve Yatırımcıları Derneği (KONUTDER) Başkanı Ömer Faruk Çelik, KDV oranının düşürülmesi, damga vergisindeki yeni düzenlemelerin hayata geçmesi durumunda tüketicilerin yüzde 8 ila 10 arasında daha ucuza konut sahibi olabileceğini söyledi. KONUTDER’in sektör değerlendirme toplantısında konuşan Çelik, sektörde gayrimenkul geliştiricilerinin üzerindeki yükün hafifletilmesi için gerekli bakanlıklara beklentilerini ilettiklerini söyledi. 

EKONOMİNİN LOKOMOTİFİ

 Çelik, yüksek dolaylı vergi ve harç yükünün hem fiyatları artırdığını hem de pazarı baskıladığını belirterek “Beklentimiz konutlarda KDV oranının eski duruma döndürülmesi veya en azından üst sınırın yüzde 8 olması. Talebimiz arsalarda TOKİ ve Emlak Konut GYO’nun tabi olduğu uygulamanın bizim için de geçerli olması ve KDV oranının projelendirilen konutun KDV’si ile aynı tutulması” dedi. Damga vergisi kanununda yer alan üst sınırın bir gayrimenkul projesi için yapılan tüm sözleşmeler için ayrı ayrı değil, toplu olarak uygulanmasını istediklerini belirten Çelik “Ayrıca tapu harçlarının belediyelerce takdir edilen ve gerçeği yansıtmayan emlak vergisi değerlerinin yerine, lisanslı değerleme şirketleri tarafından tespit edilen rayiç değerleri üzerinden alınmasını istiyoruz” diye konuştu. Bu önerilerin uygulanması halinde, nihai konut fiyatlarının da ucuzlayacağını belirten Çelik “Bu konuların hepsi düzenlenirse, tüketicinin alım fiyatı yüzde 8-10 ucuzlar” dedi. Çelik, bu yıl inşaat sektörü ve gayrimenkul faaliyetlerinden elde edilen GSYH’da yüzde 5 büyüme öngördüklerini, sektörün istihdamdaki payının da yarım puan artışla yüzde 8’lere yükselmesini beklediklerini söyledi. “İnşaat ve gayrimenkul sektörü, Türkiye’nin en büyük ikinci sektörü haline gelerek ekonominin lokomotifi konumunda olduğunu belirten Çelik “İnşaat ve gayrimenkul faaliyetlerinden elde edilen gayrisafi yurtiçi hasılada 2016’da yüzde 5 büyüme bekliyoruz. Sektörün toplam istihdamdaki payı da yüzde 8’e çıkacak” dedi.

Yabancıya konut satışından 10 milyar dolar hedefleniyor

Yabancıya konut satışında agresif bir büyüme beklediklerini söyleyen Çelik “Beklentimiz geçen yıl 5 milyar dolar olan yabancılara yönelik konut satışları cirosunun iki katına çıkarak 10 milyar dolara ulaşması” diye konuştu. Çelik, bu artışı nasıl sağlayacakları ile ilgili soru üzerine ise “Yabancıya konut satışımız henüz emekleme döneminde. Hâlâ çok büyük bir potansiyel var. Mevcut pazarların yanı sıra İran, Azerbaycan ve Kazakistan gibi ülkelere konut satışımızda ciddi artış potansiyeli var. Özellikle İran’a satışta ciddi artış bekliyoruz. İran, yabancıya konut satışında bu yıl ilk beş ülke arasına girebilir görünüyor” dedi. Çelik, petrol fiyatlarındaki düşüşün Ortadoğu ülkelerinde alım gücü anlamında yaratacağı baskının sektöre olası etkisi ile ilgili soru üzerine “Petrol fiyatlarındaki düşüşün etkisi bizim sektöre henüz yansımadı. Bu ülkelerde hâlâ ciddi bir para var. Belki beş yıl sonra bir yansıması olabilir” diye konuştu.

Star 


Geri Dön