18 / 04 / 2024

Bitlis'te Cumhurbaşkanlığı Köşkü inşaatı TBMM'de!

Bitlis'te Cumhurbaşkanlığı Köşkü inşaatı TBMM'de!

Bitlis Ahlat'ta yapılacak olan Cumhurbaşkanlığı Köşkü inşaatına ve Anayasa Mahkemesinin iptal kararı meclis gündemine taşındı. CHP'li Girgin, konuyla ilgili soru önergesi hazırladı...



CHP Muğla Milletvekili Süleyman Girgin, Bitlis Ahlat'ta yapılacak olan Cumhurbaşkanlığı Köşkü inşaatına ve Anayasa Mahkemesinin iptal kararına ilişkin soru önergesi hazırladı. Girgin, sorusunun Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay tarafından yanıtlandırılmasını istedi.

CHP'li Girgin, ''2019 Ocak ayında TBMM Plan ve Bütçe Komisyonuna gelen 7162 sayılı torba kanunun 7. Maddesi ile 3621 sayılı Kıyı Kanununda değişiklik yapılan ek maddesi ile "ekli (1),(2),(3),(4) no’ lu krokiler ile listelerde sınır ve koordinatları gösterilen alanlarda bu kanunun kıyılar, sahil şeritleri, doldurma ve kurutma yoluyla kazanılan arazilere ilişkin yapı ve yapılaşmaya dair sınırlayıcı hükümleri uygulanmaz” şeklinde değişikliğe gidilmiş ve Bitlis’e bağlı Ahlat ilçesi Van Gölü kıyısına Cumhurbaşkanlığı Köşkü yapılmaya başlanmıştır.

Ahlat’taki saray için düşünülen arazi medyaya göre önce 3-5 dönüm iken sonradan 25 dönüme yükseltilmiştir.

Aslında 3621 sayılı kıyı Kanunu’nda ihtiyaç durumunda belirli koşullarda muafiyet zaten vardır.

Ancak Kanundaki bu istisna ve muafiyetlerin yetmeyeceği ve özel kanunla istisna ve muafiyet gerektiren durumların, gereksinimlerin ve taleplerin ne olduğu madde teklifinde ve komisyon görüşmelerinde tam olarak izah edilememiştir. Projelerin ne olduğu fizibiliteleri, yaklaşık maliyetleri ve hedefleri ortaya konamamış ayrıca çevresel hassasiyetler göz ardı edilmiştir. Torba kanun teklifi Plan ve Bütçe Komisyonuna gelmeden bir gün önce AK Parti Genel Başkanı Sayın Erdoğan’ın söylediği sözler şu şekildedir: “Denizlerin kenarlarını, orman alanlarını betona çevirme gayretinde olanlar var. Şu para var ya, Nelere muktedir! Şu Kapitalizm; Doğa şöyle olmuş, böyle olmuş umurunda değil.”

Bu sözler ile çıkarılan kanun izahtan yoksundur.

Bu noktada tek söylenebilecek söz ve sorulabilecek soru ise şudur; ‘doğayı betona çevirme muafiyeti tanıyacak kanun maddesi getirmek neden gerekli oldu?’

Teklif 18 ocak 2019’da yasalaştıktan sonra, CHP Grup Başkanvekilleri Özgür ÖZEL, Engin ALT AY, Engin ÖZKOÇ ile birlikte 134 milletvekili imzasıyla Anayasa Mahkemesine başvurulmuştur'' diye konuştu. 

Girgin, açıklamalarına şöyle devam etti: ''Anayasa’nın 2. maddesinde belirtilen hukuk devleti; eylem ve işlemleri hukuka uygun, insan haklarına saygılı, bu hak ve özgürlükleri koruyup güçlendiren, her alanda adil bir hukuk düzeni

kurap bunu geliştirerek sürdüren, hukuki güvenliği sağlayan, Anayasa’ya aykırı durum ve tutumlardan kaçınan, hukuk kurallarıyla kendini bağlı sayan ve yargı denetimine açık olan devlettir.
Anayasa’mn 43. maddesinde “Kıyılar, Devletin hüküm ve tasarrufu altındadır./ Deniz, göl ve akarsu kıyılarıyla, deniz ve göllerin kıyılarım çevreleyen sahil şeritlerinden yararlanmada öncelikle kamu yararı gözetilir./ Kıyılarla sahil şeritlerinin, kullanılış amaçlarına göre derinliği ve kişilerin bu yerlerden yararlanma imkân ve şartları kanunla düzenlenir.”

Anayasa’mn 56. maddesinin birinci ve ikinci fıkralarında ise; “Herkes, sağlıklı ve dengeli bir çevrede yaşama hakkına sahiptir./ Çevreyi geliştirmek, çevre sağlığını korumak ve çevre kirlenmesini önlemek Devletin ve vatandaşların ödevidir” Denilerek, bir noktada devletin kıyı ve çevre konusunda izlemesi gereken politikaların ve çıkarılacak kanunların çerçevesi açıkça çizilmiştir.

Kıyıların devletin hüküm ve tasarrufu altında olması, buraların özel mülkiyete konu olamayacağı ve doğasına uygun olarak, genellik, eşitlik ve serbestlik ilkeleri gereği herkesin ortak kullanımına açık bulunmaları gerekmektedir.

Kıyı ve sahil şeritlerinden yararlanmada öncelikle kamu yararının gözetilmesi gerekmektedir.
26 Haziran 2019 tarihinde Anayasa Mahkemesi tarafından yukarıdaki Anayasa Hükümlerine göre 7162 sayılı Kanun’un 7. Maddesiyle eklenen ek 2. Madde ve ekli krokiler ile listelerin ANAYASA’YA AYKIRI oldukları ve İPTALLERİNE karar verilmiştir.

Ancak, Anayasa Mahkemesinin bu kararma rağmen Ahlat’taki Cumhurbaşkanlığı Sarayı’nm yapımının devam ettiği iddia edilmektedir.'' 

CHP Muğla Milletvekili Süleyman Girgin'in soruları:
1- Anayasa Mahkemesinin 26 Haziran 2019 tarihli iptal kararma rağmen Ahlat’ta Cumhurbaşkanlığı köşkü yapılması devam etmekte midir?

2- Bu tutum Anayasanın 2. Maddesinde tanımım bulan Hukuk devleti ilkesi ile bağdaşmakta mıdır?

3- Söz konusu Cumhurbaşkanlığı Saray inşaatının devam ettirilmesindeki ısrarın sebebi nedir?

4-Söz konusu Saray inşaatını ülkenin içinde bulunduğu mali durum ve bütçe açığını da dikkate alarak iptal etmeyi düşünüyor musunuz?


Geri Dön