26 / 04 / 2024

Urtim Teksas'ta fabrika açacak!

Urtim Teksas'ta fabrika açacak!

İnşaat sektörünün belkemiğini oluşturan iskele ve kalıp sistemleri üreticisi Urtim, bu yıl ABD'ye ihracata başlayacak ve 3 yıl içerisinde Teksas'ta fabrika açacak.



İnşaat sektörünün belkemiğini oluşturan iskele ve kalıp sistemleri üreticisi Urtim, gözünü ABD pazarına dikti. Urtim Yönetim Kurulu Başkam Serdar Urfalılar, ABD'de fabrika arazilerinin Türkiye'den neredeyse 10'da biri kadar ucuz olduğunu söylüyor. Urfalılar, "Hazırlıklarımızı yaptık. Bu yıl ABD'ye ihracata başlayacağız. Uç yıl içinde de Teksas'ta fabrikamızı açacağız" diye konuşuyor. 


35 yıldır yapı malzeme sektöründe iskele ve kalıp sistemleri üreten Urtim, dümeni ABD'ye kırdı. Görevi babasından devralan Urtim Yönetim Kurulu Başkanı Serdar Urfalılar, "ABD'de fabrika arazileri Türkiye'dekinin 10'da biri fiyatına satılıyor. Hazırlıklarımızı yaptık. Bu yıl ihracata başlayacağız. Üç yıl içinde de Teksas'ta fabrikamızı açacağız" diyor. 


Aynı zamanda İstanbul Demir ve Demir Dışı Metaller İhracatçıları Birliği Yönetim Kurulu Üyeliği ile Yapı Malzemesi Komite Başkanlığı görevlerini de yürüten Serdar Urfalılar, sorularımızı şöyle yanıtladı: 


Yapı malzemeleri, özellikle kalıp ve iskele sistemleri, çok bilinmese de inşaat sektörünün omurgası konumunda. Sizin sektördeki yeriniz nedir? 


Urtim, 35 yıllık bir firma. Biz ikinci kuşağız. Biz dört kardeş babamızdan devraldığımız işi hep birlikte devam ettiriyoruz. Herkes fiilen şirkette çalışıyor. Son yıllarda çok hızlı büyüdük. Son 10 yılda her yıl yüzde 1540 arasında büyüme oranları yakaladık. Türkiye'de bu sektörde faaliyet gösteren beş firmadan biriyiz. Yaklaşık 35 ülkeye ihracat yapıyoruz. Azerbaycan ve Türkmenistan'da ihracatta lideriz. Romanya'da şirketlerimiz var. Ciromuzun yüzde 70'ini ihracat oluşturuyor. Yeni dönemde de ihracatta ciddi adımlar atacağız. 


Pazar çeşitliliği sağlamaktan mı bahsediyorsunuz? 


Düne kadar katıldığım toplantılarda ben ABD'yi, Kanada'yı konuşurken "Ta oralara nasıl ihracat yapacağız?" diyenler oluyordu. Oysa örneğin Türkiye Azerbaycan'a, Türkmenistan'a önemli oranda ihracat yapıyor ama Türkmenistan'a bir TIR'ın gidişi 8 bin dolara mal oluyor. ABD'ye bir TIR'ın gitmesinin navlun bedeli ise 4 bin dolar. İhracatta 'uzak' demek navlun bedeli fazla olan yer demektir. Dolayısıyla aslında ABD pazarı bize Türkmenistan'dan daha yakın. İhracatçının zihnindeki 'uzak yerler, zor yerler' kavramını yıkması gerekiyor.

 

Sizin ABD pazarına ilişkin planlarınız nedir? 


Son 3-4 yıldır ABD'yi inceliyoruz. ABD pazarına kesinlikle gireceğiz. Şu anda ABD'nin bazı eyaletlerinde fabrika arazileri inanılmaz ucuz fiyatlara satılıyor. Hadımköy'de 80 dönümlük arazinin bedeli 25 milyon dolara mal olurken, şu an ABD'nin Virginia eyaletinde aynı büyüklükte bir yerin bedeli 2 milyon dolar bile değil. Biz de bu avantajı kullanmak istiyoruz. 


