Faizlerdeki düşüş sürerse konut satışlarında yeni rekorlar kırılabilir!
Konut satışları ilk 7 ayda 834 bin 751’e ulaşırken, Luxera GYO Yönetim Kurulu Başkanı Ramazan Taş faizlerdeki düşüş devam ederse konut satışlarında yeni rekorlar kırılacağını söyledi.
Ekonomiye duyulan güven ve faizlerdeki gevşemenin etkisiyle konut piyasasındaki hareketlilik temmuzda da sürdü. TÜİK verilerine göre Türkiye genelinde konut satışları, geçen yılın aynı ayına kıyasla yüzde 12,4 artarak 142 bin 858’e çıktı.
İpotekli satışlar ise yüzde 60,3 yükselişle 18 bin 425 adede ulaştı. Ocak–temmuz döneminde toplam satışlar yüzde 24,2 artışla 834 bin 751 olurken, ipotekli satışlar yüzde 93,2 sıçrayarak 121 bin 515’e yükseldi. Luxera GYO Yönetim Kurulu Başkanı Ramazan Taş, TÜİK tarafından açıklanan konut satışları ile ilgili önemli açıklamalar yaptı.
Konu ile ilgili olarak paylaşılan detaylara göre Luxera GYO Yönetim Kurulu Başkanı Ramazan Taş, ikinci yarıya güçlü bir başlangıç yapıldığını belirterek, faizlerdeki düşüş eğiliminin sürmesi halinde canlılığın artacağını söyledi. Taş, “Geçen yılı 1,3 milyon satışla tamamlayan sektörümüz, 2025’te 1,5 milyon adedi aşabilir” öngörüsünde bulundu.

Taş, 2020’deki olağanüstü kredi kampanyası hariç tutulduğunda, bu yılın temmuzunun son 13 yılın en yüksek temmuz satışı olduğunu vurguladı. İlk el satışların yüzde 7,8 artarak 43 bin 984’e, ikinci elin ise yüzde 14,6 yükselmesinin, barınma ve oturum amaçlı talebin belirleyici olduğunu gösterdiğini söyledi.
Konut fiyat artışlarının son bir yılda enflasyonun altında kalmasına karşın kiralardaki yükselişin sürdüğünü hatırlatan Taş, bu nedenle tüketicilerin fırsat gördükleri anda alıma yöneldiğini ifade etti.
Politika faizindeki son 3 puanlık indirimin konut kredisi faizlerini aşağı çekmeye başladığını aktaran Taş, enflasyondaki düşüş eğilimiyle birlikte krediye erişimin görece kolaylaşmasının satışları destekleyeceğini belirtti.
Gayrimenkul sertifikası gibi yeni enstrümanların küçük birikimlerle konut edinmeyi mümkün kıldığını söyleyen Taş, buna karşın yüksek maliyetler, işçilik artışları ve nitelikli eleman sıkıntısının arzı sınırladığını, maliyet baskısının fiyatlara yansıdığını ifade etti.
Taş, kredi ve arz koşullarındaki iyileşmeyle fiyatların denge bulabileceğini, bütçesi uygun olanların ise gecikmeden alım yapmayı değerlendirmesinde fayda gördüklerini ekledi.