Biz Cevahir Haliç AVM açıldı!

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Küresel piyasalarda son birkaç aydır yaşanan dalgalanmaların ülkemizdeki etkisi geçicidir. Dünyanın en büyük ekonomileri dahi bu sürecin yansımalarını hissediyor, yaşıyor." dedi.

 Biz Cevahir Haliç Alışveriş Merkezinin açılışında Erdoğan, geçen hafta işadamlarına, halka yastık altındaki dövizi TL ve altına yatırma çağrısı yaptığını anımsatarak, altının değişmez bir ölçü, para ölçüsü olduğunu anlattı.

- Cevahir Grubuna teşekkür

Biz Cevahir Haliç Alışveriş Merkezi'nde 1.000 kişinin istihdam edileceğini, yatırım maliyetinin yaklaşık 175 milyon lirayı bulan bir proje olduğunu dile getirerek, şöyle konuştu:

"Bu güzel eseri şehrimize kazandıran Cevahir Grubunu, Cevahir ailesinin tüm fertlerini, başta Mehmet Bey olmak üzere ayrıca tebrik ediyorum. Mağazaları ve sosyal tesisleriyle ailelerin, çocukların ve gençlerin keyifle vakit geçirebileceği bu alışveriş merkezinin kısa sürede bölgenin cazibe merkezi haline geleceğine inanıyorum. Uzun zamandır ülkemizde yapılan binaların betonun ve demirin soğukluğuna mahkum edilmesinin üzüntüsünü yaşıyorum. Çocuklarımız, toprağın yeşiline ve gökyüzünün maviliğine hasret bir şekilde büyüyor. Bu tür yapılar aynı zamanda insani hasletleri, beşeri münasebetleri de öldürüyor. Açılışını yaptığımız binanın ziyaretçilerine içine gün ışığının girdiği, refah ve rahat bir ortam sunmasını son derece kıymetli buluyorum. Yani şu teknik, şu teknoloji bu havayı buraya bir zenginlik olarak katıyor. Bu tercihleri için de Cevahir ailesini, değerli Ayşe (Cevahir Ersoy) kardeşimizi de tebrik ediyorum."

Modern mimarinin estetiğini yakalayan bu tür başarılı projelerin sayısının artırılması gerektiğini aktaran Erdoğan, "Çocuklarımıza nasıl bir miras, nasıl bir şehir mimarisi bırakacağımızın muhasebesini şimdiden yapmalıyız. Bu murakabeyi ekonomik, sosyal, ticari ve siyasi hayatımızda da ihmal etmemeliyiz. Bilhassa ülkemizin içinden geçtiği kritik dönemde bunun hayati öneme sahip olduğuna inanıyorum." dedi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, devlet ve siyasetçiler olarak elini taşın altına koyan, bu milletin yanında saf tutan herkesi desteklemeye devam edeceklerini belirterek, konuşmasını şöyle sürdürdü:

"Burada özellikle ekranlar aracılığıyla duyurmam gereken bir konu daha var. O da şu. Hep söylüyorum, yine söyleyeceğim. Anlaşamadığımız kişiler olabilir, kurumlar olabilir vs... O da şu. Çünkü şu anda yatırımcıların oluşturduğu bir mecliste bir aradayız. Bir defa faiz meselesini çözmemiz gerekiyor. Yalnızlığımı biliyorum ama mücadelemi sürdüreceğim, kararlıyım. Çünkü faizi önemli bir sömürü aracı olarak görüyorum. Faizi emperyalist mantığın en önemli sömürü araçlarından biri olarak görüyorum ve faizi yatırımcıyı köşeye sıkıştırma aracı olarak görüyorum. Şu anda Türkiye'de en yüksek parayı kazanan reel yatırımcı değildir. En yüksek parayı kazanan finans sektöründe olanlardır. Kendi öz sermayeleriyle değil. Bütün mevduat sahiplerinin bankaya yatırdıkları parayla ne yapıyor? Vurgunu vuruyor ve konuştukları zaman bunlar öyle ufak tefek parayla konuşmuyorlar. 'Bu yıl şu banka şu kadar kazandı, şu banka şu kadar kazandı' derken reel yatırımcıya bakıyorsun, o kılı kırk yarıyor ve bir de hele işler terso gitti mi? Ondan sonra çağırıyor diyor ki, 'Böyle böyle, geri dön bakalım.' 'Nasıl geri döneceğiz, bak durum kritik.' 'Döndün döndün, dönmediğin taktirde el koymak durumundayım' diyor. Şimdi yatırımcı ne yapacak burada? Zaten imza atarken nereye imza attığını bilmiyor yatırımcı. Çünkü önündeki sözleşmede, metnin içinde cümleler öyle yazılmış ki karıncanın önüne koysan o bile okuyamaz. O kadar ince, bir garip metin. Yüzde kaçla aldığının bile farkında değil. İyice sıkışmış ya 'hemen şu parayı alayım, işi bitireyim' diyor. Maalesef bu metinlere bu imzalar atılmak suretiyle ki; şu anda yüzde 14-15 buralara kadar çıkıyor. Öyle mi Adnan Bey. Çıkıyor değil mi? 17-18 buralara kadar çıkıyor. Yüzde 17-18'le bu yatırımcının para kazanması mümkün mü? Böyle bir para yok ki. Böyle bir parayı nereden kazanacak ama o yüzde 17-18 ile bunu sağdan, soldan çarpacak, bilmem ne yapacak, ödeyecek."

Cumhurbaşkanı Erdoğan, finans sektöründekilerin rahat olduğunu kaydederek, "Onlar garantide ama reel yatırımcı maalesef zor durumda. Ben de diyorum ki kardeşim düşürün. Şu anda dünyada Amerika yüzde 0,50 faizle veriyor. Japonya'ya geliyorsun eksi. Faiz oranı bu. Avrupa'ya geliyorsun 1- 1,5 buralarda. Bilemedin 2. Peki bize ne oluyor?" değerlendirmesinde bulundu.

Onların hem bununla hem para kazandığını hem de yatırımcısının önünü açtığını vurgulayan Erdoğan, konuşmasına şöyle devam etti:

"Biz de yatırımcının önünü açacağız ki bu yatırımcı yatırım yapsın. Yatırımdan sonra istihdam sağlayalım, istihdamdan sonra üretimi gerçekleştirelim. Ardından da rekabet imkanını verelim ve ondan sonra da parayı gerçekten kazanma fırsatını yakalayalım. Derdimiz bu. Bunun için er veya geç adımlarımızı atıyoruz, atacağız ve bu işi de inşallah gerçekleştireceğiz. Bu düşüncelerle bir kez daha açılışını yaptığımız bu alışveriş merkezinin hayırlı olmasını diliyorum. Emeği geçenleri tekrar kutluyorum. Burada mağaza açacak, iş kuracak firmalarımıza bereketli, helal kazançlar temenni ediyorum."

Konuşmaların ardından Cumhurbaşkanı Erdoğan, kurdele keserek, Biz Cevahir Haliç Alışveriş Merkezi'nin açılışını gerçekleştirdi.

Törene, AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Hayati Yazıcı, İstanbul Valisi Vasip Şahin, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş, İstanbul Emniyet Müdürü Mustafa Çalışkan ve AK Parti İstanbul İl Başkanı Selim Temurci katıldı.

AA