Arif Akdemir: Gayrimenkulde ilk sorun güven!

Gayrimenkul sahibi olmak, kiradan kurtulup kendi evinin sahibi olmak, yatırım için gayrimenkul almak hepimizin ortak derdi... Gayrimenkul alırken herkesin ayrı bir düşüncesi olabiliyor. Kimisi yatırım amaçlı alıyorken, kimisi de kiradan kurtulmak için bir kurtuluş olarak görüyor gayrimenkul sahibi olmayı... Ticari Hayat gazetesi Reno Gayrimenkul Geliştirme ve Yatırım firmasının sahibi Arif Akdemir ile gayrimenkul yatırımları ve gayrimenkul sektörünün günümüzde bulunduğu nokta hakkında konuştu.

Arif Akdemir, gayrimenkul sektörüyle 1990'lı yıllarda daha önce çalıştığı Şekerbank'ta Levazım Gayrimenkul Müdürü olarak görev yaparken bankanın gayrimenkullerini satın alma, satma ve inşaatlarını yapma konusunda faaliyet gösterdiği sıralarda tanışmış. 

'En iyi olduğum konu gayrimenkul olduğu için bu alanı seçmekten başka alternatifim yoktu' 

Akdemir, "Bu sektörde çalıştığım yıllarda hem gayrimenkul mevzuatına tabi oldum hem de Türkiye'nin her tarafında araziler, gayrimenkuller satımı yapıldığı için de bayağı bir çevrem oluşmuştu. Bankadan emekli olduktan sonra en iyi olduğum konu gayrimenkul olduğu için bu alanı seçmekten başka alternatifim yoktu" diye konuştu. 

Reno gayrimenkul geliştirme ve yatırım firması sahibi Akdemir, "Bizim yaptığımız iş gayrimenkul geliştirmesidir. Yani potansiyeli olan bölgelerde tarla vasfındaki araziler üzerinde projeler geliştirerek, imar çalışması yaparak, müşterilerimizi rutin dışı çok daha fazla getiri yapılabilecek şekilde yatırımlara yönlendiriyoruz" diye konuştu. 

'Müşterilerimizi yönlendirdiğimiz bölgeler potansiyeli olan bölgelerdir' 

Akdemir, "Birincisi müşterilerimizi yönlendirdiğimiz bölgeler potansiyeli olan bölgeler olduğu için ve uygun fiyatlı da yansıttığımız için kendileri kazanıyorlar. İkincisi de imar çalışmasının her aşamasında yani başlaması, devam etmesi ve neticelenmesinde satın aldıkları gayrimenkuller ayrı ayrı prim yapıyor" dedi. 

'Gayrimenkul sektöründeki ilk sorun güven sorunudur' 

Gayrimenkul sektöründeki en büyük sorunun güven sorunu olduğunu dile getiren Akdemir, "Daha önce tanıdığımız müşterilerimiz, dostlarımız, akrabalarımız ne yazık ki şu anda tanıdığımız insan değiller. Yani çoğu insanda artık dejenerasyon oldu. O yüzden gayrimenkul sektöründeki ilk sorun güven sorunudur" ifadelerine yer verdi. 

'Bölge seçimini doğru yaptığımız için piyasadaki durgunluktan etkilenmedik' 

Bölge seçimini doğru yaptıkları için piyasadaki durgunluktan etkilenmediklerini belirten Akdemir, "Bizim şu anda kazanç ve müşteri bulma konusunda veya müşterilerimize para kazandırma konusunda hiçbir sorunumuz yok. Çünkü bölge seçimini iyi yapıyoruz" diye konuştu. 

'Kışın işlerimiz daha çok artıyor' 

Kış mevsiminin gelmesiyle inşaat işlerindeki duraksamanın kendilerinin işlerini ne ölçüde etkilediğini sorduğumuzda Arif Akdemir, "Biz firma olarak  İzmir  Urla bölgesinde ve Antalya Kundu bölgesinde çalıştığımız için bizim açımızdan kışın değişen bir şey olmuyor. Aslında tam tersi bizim için. Gayrimenkul yatırımcıları, tarla ve arsa düşünen yatırımcılar kış mevsiminde diğer işlerin azalmasından dolayı bize daha çok zaman ayırıyorlar. O yüzden bizim işlerimizde herhangi bir azalma olmuyor" şeklinde konuştu. 

'Gayrimenkul sektörü son 10 yıldır konseptli projelerle epey mesafe kat etti' 

Gayrimenkul sektörünün son 10 yıldır İstanbul başta olmak üzere konseptli projelerle epey mesafe kat ettiğinin altını çizen Akdemir, "Konseptli projelerin yurdun diğer il ve ilçelerine yayılmasıyla istenilen seviyeye gelinecektir. Bu konularda Doğuda, Güney Doğuda, Ege Bölgesinde ve Marmara Bölgesinde hemen hemen her ilde ve ilçede konseptli projeler yapılmaya başlandı ve bu projeler inanılmaz rağbet gördü. Örneğin, İzmir Urla'da konseptli projeler şu anda İstanbul ve Ankara'daki fiyatlarla yarış eder hale geldi" ifadelerini kullandı. 

