26 / 04 / 2024

Türkiye dar gelirlisini ev sahibi yapmalı!

Türkiye dar gelirlisini ev sahibi yapmalı!

Ticaret Gazetesi köşe yazarı olan Duran Akkaya bugünkü yazısında dar gelirlinin taksitli konut edinme hakkını değerlendirdi. Akkaya, ''Türkiye, dar gelirlisini konut edinme hakkından mahrum bırakmamalıdır'' diye konuştu.



Televizyon, gazete ve diğer medya mecralarında ucuz konut haberleri görüyoruz. Bu tür haberler özellikle kirada oturanlar için çok cazip oluyor. Haberi duyunca da bu işleri bilenlere koşuyorlar. Çünkü zaten adam bin lira civarında bir kira ödüyor. Bir de ev sahibinin çeşitli numaralarına katlanmak zorunda kalıyor. Şayet devlet veya belediyeler böyle bir imkan sunuyorsa, niye böyle bir imkanı kaçırsın ki? Şu günlerde özellikle karşılaştığımız soruların en başında bu konut işi var. 


400 TL taksitle konut, dar gelirliye ucuz konut, filan belediyeden dar gelirliler için 800 konut... şeklinde haberler duyanlar hemen işin aslını öğrenmek üzere koşuşturmaya başlıyor. Belediyeler,  TOKİ  gibi kamu kurum ve kuruluşları konut ihtiyacı olan vatandaşın en çok görüştüğü yerler haline geliyor. Bu soruşturma esnasında vatandaş bu işlerin öyle kolay olmadığını anlıyor. Dar gelirliler için yapıldığı açıklanan konutları, açıklanan bütün özelliklere sahip olsa bile, öyle kolaylıkla elde edemeyeceğine kanaat getiriyor. 

Halbuki olay gayet basittir. Devlet kamu kurum ve kuruluşlarından bazılarına kamu kaynakları kullanılmak suretiyle dar gelirliyi konut sahibi yapma yetkisi ve görevi vermiştir. Bunlar da bu görevlerini yerine getirecektir. Oradaki memur milletin memurudur. Milletin işini yapsın diye oraya oturtulan ve maaşını da kuruşuna kadar milletten alan bir memurdur. İşi-gücü milletin konut sorununun çözümüdür. Sabah mesaiye bunun için başlamakta, akşam mesai bitimine kadar da bununla uğraşması gerekmektedir. 

Binlerce kişinin çalıştığı, koskocaman binaların tahsis edildiği, süper lüks araç ve gerecin kullanıldığı kurum ve kuruluşların tek işi bu aziz ve büyük milletin konut sorununu çözmektir. Arsanın temininden başlayın da, inşaat kalitesi, binaların projelendirilmesi, üretilmesi, satışı, oralardaki yaşantının sürdürülebilir halde tutulmasına kadar olan bütün süreçlerde meydana çıkabilecek sorun ve sıkıntıların giderilmesi bunların işidir. Kanunla belirlenmiş olan bu görevi yapmayan, işini ve görevini aksatmış olacaktır. 


Ancak gelin-görün ki, vatandaş devleti yönetenlerin "dar gelirliye ucuz konut yapıyoruz, şu kadar konutu tamamladık, bu kadarını dağıtıyoruz, şu kadarının da inşaatı devam ediyor" şeklindeki sözleri üzerine harekete geçiyor. İşi-gücü konut yapmak olan kamu kurum ve kuruluşlarında kendisine doğru-dürüst ve güvenilir bir bilgi verecek bir muhatap bulamıyor. Bu işlerin yolunu yordamını anlatıp, nasıl bir yol izleyerek, konut sahibi olabileceğini net bir şekilde ifade edebilecek bir kamu görevlisine ulaşamıyor. 

Madem ucuz konut yapıyorsunuz. Madem bunları fakir-fukara, garip-gureba için kamu kaynaklarından finanse diyorsunuz. Madem bunları yapmak üzere bir sürü devlet memurunu işe almış çalıştırıyorsunuz. Eskilerin deyimi ile su var, şeker var, un var. Peki o zaman niye helvayı yapmıyorsunuz? Dar gelirliye konut yapmak, onlara adaletli bir şekilde dağıtmak, hakikaten bu kadar çok zor bir iş mi? 

Devlet her işte olduğu gibi konut işinde de çok daha hızlı ve adil olmalıdır. Konut konusunda neredeyse bir büyük şantiyeyi andıran Türkiye, dar gelirlisini konut edinme hakkından mahrum bırakmamalıdır. Bu işin aksayan tarafları tespit edilerek, çok daha hızlı bir şekilde vatandaşlarımızın insanca yaşayabileceği konutlara sahip olması sağlanmalıdır.



Duran AKKAYA/Ticaret Gazetesi 


Geri Dön