Gayrimenkul danışmanlarına verilen ücretler pahalı mı?

Çanakkale Kalem köşe yazarı Özgür Demirci, gayrimenkul danışmanlarına verilen ücretleri ve bu ücretlerde indirim yapılıp yapılamayacağını yazdı. "Gayrimenkul sektöründe yer yer karşılaştığımız itirazlardan biridir; 'Çok Alıyorsunuz'" ifadelerini kullanan Özgür Demirci'nin yazısı şu şekilde:

Benim enteresan bulduğum itirazlardan biridir çünkü bu itirazda bulunan kişilerle çalışmaya çalışmak ömür törpüsü gibidir. Hani bizim ülkemize has bir durum olsa gerek;büyük çoğunluk başkalarının kazandığı paraya bakar,hesap yapar ya işte o kafadadır bu itiraza takılıp, dönüp dolaşıp bizi çok aldığımıza ikna etmeye çalışan kişi. Şöyle beraber çıkıp bir kafeye otursanız masa sayısından girip, menüdeki fiyatlarla bir hesap yapıp hemen kafenin günde kaç lira kazandığını bulur, mağazaya girseniz aylık kaç lira ciro yaptığını hesaplamaya kalkar, otele gitseniz oda sayısından cirosunu bulmaya çalışır, komşunun kızı yeni işe girdiyse maaşını merak eder, kim ne maaş alıyor kafasında hak edip hak etmediğini tartar biçer. Ucuz hesapların adamıdır, emek nedir bilmez varsa yoksa kimin cebine ne giriyor buna kafa patlatır.

Dediğim gibi bazı durumlarda biz de karşılaşırız bu kafadakilerle ve bu itiraz ortaya çıktığında ortam genelde buz keser, hele hele bu itirazı dillendiren alıcı veya kiracı adayı ise o zaman durum birden kilitlenme riski taşır. Her şey gayet güzel giderken karşımızdaki kişi dayanamaz ve patlatır itirazı; “Çok alıyorsunuz”. Anlatmaya çalışırız bazen, bazense anlatmaz duymazdan geliriz ancak çoğu zaman bu itiraz dillendirildikten sonra üstelenmeye başlanır; “çok alıyorsunuz, ben bu kadar para kazanmıyorum, boşa verdiğimiz bir para bence” ve buna benzer cümleler ardı ardına sıralanmaya devam eder. Beklenti tam olarak nedir onu da anlamak pek mümkün değildir. Yani kişi bu cümleyi söylediğinde beklenti gayrimenkul danışmanının “doğru söylüyorsunuz, fazla alıyoruz o zaman sizden yarısını alalım” demesi midir? Yoksa ortam gerilsin, ben de masadan kalkmaya sebep yaratayım mıdır? Eğer beklenti ikinci şıksa o zaman zaten sıkıntı yok ancak beklenti pazarlık yapılarak hizmet bedelinin düşmesiyse bu kesinlikle yanlış bir yaklaşımdır.

Şunu biliyorum ki bu itirazda ısrar etmek tüm tarafların keyfini kaçırmaktan başka bir işe yaramaz. Biraz empati yapalım. Tanıdığınız ve hatta yeni tanıştığınız biri sizin yaptığınız işi kötüleyip, sizin aldığınız maaşın veya hizmet bedelinizin yüksek olduğunu size kabul ettirmeye çalışsa ne hissedersiniz? Avukat olabilirsiniz, öğretmen olabilirsiniz, esnaf olabilirsiniz, memur olabilirsiniz ve karşınızda bu tavırda biriyle sohbet etmek durumunda kaldınız, ne düşünürsünüz? Aslında sizin hissettikleriniz ve düşündüklerinizden farklı düşünmüyoruz biz gayrimenkul profesyonelleri de. Yaptığımız işi seviyoruz, yaptığımız işin hakkını vermek istiyoruz ve bunun karşılığında da devletin belirlediği ölçülerde hizmet bedelimizi talep ediyoruz. Fazlasını da talep etmiyoruz, eksiğini de etmek istemiyoruz. Herkes kendi istediği kişi ile çalışmakta özgürse eğer bu itirazı ortaya koyup ısrar etmekten ziyade bu şartlarla o alımı veya kiralamayı yapmamak tamamen kişisel bir tercihtir. Bu tercih de çok anlaşılabilir ve kabul edilebilir bir tercihtir. Ancak dediğim gibi mevzu bizim yaptığımız işi değersizleştirmeye ve hak etmediğimiz bir parayı alma ithamına geldiğinde bakış açıları da, tavırlar ve tepkiler de çok hızlı bir şekilde değişme riskine sahiptir.

İyi bir hizmeti veya ürünü ucuza almaya çalışırken zarar edenleri siz de biliyorsunuz, ben de biliyorum ve aslında hepimiz ucuza kaçmanın sonuçlarını çok iyi biliyoruz. Atalarımız boşuna dememiş “Ucuz etin yahnisi yavan olur” bununla birlikte renkler ve tatlar da tartışılmaz. Herkesin iyi bir etten anladığı farklıdır ve daha iyisini tatmayan biri için yavan etin tadı muazzam olabilir. Ancak bizim temas edip fayda sağlamak istediğimiz kişiler ise bu denli sığ bakanlardan ziyade oturup sohbet edebileceğimiz, bizim hayatımızda fark yaratan, berberce yürüyebileceğimiz ve süreç sonunda çalışmaktan karşılıklı olarak memnun kalacağımız dostlardır. Varsın bir kesim kafayı bizim kazandığımıza taksın ve kendisinden az aldığını düşündüğü emlakçılarla çalışıp bize verdiklerinin kat ve katını verdiklerini sonra öğrensinler. Varsın ucuza iş yaptırırken yaşadığı mutluluklar ileride yaşayacakları ciddi mağduriyetleri bir nebze olsun hafifletebilsin. Biz bildiğimiz yolda, bildiğimiz şekilde uzun süreli dostluklar ve ticari iş birlikleri kurarak başımızı eğmeden yürümeye devam edelim; kazanalım ve kazandığımızdan çok daha fazlasını kazandırmanın verdiği mutluluğu yaşamaya devam edelim.

Emlak danışmanlığında başarının 20 kuralı!