28 / 03 / 2024

Müteahhitlerin imar müsaade belgelerine 'okuma odası şartı' önerisi!

Müteahhitlerin imar müsaade belgelerine 'okuma odası şartı' önerisi!

AVM’lere düşünülen kütüphanelerin sitelere de yapılması için öneri geldi. Buna göre, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı, gerek belediyeler site inşa edecek müteahhitlerin imar müsaade belgesine, sitenin büyüklüğüne göre bir okuma odası şartı koyacak.



Hürriyet Gazetesi köşe yazarı Doğan Hızlan, bugünkü yazısında ''AVM’ye kütüphane yakışır'' konusunu kaleme aldı. İşte o yazı....

AVM’lerin hayatımızda vazgeçilmez yeri bütün tartışmaların ötesinde.

Soluk soluğa yaşayan bir yüzyılda bütün günlük ihtiyaçların aynı çatı altında giderilmesi cazip geliyor. Bu özelliğini düşününce onu daha başka işlevlerle de donatmamız gereği ortaya çıkıyor.

Gerçi yazın serin, kışın sıcak olduğu için dolaşılan bir alan olduğunu da inkâr edemeyiz.

Nursima Özonur–Gökhan Ceylan’ın (Ankara/DHA) haberini okuyunca bir eksiğin giderilmesi konusunda atılan adamı yazmaya karar verdim.

Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, 3 AVM içinde yapılan kütüphanelerin açılışını gerçekleştirmiş, açılışta söylediklerini nakledeyim:

“Amacımız 500’e yakın AVM’yi kütüphanelerle buluşturmak. Bu aynı zamanda kamu-özel sektör işbirliği açısından çok pratik bir örnek.”
Kütüphanelerin yüz yıllardır bilgiyi, kültürü gelecek nesillere taşıyan en önemli köprü vazifesini üstlendiğini, Türkiye’de bin 186 kütüphane bulunduğunu söyledi. Bu kütüphanelere ulaşamayan vatandaşlar için 53 adet gezici kütüphane bulunuyor. “AVM’ler de ayrılmaz bir parçamız haline geldi. Amacımız 500’e yakın AVM’yi kütüphanelerle buluşturmak. Bu aynı zamanda kamu-özel sektör işbirliği açısından çok pratik bir örnek. Çok da hızlı sonuç alabileceğimiz bir örnek. Hem biz kütüphanelerimizi daha yaygın hale getiriyoruz, hem vatandaşlarımızın olduğu her noktaya kütüphane ulaştırmış oluyoruz. İlk etapta onlarca AVM ile bu konuda görüşmeye başladık. NATA Holding bu konuda öncülük yaptı” dedi.

“Eylül ayında da 3 tane daha açılacak. Birkaç yıl içinde birçok AVM’yi kütüphane ile buluşturacağız.”

AVM’lerde kütüphane ve diğer sanata ait çalışmaları öğrenmek için Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı Ahmet Misbah Demircan’ı aradım.

Demircan çalışmalarını özetledi.

AVM’lerde kültürel faaliyetler üç bölümde gerçekleştirilecek:

- Kütüphane

- Tiyatro salonu

- Sanat atölyeleri.

Kütüphaneye ziyaretçilerin tümü gelebilecek. Her kütüphanede bir görevli bulunacak. Okumaya gelenler beraberlerinde çay, kahve getirebilecekler. Ayrıca yayınevleri de burada kitaplarını sergileyebilecekler, satış yapılmayacak ancak o kitabı seçip kitapçıdan alabilecekler. Benim önerim yeni çıkan kitaplardan bir seçme olması.

Tiyatro salonlarında topluluklar temsil verebilecekler. Şimdi düşünülen çözüm AVM’lerdeki sinemalardan  bir salonun buna tahsis edilmesi

Sanat atölyeleri genç sanatçılar, güzel sanatlar öğrencileri için düşünülmüş. Burada çalışabilecekler.

AVM’lere sanatın girmesi, onları birer ticari merkez yapma soğukluğundan kurtaracak.

Şimdiye kadar 26 AVM ile konuşulmuş, gerçekleşmek üzere.

Kütüphane raflarında yer alacak kitapların şimdilik sağlanacağı kaynak bakanlığın aldığı kitaplar, kitap alımı yapılırken siyasal tercihler ağır basmamalı, bakanlığın içinde tarafsız bir kurulun varlığını gerekli buluyorum.

Orada bir kütüphanecinin görevlendirilmesi, gelenlerin sorularını yanıtlayacak, kitaplar hakkında bilgi verecek birinin olması işin ciddiyetini vurguluyor.

AVM’lerde kütüphane gereksinimi yazlık yörelerde daha çok. Çünkü kütüphanesinden, evinden uzak tatil yapanlar buradaki kütüphaneye gidebilirler.

AVM’lerdeki kitapçılar, hatta başka yerlerdeki kitapçılar da okurun kitap seçmesi sırasında oturacakları bir yer bulamıyorlar.

Oysa kitap almak isteyen, oraya girip kitabın önsözünden, başından birkaç satır okumak ister. Yıllar önce açılan bazı zincir kitapçılarda buna rastlıyordum. Şimdi yok denecek kadar az. Okur gelir, kitaplara göz gezdirir, bir çay kahve içer, soluklanır.

Yeni kitapçı anlayışında bunun düşünülmesinin acil bir durum olduğu kanısındayım.

AVM’lere düşünülen kütüphane niye sitelerde düşünülmüyor.

Binlerce kişinin yaşadığı sitelerde mutlaka bir okuma odası bulunmalı.

Gerek Çevre ve Şehircilik Bakanlığı, gerek belediyeler site inşa edecek müteahhitlerin imar müsaade belgesine, sitenin büyüklüğüne göre bir okuma odası şartı koymalı.

Dileyenler kitaplarını oraya  bağışlasınlar, bir görevli tayin etsinler.

Birçok kimse kitaplarını nereye bağışlayacaklarını soruyorlar, site kütüphaneleri doğru bir çözüm.

Kitap dışında site sakinlerinin gelip evden uzakta kitap okuyacakları bir mekân. Tanışacakları, birbirine kitap verecekleri bir usulün de başlangıç mekânı olur.

Umarım bu girişimler kitap okurunun artmasını sağlayacaktır.


Geri Dön