Yani ABD'de fabrika mı kuracaksınız? 


ABD pazarına giriş formülü genellikle üç adımdan oluşuyor. Önce ihracat yapılıyor, ardından ülkede bir depo kuruluyor. En son olarak da üretime geçiliyor. Biz de böyle ilerleyeceğiz. Bu yıl önce ihracata başlayacağız. Hedefimizde ABD'nin rafineri bölgesi olan Teksas eyaleti var. Burada 40'a yakın rafineri bulunuyor. Biz de Tüpraş'ın iskele kalıp sistemlerini yapan bir şirket olarak bu konuda çok iyi bir sicile ve kaliteye sahibiz. Planlarımıza göre üç yıl içinde Teksas'ta fabrikamızı kuracağız. ABD pazarına girdikten sonra ihracat ciromuzun birkaç yıl içinde yüzde 100 artacağını hesaplıyoruz. ABD'den Meksika ve Kanada pazarlanna da açılacağız. 


Türkiye'de iki üretim tesisiniz var. Yeni bir fabrika açmayı düşünüyor musunuz? 


İstanbul Hadımköy'deki en ileri teknolojiyle üretime devam ettiğimiz 15 bin ve 21 bin metrekare alana sahip üretim tesislerimizi birleştirerek daha büyük bir alana sahip bir tesise geçme planımız var. Bunun için yine Hadımköy'de yer arıyoruz. Arazi almaktan ziyade, beklentilerimize uygun mevcut bir fabrikayı satın almak istiyoruz. Üretimle ilgili otomasyon çalışmalarımız devam ediyor. Yaptığımız yatırımlar sayesinde üretimimizin yüzde 80'ini robotlar yapıyor. Bu sayede üretim kapasitemiz artarken, buna paralel olarak kârlılık ve verimliliğimiz de yükseliyor. Diğer yatırım yaptığımız önemli bir konu ise ARGE. Beş kişilik AR-GE kadromuz ve ayırdığımız bütçe ile Avrupalı firmalarla yarışacak düzeydeyiz. 


Yurtdışında şu an hangi işlere imza atıyorsunuz?

 

Cezayir'de Constantine Otel, Irak Bismiyah'ta doğalgaz çevrim santrali, yine Irak'ta hastane ve rafineri, Kongo'da Kintele Kongre Merkezi, Azerbaycan'da Quebele villaları ve Grand Hayat Bakü, Nijerya'da valiler için tasarlanan villalar, National University of Türkmenistan, Rusya'da Dornodedovo Havalimanına yeni terminal, Türkmenistan Olimpiyat Köyü ve stadyumu, Azerbaycan Khazar Island Projesi, Fildişi Sahili'nde konsolosluk binası, Ekvator Gine'sinde villalar, yakın zamanda gerçekleştirdiğimiz projelerden bazıları. Bunun haricinde Kanada, Kenya, Irak, Finlandiya, Senegal, Türkmenistan ve Gürcistan'da takip ettiğimiz ve sonuçlanmak üzere olan yeni projelerimiz var. 


2015 sonu ihracat beklentiniz nedir? 


2015 yılında 100 milyon TL'lik ihracata imza atmayı hedefliyoruz. 


