Çelik binalar depreme dayanıklılığıyla ön plana çıktı!

Türk Yapısal Çelik Derneği Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Melih Şimşek yaptığı açıklamada çelik yapıların, geleneksel binalara göre 7-10 kat daha hafif ve depreme karşı aynı oranda daha dayanıklı olduğunu söyledi.
Mega kent İstanbul'da yaşanan son depremlerden sonra sürdürülebilir ve düşük maliyetli olması ve daha hızlı bir şekilde hayata geçirilebilmesi sebebiyle çelik yapılar tekrar gündeme geldi.
"Asrın felaketi" şeklinde isimlendirilen Kahramanmaraş merkezli depremler, konutların malzeme yetersizliğini bir defa daha ortaya koyarken, kalitesiz beton ve demirle yanlış mühendislik uygulamalarının büyük facialara neden olduğu görülmüştü.
Meydana gelen bu depremlerde hiçbir çelik yapının çökmemiş olması çelik yapılara ilgiyi giderek daha da artırırken, son olarak geçen hafta mega kent İstanbul'da meydana gelen depremlerden sonra riskli betonarme binaların yol açabileceği tehlike yeniden gündem oldu.
Uzmanlar konu ile ilgili olarak yaptığı açıklamalarda kısa ömürlü olması, karbon salımına yol açması, geri dönüştürülememesi ve deprem esnasında büyük kayıplara neden olması gibi sebeplerle betonun ciddi zararlarının olduğunu kaydederek, depremleri daha az hasarla atlatmak için çelik ve ahşap gibi alternatif ürünlere yönelmek gerektiğini belirtti.
İŞÇİLİK HATALARI YOK DENECEK KADAR AZ
Türk Yapısal Çelik Derneği Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Melih Şimşek konu ile ilgili olarak yaptığı açıklamada, dünya yapı sektörünün hızla endüstrileştiğini dile getirerek, sahada yapılan işlerin artık maksimum seviyede fabrika ortamında gerçekleştirildiğini belirtti.
Açıklamasında ayrıca çelik, hafif çelik ve modüler yapıların, geleneksel binalara göre avantajlarına da değinen Şimşek, çelik yapıların iklim şartlarından bağımsız ve endüstriyel ortamda makine parçası gibi hassas üretildiğini, işçilik hatalarının yok denecek kadar az olduğunu söyledi.
Melih Şimşek açıklamasında geleneksel yapılarda saha ve iklim şartlarının seçilen usta ve işçinin kabiliyetleriyle sınırlı olduğunu belirterek, sahada tekrarlı düzeltmeler yapılarak zaman ve para kaybına sebep olunabildiğini belirtti.
ÇELİK YAPILAR DEPREME KARŞI 7-10 KAT DAHA DAYANIKLI
Melih Şimşek konu ile ilgili olarak yaptığı açıklamada çelik yapıların betonarmelere göre çok daha güvenilir olduğunu dile getirerek, şunları dile getirdi: "Çelik yapılar, geleneksel yapılara göre 7-10 kat daha hafiftir ve depreme karşı da aynı oranda daha dayanıklıdır. Geleneksel konutlara göre en az iki kat daha hızlı bir şekilde hayata geçirilir. Pek çok kişi tarafından merak edilen çelik yapılarda geleneksel sistemlerde tercih edilen tüm mimari detaylar uygulanabilir.
Çelik yapılar daha çok enerji tasarruf eder ve daha sürdürülebilirdir. Geri dönüştürülebildiği için de bu yapılar doğa dostudur. Gelecek nesillerin kaynaklarını bugünden tüketmezler. Maliyetleri göz önüne alındığı zaman da kazanılan alanlar nedeniyle çelik yapılar her zaman daha ekonomiktirler. Özellikle tekrarlı projelerde söz konusu bu ekonomiklik çok daha artar."
Melih Şimşek konu ile ilgili olarak yaptığı açıklamada binaların ve inşaat endüstrisinin toplam karbon emisyonlarının yüzde 38'ine sebep olacak kadar büyük bir paya sahip olduğunu dile getirerek, modüler yapıların üretiminin karbon salımını en aza indirdiğini kaydetti.
