Kapadokya'da çöken peribacası 437 bin TL'ye onarılacak!
Türkiyenin önemli turizm merkezlerinden Kapadokyada, 2010 yılının aralık ayında çöken 25 metre yükseklikteki peri bacasının onarımı için 437 bin lira harcanacak
Verilen bilgiye göre, Kapadokya Milli Parkı içinde yer alan
Nevşehirin merkeze bağlı Göreme beldesi Aydınlı Mahallesi Çakmaklı Sokakta 2010
yılının Aralık ayında, doğal etkenler nedeniyle çöken 25 metre yüksekliğindeki
peri bacası için Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından restorasyon projesi
hazırlatıldı.
Kültür ve Turizm Bakanlığı Kültür Varlıkları ve Müzeler Genel
Müdürlüğüne bağlı Kayseri Rölöve ve Anıtlar Müdürlüğü tarafından peri bacasının
restorasyon projesinin ihalesi, 437 bin 470 lira sözleşme bedeli ile
gerçekleştirildi.
Mimsan Mühendislik İnşaat ve Seramik Sanayi Ticaret Limited Şirketi ve
Restorasyon uzmanı Yüksek Mimar Faruk Sağcan tarafından yürütülecek olan
çalışmalarla çöken peri bacası yeniden ayağa kaldırılacak.
-"İÇİNDE İNSAN YAŞASAYDI ÇÖKMEYECEKTİ"
Göreme Turizm Geliştirme Kooperatifi Başkanı Mustafa Durmaz, AA
muhabirine yaptığı açıklamada, restorasyon çalışması yapılacak çöken peri
bacasının içinde insan yaşamadığı için çöktüğünü ileri sürerek, "İçinde insan
yaşamasına izin verilseydi bu peri bacası çökmeyecekti ve bu kadar para
harcanmayacaktı. Göremede içinde insan yaşamadığı için bakımsız kalan, kaderine
terk edilmiş, her an çökebilecek 10 kadar peri bacası daha var" dedi.
Durmaz, Milli Emlak Müdürlüğü Hazine avukatının girişimleri ile
Göremedeki peri bacalarının içinde yaşayan birçok insanın çıkarılıp, yaklaşık 25
yıl önce peri bacalarının hazineye devredildiğini vurguladı.
Bu nedenle peri bacalarının yıllardır bakımsız kaldığına dikkat çeken
Durmaz, yağmur ve kar suları gibi çevresel etkenlerle peri bacalarının tahrip
olmaya başladığını, ancak çökünce restorasyon çalışmaları yapıldığını ifade
etti.
Durmaz, "Peri bacalarının içinde yaşayan insanlar Milli Emlak tarafından
çıkarılmasaydı, bu insanlar bu peri bacalarına, içinde yaşadığı için gözü gibi
bakardı ve peri bacalarının ömrü uzardı. İnsanlar peri bacalarının içinden Milli
Emlak tarafından çıkarılmadan önce burada peri bacası çökmezdi" dedi.
Beldede az da olsa bazı kimselerin peri bacası evlerde yaşamaya devam
ettiğini belirten Durmaz, buralarda ne bir çökmenin ne de bir tahribatın
yaşanmadığını söyledi. Durmaz aksine içinde yaşam olan kayaların ve peri
bacalarının daha bakımlı ve uzun ömürlü olduğunu, bugüne kadar hiç birinde çökme
olmadığını kaydetti.
-"KENDİ YERİMİZE KİRA ÖDÜYORUZ"
Beldede halen bazı yöre halkının peri bacaları ile iç içe olan kendi
evlerinde yaşayanların, kendi mülkiyeti içinde yer alan küçük kaya damlar için
Milli Emlaka kira ödediğine işaret eden Durmaz, bu uygulamanın da yanlış
olduğunu ifade etti.
Durmaz, "Benim evimin içindeki 10 metrekarelik bir bölüm, Milli Emlaka,
hazineye devredilmiş. Bu yüzden kendi yerimiz için bizden kira isteniyor. Yani
kendi yerimiz için Milli Emlaka kira ödüyoruz. Kendi yerimizin içindeki,
hazineye ait olan o küçük yerlere bir şey koyduğumuzda da hemen bize para cezası
kesiyorlar" diye konuştu.
Yetkilileri biran önce peri bacalarına sahip çıkmaya ve yeniden içinde
insan yaşamına izin verilmesi için gerekli girişimlerde bulunmaya davet eden
Durmaz, aksi halde peri bacalarının birer birer çökeceğini ve kaybedileceğini,
devletin de bir peri bacasına 437 bin 470 lira harcayarak kurtarmaya
çalışacağını, böylelikle ülke ekonomisinin de zarar göreceğini kaydetti.
Yöre halkı da peri bacalarını kendi ellerinden alınıncaya kadar
koruduklarını, kedilerinin içinden çıkarılıp, peri bacalarının hazineye
devredilmesinden sonra çökmelerin ve tahribatların başladığını anlattı.
Mülkiyeti 1960lı yıllarda kendine ait olan ve daha sonra hazineye
kaydedilen peri bacasının içinde yaşayan 86 yaşındaki Ahmet Aydınlı, beldede
halen peri bacası evlerde yaşayan birkaç kişiden biri.
Peri bacalarını asıl koruyanların ve asıl sahiplerinin kendileri
olduklarını belirten Aydınlı, 1960lı yıllarda yaşadığı peri bacası evin
kendisinin olduğunu, daha sonra elinden alınarak, hazineye devredildiğini ve
kendisinden de kullanım parası alınmaya başlandığından yakındı.
Yaşadığı evi yaşatabilmek için, korumak için bir servet değerinde para
harcadığını ifade eden Aydınlı, "Burası benim kendi tapulu malım. Hem koruyorum
hem de bir de üstüne Milli Emlaka kira ödüyorum" dedi.
Eşi Sultan Aydınlı da kıt kanaat geçinmekte olmalarına rağmen tapulu
malları için kira verdiklerini bunun haksız bir uygulama olduğunu dile getirdi.
Yaşadığı peri bacası evden 1960lı yıllarda çıkarılan 81 yaşındaki Seyit
Özgür de, sadece yaşadığı yerin değil, tarımda gübre için kullandığı
güvercinliklerinin de elinden alındığını ve 17 yıldır hazineden geri alabilmek
için yargı aracılığıyla mücadele etmekte olduğunu ifade etti.
Özgür, Göremedeki peri bacası evlerin, kayaların ve kaya damların
kendilerine 300 yıldır dededen, babadan kaldığını belirtti.
-AHIRIN YÜZDE 20Sİ MİLLİ EMLAKIN
Göremedeki evinin altında kayadan bir ahır olduğu ve bu ahırın yüzde
80inin kendine ait olup, yüzde 20sinin de hazineye ait olduğunu söyleyen ev
sahibi Seyit Köse (40) de kendi ahırının içindeki hazinenin yüzde 20lik yerine
kira ödediğinden yakındı.
Beldede kendine ait arsanın içindeki bir peri bacasının içine odun
koyduğu için para cezası ödediğine dikkat çeken arsa sahibi Ayşe Cingitaş da,
kendilerine ait mekanlarda mağdur duruma düştüklerini ileri sürdü.
Cingitaş, "Burası boş diye, bir de kendi arsamın içinde olduğu için,
içine biraz odun koydum. Daha sonra Milli Emlaktan birileri gelerek bana bunun
için ceza kesti. Odunları satsam bana kesilen para cezasını karşılamaz" diye
konuştu.
AA