Borsa’da SPK’nın suç duyurusunun ayrıntıları ortaya çıktı!

Sermaye Piyasası Kurulu aracılığı ile İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığına sunulmuş olan suç duyurusu dilekçesinde, Borsa İstanbul A.Ş. Banka Endeksi'ni oluşturmuş olan, Akbank, Türkiye Halk Bankası, Şekerbank, Türkiye Garanti Bankası, Türkiye İş Bankası, Türkiye Vakıflar Bankası, Yapı ve Kredi Bankası, Türkiye Sınai Kalkınma Bankası ve İş Gayrimenkul Yatırım Ortaklığı ile ilgili olan payların Ağustos ve Eylül 2022 yılları vadeli sözleşmelerinde 1 Temmuz 2021 ve 21 Eylül 2022 zaman dilimi içerisindeki inceleme döneminde ortaya çıkan fiyat ve miktar hareketlerinin 6362 sayılı Sermaye Piyasası Kanunu ve aynı zamanda ilgili mevzuat çerçevesinde incelendiği ve buna göre de bir rapor hazırlandığı kayıtlara geçti.

Dilekçede şüpheli kişiler, A.C.T, B.A, B.A, E.K, H.G, M.A, N.K.K, N.K, P.T. ve T.K’nin kullanmış oldukları hesaplar aracılığı ile bankacılık sektörü paylarına ait vadeli işlem piyasalarındaki hareketlerinde de işlem bazlı piyasa dolandırıcılığı suçunun unsurlarının oluştuğu kaydedildi.

Borsada kote edilmiş olan menkul kıymetlerin fiyatlarının yapay sebepler ile birlikte artırılıp düşürülmesinin ilk şekilde milli ekonomiye, ikinci olarak da borsada alım satım yapan kişilerin de mali menfaatlerine zarar verdiği ifade edilmiş olan dilekçede, bu menfaatleri korumanın, borsada da alım ve satımları yapılmış olan menkul kıymetlerin fiyatlarının kimseye ayrıcalık ve üstünlük tanımayan, aleni cereyan eden ve her daim denetlenen bir sistem içerisinde sağlıklı bir şekilde oluşmasını sağlamak amacı ile hareket edildiği aktarıldı.

Dilekçede, SPK hükümlerine göre, "sermaye piyasası araçlarının fiyatlarına, fiyat değişimlerine, arz ve taleplerine ilişkin olarak yanlış ya da yanıltıcı izlenim uyandırmak amacıyla alım ya da satım yapmak, emir vermek, emir iptal etmek, emir değiştirmek ya da hesap hareketleri gerçekleştirme" işlemlerinin piyasa dolandırıcılığı suçu olarak düzenlendiğine dikkat çekildi.

İşlem bazlı şekilde piyasa dolandırıcılığı suçunun da maddi unsurunun, yapay bir piyasa oluşturmak amacı ile alım ya da satım yapılması, emir verilmesi, emir iptal edilmesi, emir değiştirilmesi ya da hesap hareketleri gerçekleştirilmesi olarak gerçekleştiği bildirilen dilekçede, "Sermaye piyasası araçlarının fiyatlarının belirlenmesinde arz ve talebin ekonomi kuralları çerçevesinde sağlıklı şekilde oluşmasına ters düşen herhangi bir alım ve satım, emir verme ya da işlem gerçekleştirme neticesinde oluşan durumun, piyasa kuralları içerisinde yanlış veya yanıltıcı izlenim yarattığı değerlendirilir" ifadelerine yer verildi.

Dilekçede, yanıltıcı izlenim uyandırabilecek, gerçekleştirilmiş olan bu işlemlerin, fiyat değişimlerine, emir ya da hesap hareketlerinin elverişli olması, yani sermaye piyasası araçlarının fiyatına, arz ve talebine ilişkin yanlış, bunlarda artış ve düşüşe yol açabilecek ya da aynı seviyede tutabilecek şekilde bulunması gerektiği ifade edilerek, "Dolayısı ile suçun maddi unsurunu, tek başına değerlendirildiğinde kanuna aykırı olmayan ama belirli bir amaç için koordineli olarak gerçekleştirildiklerinde de sermaye piyasası araçlarının fiyatlarında, fiyat değişimleri ile arz ve taleplerinde suni bir etkiye sebep olan işlemler oluşturmaktadır" şeklinde ifadeler yer aldı.

İşlem bazlı piyasa dolandırıcılığı suçunun sonucunun sermaye piyasası araçlarının fiyatlarının ve arz talebinin etkilenmesi tehlikesinin de bulunduğu anlatılan dilekçede, "Somut olaylarda, İnceleme döneminde bankacılık sektörü paylarında ve bu paylara da ait de vadeli işlem sözleşmelerinde gerçekleştirilen işlemlerin, ilgili şirket payının fiyatı, fiyat değişimleri, arz ve talebine ilişkin olarak yanlış veya yanıltıcı izlenim uyandırmaya yönelik ve elverişli olduğu, 'işlem bazlı piyasa dolandırıcılığı' suçunun maddi unsurunun bulunduğu sonucuna gelinmiştir” ifadeleri kullanıldı.