'Kentsel dönüşüm projeleri hükümetin elinde sihirli bir değnektir' 

"Kentsel dönüşüm projeleri hükümetin elinde sihirli bir değnektir" diye konuşan Arif Akdemir, "Belediyeler için de ona ihtiyaç duyan insanlar için de aynı şekildedir. Deprem kuşağında olmasına rağmen bazı belediyelerin bu konuda hiçbir şey yapmadığını görüyoruz. Deprem bölgelerindeki evlerin, konutların depreme dayanıklı hale getirilmiş olmasına rağmen ne yazık ki sadece rantın yüksek olduğu İstanbul gibi  Ankara  gibi İzmir gibi yerlerde yoğun olarak yapılaşmaya başlandığını görüyoruz. Rantla orantılı olarak özellikle Bursa'da hemen hemen hiçbir şey yapılmadığını üzülerek görmekteyiz. Bunu kullanmayan belediyeler yanlışlık içerisindeler" açıklamasında bulundu. 

'Türkiye'de kentsel dönüşümün başlamış olması müteahhitler için, sektöre malzeme veren bütün malzeme tedarikçileri için ve çalışanlar için bir istihdam, bir motor vazifesi görüyor' 

Kentsel dönüşüm sayesinde mülk sahiplerinin bulundukları yerde çok daha güzel imkanlarla insanca yaşamalarının sağlandığını kaydeden Akdemir, "Şehircilik bakımından özellikle de ada bazında yapılan yapılaşmalarda oradaki dini yapıların, okulların, bağlantı yollarının ve sosyal alanların, yeşil alanların ve sağlık ünitelerinin dikkate alınıp, projelendirilerek yapıldığı takdirde konsept projeler şekline dönüşmüş oluyor. Bunu zaten İstanbul'da şu anda yapılan başlamış olan projelerden ve bitmiş olan projelerden de görüyoruz. Türkiye'de kentsel dönüşümün başlamış olması müteahhitler için, sektöre malzeme veren bütün malzeme tedarikçileri için ve çalışanlar için bir istihdam, bir motor vazifesi görüyor" sözlerine yer verdi. 

'Ankara'da insanlara sadece pahalı arazi satmak için imar çalışmasını yapıyoruz diyen firmalar var onlardan uzak dursunlar' 

Reno Gayrimenkul Geliştirme ve Yatırım sahibi Arif Akdemir gayrimenkul sektörüne yatırım yapacaklara şu tavsiyelerde bulundu: "Gayrimenkul sektörüne yatırım yapacak firmalara, bizim konseptimize uygun danışman firmalarla çalışmalarını öneriyorum. Profesyonel hizmet almaktan kaçınmasınlar. Çünkü biz bir yere bir yatırımcıyı yönlendiriyorsak niçin oraya yönlendirdiğimizi, fiyatların bugünkü durumunun ileride olabilecek gelişmelerle yapabileceğimiz projelerle nereye geleceğini insanlara anlatıyoruz. Ben şu ana kadar ikna olmayanı görmedim. Dolayısıyla kesinlikle profesyonel hizmet alsınlar ama sorgulasınlar. Körü körüne değil de sebeplerini, kaça alınacak, kaça satılacak, neden artacak tüm bunları sorgulasınlar. Çünkü ne yazık ki çok spekülatif alanlar da var. Mesela Yalova, Çanakkale oralardaki büyük projelerden dolayı şu anda spekülatif olmaya başladı. 

Ankara'da planlama çalışması yapacağını söyleyen şehir planlama firmaları var. Ankara'nın merkez ve diğer ilçelerinde planlama çalışması yapacağını iddia edip, birtakım belgeler gösterip, yatırımcılarını oraya yönlendiren ama aslında oralarda hiç planlama çalışması yapmayı düşünmeyen ama o rüzgardan faydalanıp gayrimenkulu 3 kat - 5 kat bedellerle yatırımcıya satan firmalardan uzak dursunlar. Bu firmalar Ankara'da az değil. Daha önce insanlar şehir planlama firmalarıyla çalışıp gerçekten planlama yapıldıktan sonra para kazanacaklarını gördükleri için bu tip yatırımlara sıcak bakıyorlar. Ancak şu anda özellikle Ankara'da insanlara sadece pahalı arazi satmak için imar çalışmasını yapıyoruz diyen firmalar var onlardan uzak dursunlar."

Ticari Hayat