Açıklamasında çelik yapıların gelenekseller gibi yüksek su tüketimi gerektirmediğine de değinen Melih Şimşek, malzemelerin yüzde 90'ının geri dönüştürülebildiğini kaydetti.
ÇELİK YAPILARA İLGİ ARTTI
Türk Yapısal Çelik Derneği Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Şimşek konu ile ilgili olarak yaptığı açıklamada Kahramanmaraş merkezli depremlerde bölgedeki çelik yapıların hiçbirisinde hasar ya da yıkım görülmediğine değinerek, Japonya ve Tayvan gibi ülkelerde yaşanan şiddetli depremlerde can kaybının çok az olmasının ana nedenlerinden bir tanesinin çelik yapılar olduğunu kaydetti.
Açıklamasında ülkemizdeki endüstriyel binalarda çelik yapıların oranının yüzde 5'lere yükseldiğini fakat konutlarda bu oranın yüzde 1,5 seviyesinde olduğunu dile getiren Melih Şimşek, şu değerlendirmeleri yaptı: "Diğer ülkelere baktığımız zaman da çelik taşıyıcı sistemle hayata geçirilen konut oranının ABD ve İngiltere'de yüzde 50, Almanya ve Fransa'da yüzde 30, İran'da da yüzde 50'nin üzerinde olduğunu görüyoruz.
Kahramanmaraş merkezli olarak meydana gelen depremler sonrası çelik yapılara ilgi arttı fakat asla istenilen seviyelerde değiliz. Yapılaşmaya ve kentsel dönüşüme ayrılan milyarlarca dolarlık kaynağın bir bölümünün çelik yapılara ayrılması halinde konutlar çok kısa sürede hayata geçirilebilir.”
Melih Şimşek yaptığı açıklamada mega kent İstanbul ve Türkiye genelinde milyonlarca konutun dönüşüm beklediğini dile getirerek, ülkemizin yıllık en az 300 bin çelik konut üretebilecek kapasitesinin bulunduğunu kaydetti.
DEPREME KARŞI BETONA ALTERNATİF MALZEMELERE ÖNCELİK VERMEMİZ GEREKİYOR
Helmann Holding Yönetim Kurulu Başkanı Selman Özgün de konu ile ilgili olarak yaptığı açıklamada ülkenizde halihazırda 6 milyon konutun dönüştürülmesi gerektiğini dile getirerek, bunun 1,5 milyonunun mega kent İstanbul'da bulunduğunu, megakentte acil dönüştürülmesi gereken konut sayısının 600 bin civarında olduğunu kaydetti.
Yaptığı açıklamada depreme karşı dirençli kentler oluşturmak için betona alternatif malzemelerin asla ihmal edilmemesi gerektiğine değinen Selman Özgün, "Betonarme binaların büyük bölümünün ömrü en fazla 60 sene. Söz konusu bu süre bittikten sonra konutları yıkıyor ve yeniden inşa ediyoruz. Buradan çıkan ve geri dönüştürülemeyen molozlar sebebiyle topraklarımızın ileride moloz çöp döküm sahasına dönüşme ihtimali var." diye konuştu.
Selman Özgün açıklamasında yüzlerce senel önce inşa edilmiş taş ve ahşap yapılar hala ayaktayken hiçbir betonarme binanın geleceğe miras kalamayacak olmasının insanları düşündürmesi gerektiğini belirtti.
Açıklamasında ayrıca betonun kısa ömürlü olduğunu ve geri dönüştürülemediğini kaydeden Selman Özgün, "Ayrıca depremde yol açabileceği hasarlar da çok daha yıkıcı. Bu sebeple her sene milyarlarca dolarlık milli servetimiz de çöp oluyor. Söz konusu nedenler sebebiyle betona alternatif ürünlere odaklanmalı, çelik, taş ve ahşap yapıları önceliklendirmeliyiz." Dedi.