Türk konut yatırımcısı 2025’te Dubai’ye akın etti!
Türk yatırımcıların yurt dışından konut alımlarında Dubai başı çekti. Yüksek getiri, hukuki öngörülebilirlik ve hızlı işlem avantajları Dubai’yi Türkler için ana yatırım merkezi haline getirdi.
Türk yatırımcıların yurt dışı konut tercih haritası 2025 itibarıyla belirgin biçimde değişiyor. Konu ile ilgili olarak paylaşılan detaylara göre Merkez Bankası verileri ve sektörel analizler, yılın ilk aylarından bu yana Türklerin yurt dışında yaptığı konut yatırımlarında Birleşik Arap Emirlikleri’nin, özellikle de Dubai’nin açık ara öne çıktığını gösteriyor.
Aktarılan bilgilere göre yıl genelinde Türk yatırımcıların yurt dışı konut alımlarında toplam hacmin 2,3–3 milyar dolar bandına yaklaşması beklenirken, bu tutarın önemli kısmının Dubai kaynaklı olduğu tahmin ediliyor
Parcel Estates CEO’su Özden Çimen konu ile ilgili olarak yaptığı açıklamada Dubai’nin Türk yatırımcı için artık “tam anlamıyla stratejik bir merkez” haline geldiğini vurguluyor.

Çimen, 2025 rakamlarının net bir tablo sunduğunu belirterek, “Türk yatırımcı küresel gayrimenkul piyasasında ilk sıraya Dubai’yi koyuyor. Bunun sebebi yalnızca yüksek kira getirisi değil; aynı zamanda hız, şeffaflık ve öngörülebilir bir yatırım iklimi sunulması” değerlendirmesinde bulunuyor.
Dubai’yi öne çıkaran unsurların başında döviz bazlı güçlü kira getirileri, vergisel avantajlar, kısa sürede sonuçlanan tapu ve devir süreçleri ile yabancı yatırımcı dostu mevzuat geliyor.
Çimen yaptığı açıklamada “Yaklaşık 230 milyar dolarlık yıllık konut alım-satım hacmi, dünyada en çok turist çeken şehirler arasında ilk sıralarda yer alması ve 30 milyar doları aşan doğrudan yabancı yatırım ile
Dubai; satın almadan kiralamaya, satıştan çıkış stratejisine kadar tüm sürecin öngörülebilir şekilde yönetilebildiği bir pazar sunuyor. Türk yatırımcı için bu, belirsizliğin azaldığı, nakit akışının da daha net planlanabildiği bir ortam anlamına geliyor” dedi.
2025 yılında Türklerin Dubai ilgisi yalnızca bireysel konut alımlarıyla sınırlı değil. Lüks rezidanslar, markalı konut projeleri ve kısa dönem kiralamaya uygun daireler, talebin yoğunlaştığı başlıca segmentler olarak öne çıkıyor. Uzmanlar, kira performansı, doluluk oranları ve geri dönüş süreleri dikkate alındığında, Dubai’nin birçok Avrupa pazarına göre daha hızlı getiri sağladığına dikkat çekiyor.

Özden Çimen, yatırımcı profiline ilişkin gözlemini, “Avrupa hâlâ portföy çeşitlendirmesi için önemli bir adres ancak ana yatırım kararlarının bugün ağırlıkla Ortadoğu ekseninde alındığını görüyoruz. Dubai, Türk yatırımcının küresel portföyünde âdeta merkez ülke konumuna yükselmiş durumda” sözleriyle özetliyor.
Söz konusu bu eğilim, makroekonomik cephede de yakından izleniyor. Yurt dışına yönelen konut yatırımları; ödemeler dengesi, sermaye çıkışları ve varlık dağılımı açısından önem taşıyor. Uzmanlar, Türk sermayesinin özellikle Ortadoğu’ya, başta Dubai olmak üzere, orta vadede de akmaya devam edeceğini; bölgenin, cazip vergi ve mevzuat avantajlarıyla bu trendde başrolü koruyacağını öngörüyor.
Çimen, bu noktada “doğru proje, doğru lokasyon ve doğru finansal planlama” uyarısını yineleyerek, şunları dile getirdi: “Dubai gibi rekabetçi pazarlarda, yatırımın yalnızca alım anına değil; kira yönetimi, değer artışı ve çıkış stratejisine de odaklanmak gerekiyor. Parcel olarak biz de yatırımcıyı uçtan uca, tüm bu aşamalarda desteklemeye odaklanıyoruz.”
Sektör beklentileri, 2025’te ivme kazanan Dubai merkezli yatırım dalgasının 2026’da da hız kesmeden süreceği yönünde. Döviz bazlı gelir arayışı, artan küresel mobilite ve Ortadoğu’nun sunduğu vergi–hukuk avantajları, Türk yatırımcının bu bölgedeki varlığını güçlendirecek unsurlar olarak öne çıkıyor.