Türkiye yapı malzemeleri sektörü şu anda ne büyüklükte? Sektörün ihracatı 2014 sonu ve 2015'in ilk yarısı itibariyle nasıl gerçekleşti? 


inşaat sektörünün toplam harcama büyüklüğü 2014'te 162,3 milyar TL'ye yükseldi. 2013 yılında 141,9 milyar TL olan inşaat harcamalan 2014 yılında cari fiyatlarla yüzde 14,4 büyüdü, inşaat sektörü 2014 yılının son çeyreğinde yüzde 2 ve 2015 yılının ilk çeyreğinde yüzde 3,5 küçüldü. Böylece son iki çeyrektir genel ekonomide büyüme yavaşlarken inşaat sektörü ise küçülüyor, ihracatta ise özellikle mayıs ayında belirgin bir düşüş oldu. Yüzde 30,5 düştü ve 1,41 milyar dolara indi. Siyasi ve ekonomik istikrarsızlıkların devam etmesi ihracatımızı olumsuz etkilemeye devam ediyor. Bunun sonucu olarak ihracatta ilk beş ayda yüzde 19,1 gibi belirgin bir düşüş oldu. 


Sektör olarak 2023'te 100 milyar dolar ihracat hedefini tutturabilecek misiniz? 


Yapı sektörü Türkiye ekonomisine yön veren sektörlerin başında geliyor. Son dönemde komşu ülkelerde yaşanan kriz ve siyasi belirsizlikler nedeniyle ekonomimizde daralma yaşanmasına rağmen hedefimizde herhangi bir değişme yok. 



"SAĞLAM İSKELE İŞÇİ ÖLÜMLERİNİ ENGELLER" 


Türkiye işçi ölümlerinde birinci sırada. İnşaat sektörü de en fazla ölüm yaşanan sektörlerin başında geliyor. Özellikle iskele kalıp ve sistemleri konusunda üretim kalitesi ne durumda? 


İnşaat sektöründe meydana gelen ve ölümle sonuçlanan kazaların ortalama yüzde 43'ü, yaralanmaların ise yüzde 33 gibi önemli bir bölümü insan düşmesi sonucu gerçekleşiyor, inşaat sektöründe iskele ve kalıp sistemlerinin kullanımının yaygınlaşmasının bu üzücü tablonun minimuma indirilmesine büyük ölçüde katkı sağlayacağına inanıyorum. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı inşaatlarda kullanılan bina dış cephe iş iskeleleri için standart getirerek tebliğ yayınladı. 1 Temmuz 2015 tarihinden itibaren yürürlüğe giren tebliğ ile dş cephe iskelelerinin TSE Belgeli olması zorunluluğu getirildi. Biz Urtim olarak inşaat firmalarına yıllardır zaten güvenli iskele sistemleri vermekteyiz ve iskelelerimiz TSE belgelidir. Bu konuda bakanlığın aldığı karar son derece yerinde. Önceliğimiz her zaman işçi sağlığı ve güvenliğidir. 


Ekonomist


Haber PR ajansı tarafından şu şekilde servis edildi;


 
Yapı malzemeleri sektöründe 35 yıldır kalıp ve iskele sistemleri üreten URTİM, ihracat pazarlarında yaşanan sıkıntılar nedeniyle gözünü ABD pazarına dikti. Bölgede yaşanan sorunların ihracatçıyı yeni pazarlar aramaya ittiğini aktaran URTİM Kalıp ve İskele SistemleriYönetim Kurulu Başkanı Serdar Urfalılar, “Ortadoğu ve Rusya pazarında yaşanan sorunlar ve kriz sonrası Avrupa’nın hala tam olarak toparlanamamış olması bizi başka kıtalara yöneltti. Yaptığımız fizibilite çalışmaları ABD pazarının büyük fırsatlar sunduğunu bize gösterdi” dedi.

Fabrika için ABD’de arazi baktıklarını söyleyen Serdar Urfalılar, “Yaklaşık 3 yıldır piyasa araştırması yapıyoruz. ABD’de fabrika arazileri Türkiye’dekinin 10’da biri fiyatına satılıyor. Bu yıl içerisinde ABD’ye ihracata başlayacağız ve üç yıl içerisinde de Teksas eyaletine fabrika kuracağız” dedi. Bölgede yaşanan sorunları ihracatçının avantaja çevirmesi gerektiğine vurgu yapan Urfalılar şunları söyledi: “Katıldığımız toplantılarda önceden hep ABD pazarının uzak olduğu algısı vardı fakat ihracatçı için uzak kelimesinin karşılığı navlun fiyatları olmalı. Örneğin Türkmenistan’a giden bir konteynerin navlun bedeli 8 bin dolar, ABD’ye giden bir  konteyner'in navlun bedeli ise 4 bin dolar. İhracatçı için uzaklığı belirleyen kilometreler değil navlun fiyatları olmalı.”
 

