24 / 04 / 2024

İzmir’de yıkımların nedeni yanlış imar mı? 

İzmir’de yıkımların nedeni yanlış imar mı? 

Dün İzmir'de meydana gelen 6.6 şiddetindeki depremde 25 kişi hayatını kaybederken çok sayıda bina yıkıldı. Yıkılan binalar sonrasında İzmir'in imar planları tartışmalara neden oldu. 



İzmir'in Seferihisar ilçesinin açıklarında meydana gelen 6.6 şiddetinde 24 kişi hayatını kaybederken il genelinde birçok bina hasar gördü. Yıkılan binaların çoğu ise Bayraklı ilçesinde bulunuyordu.

BirGün'de yer alan habere göre; AFAD, yıkılan ve hasar gören 17 binada arama kurtarma çalışmaları sürdürürken,  İzmir  Valisi Yavuz Selim Köşger, 4 binanın tamamen yıkıldığını, 10’un üzerinde de yan yatmış bina olduğunu belirterek “Tüm binalara ulaşılmış durumda. 70’e yakın vatandaşımız kurtarıldı” dedi.

İzmir’de yıkımların nedeni yanlış imar mı? 

Deprem sonrasında açıklama yapan İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer, Türkiye’deki yapı stoku ne yazık ki, bu büyüklükteki depremleri hatasız, göçmeden atlatacak durumda değil. O bölgede özellikle zemin koşullarının da hiç uygun olmadığını biliyorum. Bayraklı ve Bornova’da. Zayıf malzeme özellikleri olabilir. Özellikle düzensiz taşıyıcı sistemlerden kaynaklanan sorunlar olabilir” dedi.

İzmir’de yıkımların nedeni yanlış imar mı? 

Binalar imar affından mı yararlandı? 

Depremin ardından İzmir’deki yapı stoku da tartışma konusu oldu. TMMOB İnşaat Mühendisleri Odası İzmir Şube Başkanı Eylem Ulutaş Ayatar’a göre, kentteki birçok bina deprem yönetmeliğine uygun değil. Ayatar, şu açıklamaları yaptı: 

“İzmir’in Yeşildere semtindeyim ve sağımdaki, solumdaki binalara bakıyorum. ‘Binalar, deprem yönetmeliğine uygun mu? Mühendislik hizmeti almış mı?’ diye bakıyorum. Binaların deprem yönetmeliğine uygun olmadığı ve mühendislik hizmeti almadığı çok açık. Hasar gören binalar arasında imar affından faydalanan binalar var mı? İmar affından faydalanan binaların durumu ne olduğunu henüz bilmiyoruz. İzmir’deki yapı stoku konusunda ne durumda olduğumuzu da bilmiyoruz. Bina envanteri çıkarılması için yıllardır ısrar ediyoruz ve mutlaka yapı envanteri çıkarılmalı.”

İzmir’de yıkımların nedeni yanlış imar mı? 

İzmir Dokuz Eylül Üniversitesi Deprem Araştırma ve Uygulama Merkezi Müdürü Prof. Dr. Hasan Sözbilir ise hem depremi hem de yapıların durumunu değerlendirdi. Artçıların sürebileceği uyarısında bulunan Prof. Dr. Sözbilir, “Depremin büyüklüğünün 7’ye yakın olduğunu görülüyor. Deprem araştırma merkezimiz Buca’da ve biz de depremi çok şiddetli hissettik. Deprem karada değil, denizin içindeki fayda gerçekleşiyor. Tam olarak ise Samos Adası’nın kuzeyindeki bir fay hattında kırılma meydana geliyor. Bu da bize bir tsunami tehlikesi olabileceği gösteriyordu ve küçük çaplı da bir tsunaminin gerçekleştiğini görüyoruz. Artçı depremler sürüyor 15-20 civarında artçı deprem yaşandı. Artçı depremler devam edecek” dedi.

İzmir’de yıkımların nedeni yanlış imar mı? 

Prof. Dr. Sözbilir açıklamalarına şu şekilde devam etti: “Yıkım olan bölgelerin kırılma meydana gelen faya çok yakın olmaması da dikkat çekici. Mesela depremin vurduğu Bornova ilçesi fay hattına 70 kilometre uzaklıkta. Dolayısıyla bu da şunu gösteriyor: İzmir’deki bina stoku depreme hazır değil. İzmir’in içinde çok sayda fay hattı var, bu fay hatları kırılırsa çok fazla can ve mal kaybı olacak demektir. İzmir’de depreme hazır olmayan binaları hızlıca iyileştirmemiz gerekiyor. Tsunami olması için 7 şiddetin veya bunun üzerinde bir deprem olması lazım. Artçı sarsıntılar yeni bir tsunamiyi tetiklemez. Küçük ölçekli bir tsunami yaşandı artçılar da küçük ölçekli depremler olduğu için yeni bir tsunami tehlikesi görülmüyor.”

Afet Uzmanı ve Akademisyen Dr. Kubilay Kaptan ise şu değerlendirmede bulundu:
“İzmir’deki bir deprem beklendiğini 2009 yılından bu yana söylüyorduk. Aslında bu depremi Ege diye konuşmak daha doğru. Bu zamana kadar birçok defa hem Yunanistan tarafında hem bizim tarafımızda depremler olmuştur. İzmir dünya depremselliği fazla olan ilk 20 şehir arasındadır. Deprem İzmir’de olmadı, İzmir’e 80 kilometre uzaklıkta ve denizde gerçekleşti. Ayrıca, 6.8’lik, 6.9’luk depremin İzmir’de hissedilme oranı 6.3 ile 6.4 arasındadır. Bu şiddetle hissedilen bir depremde de İzmir’deki ve diğer kentlerdeki binaların yıkılmaması lazım. Çünkü İzmir’deki binalar ve hatta tüm ülkedeki binalar en az 7 şiddetindeki bir depreme dayanıklı olmalıdır.”

Jeoloji Mühendisi Prof. Dr. Okan Tüysüz, depremin en fazla hasarı İzmir’de vermesinin nedenini ‘zayıf zemin yapısı’ olduğunu söyledi. Prof. Dr. Tüysüz, şöyle konuştu:

İzmir’de yıkımların nedeni yanlış imar mı? 

“Batı Anadolu Bölgesi Türkiye’nin en sık deprem olan bölgelerinden bir tanesi ve özellikle bu bölgede deniz içerisinde çok fazla fay var. Burası geçmişte de 7’nin biraz altında depremler yaşayan bir bölge. Jeolojik açıdan olağan bir deprem diyebilirim. Depremin en çok hasarı İzmir civarında verdiği görülüyor. Bu da zeminin zayıf yapısı ve yapıların zayıflığı ile alakalı. Dikkat etmek lazım, artçılar olacaktır. Şiddeti 6’ya kadar varan artçılar gelecektir. Hasar gören binalar varsa bunlara dikkat etmek lazım.”

İzmir depremi, olası İstanbul depremini tetikler mi?


Geri Dön