VIRGINIA’YA FABRİKA KURMAK HADIMKÖY’DEN DAHA UCUZ 

Şuanda ABD’nin bazı eyaletlerinde fabrika kurmanın çok ucuz olduğuna vurgu yapan Urfalılar fabrika yatırımları hakkında şöyle konuştu: “ABD’nin Virginia eyaletinde şuanda 80 dönümlük fabrika arazisinin bedeli 2 milyon dolar civarında aynı metrekareye Hadımköy’de bir fabrika kurmak isterseniz bunun maliyeti ise 25 milyon doları buluyor. ABD pazarına girişin 3 aşaması bulunuyor. Bunlardan birincisi ihracat yapıyorsunuz, ikincisi depo kuruyorsunuz, üçüncü aşama ise fabrika kuruyorsunuz. Bu üç aşamayı tamamlayarak pazarda kalıcı olmayı hedefliyoruz. Fabrikayı Teksas’ta kurmayı hedeflememizin birkaç sebebi var. Bunlardan biri Teksas’ın konum olarak hem Meksika’ya hem de Kanada’ya ihracata uygun olması,ikinci olarak ta Teksas rafineri bölgesi olması itibariyle bizim için büyük önem taşıyor. Biz Türkiye’de Tüpraş’ın kalıp ve iskele sistemlerini yapan firma olarak hem çok iyi bir sicile hem de çok ciddi bir deneyime sahibiz. ABD pazarına girdikten sonrada inanıyorum ki ihracat ciromuz birkaç yıl içerisinde yüzde 100 artacaktır.”
 

“2015 YILINI YÜZDE 25’LİK BİR BÜYÜME İLE TAMAMLAYACAĞIZ” 

Bölgede yaşanan bütün siyasal ve ekonomik sıkıntılara rağmen 2015 yılını yüzde 25’lik bir büyümeyle tamamlayacaklarına değinen Urfalılar “Bu yıl, şirketimiz için birçok hedefe ulaştık ve yüzde 25’lik bir büyüme gerçekleştirdik. İnsan kaynağımızı güçlendirdik. Bu nitelikte bir ekiple büyümek ve daha fazla sayıda ülkelere ihracat yapmak kolaylaşıyor" ifadesini kullandı. Satışlarının yüzde 70’ini ihracat olarak gerçekleştirdiklerini belirten Urfalılar “Türkiye’yi Dünya’da temsil etmeye devam ediyoruz ve dünyada ilk beş  üretici arasına girmeyi hedefliyoruz. Cezayir’de Constantine Otel, Irak Bismiyah’da doğal gaz çevrim santrali, yine Irak’da hastane ve rafineri, Kongo’da Kintele Kongre Merkezi, Azerbaycan’da Quebele villaları ve Grand Hayat Bakü, Nijerya’da valiler için tasarlanan villalar, NationalUniversity of Turkmenistan, Rusya’da Domodedovo Havalimanı’na yeni terminal, Türkmenistan Olimpiyat Köyü ve stadyumu, Fildişi Sahili’nde konsolosluk binası, Ekvator Gine’sinde villalar yakın zamanda gerçekleştirdiğimiz projelerden bazıları. İç piyasada ise Venezia, Kale - Artaş Avrupa Konutları, Çamlıca Camii ve Star Rafinerisi gibi birçok büyük proje URTİM’in güvenli iskeleleri ile yükseliyor”diye konuştu.

Geri Dön