24 / 04 / 2024

Kentsel dönüşümde kiracı ev sahibi bilmecesi çözüldü!

Kentsel dönüşümde kiracı ev sahibi bilmecesi çözüldü!

Türkiye Gazetesi "Kiracıya yardım yapılırsa biz ne yapacağız?" diyerek kentsel dönüşüm konusunda yanlış bilgiye kapılan ve üzülen bayan okuyucunun derdini “Kentsel dönüşümde “kiracı- ev sahibi” bilmecesi” başlığıyla yayınlamıştı..



"Kiracıya yardım yapılırsa biz ne yapacağız?" diyerek kentsel dönüşüm konusunda yanlış bilgiye kapılan ve üzülen bayan okuyucumuzun derdini “Kentsel dönüşümde “kiracı- ev sahibi” bilmecesi” başlığıyla yayınlamıştık.


Sinop Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü mühendislerinden İnşaat Mühendisi Ufuk Karaoğlu’nun konuyla ilgili açıklaması geldi. Kendisine teşekkür ederek sizlerle paylaşıyoruz:

“Kentsel Dönüşümde Kiracı ev sahibi bilmecesi “ başlıklı yazınızdan anladığım kadarıyla vatandaşımız konuyu yanlış öğrenmiş sizi de yanlış bilgilendirmiş.


Kiracılara kentsel dönüşüm kapsamında kira yardımı ödemesi yapılmamaktadır.  Sadece iki aylık kira bedeli kadar bir taşınma masrafı ödenmektedir. Yani kiracıların yıkılan binadan çıkıp yeni oturacakları binaya taşınırken yapacakları masraf dikkate alınarak, kendilerine ödeme yapılmaktadır. Bu benim çalıştığım Sinop ili için 455x2= 910 TL’dir ve ilden ile değişiklik göstermektedir. 


Konut ve işyeri sahiplerine ise oturdukları binanın yıkılması halinde (riskli binalarda 18 ay, riskli alanlarda 24 ay)  Kira yardımı ödemesi yapılmaktadır.  Kira yardımının amacı; vatandaşlarımız oturdukları bina yıkıldığında yeni taşınacakları yerde kira ödemelerinde sıkıntı yaşamamalarıdır. Kira yardımı ödemesi alınmaması halinde hak sahibi vatandaşlarımız, kredi faiz desteğinden faydalanabilmektedir.

Yıkılan riskli binadaki hak sahipleri ayrıca; 6306 Sayılı Kanunun Uygulama Yönetmeliği Madde 16’ da yer alan birçok muafiyetten faydalanabilmektedirler.

Burada oldukça özet olarak anlatmaya çalıştım. Oysa ilgilenenler için teferruatı oldukça fazla olan bir konu. 6306 Sayılı kanun ve uygulama yönetmeliğinde konuyla ilgili detaylara ulaşabilirsiniz. Anlaşılmayan bir yer olursa yardımcı olmaktan mutluluk duyarım. Hayırlı günler dilerim.”

Ufuk Karaoğlu-İnşaat Mühendisi/Sinop Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü


Otogara gelince içimiz dışımıza çıkıyor


İstanbul otogarında, yolcu otobüslerinin şehre gelip otogara giriş yaptıkları otogar altındaki dolambaç yollar öyle çakır çukur ki onca yolu gelirken rahat bir şekilde geldiğimiz halde otobüsün içinde, otogarın bodrumundan yukarı perona çıkana kadar koltuklarda beşik gibi sallanmaktan içimiz dışımıza çıkıyor. Otogar yetkilileri mi bir çözüm bulur bağlı olduğu belediye mi asfalt yapar bilemem ama bu koca otobüsleri salıncak gibi sallayan, yolcunun içini dışına çıkartan çakır çukur yola birileri ilgi göstersin. Bu otogarın bu hâli İstanbul’a yakışmıyor.

Zeynep Canevi-İstanbul


Artık tramvayların tutamaklarını konuşuyoruz


İETT’yi gerçekten tebrik etmek lazım… İstanbul’daki yolcuların istekleri büyük ölçüde karşılanmış… Nereden mi anladık? Yolcular artık kendi güzergâhında hat olmamasını, seferlerde aksama olmasını veya başka asgari sorunları yazmıyor… Demek ki bu konuda asgari hizmeti aşmış İETT…

Vatandaş konforla ilgili isteklere başlamış durumda… Bakın İstanbul’dan Erol Kara isimli okuyucumuz T4 Topkapı-Mescidi Selam arasında kullanılan yeni İstanbul tramvaylarıyla ilgili gözlemlerini nasıl aktarıyor?

“El tutamaklarının yanlış yerlere monte edilmesi yüzünden yolcular zor durumda kalmaktadır. Yeni tramvaylarda tutamakları tutmak isteyenler ya koltukta oturanlara yaslanacak şekilde onlara yakın bir halde tutmak zorunda veya kapıyla aralarında 30 cm mesafede durmak zorunda.” Koltukların arasının biraz daha açılmasını isteyen okuyucumuz önerisine devam ediyor: “Tutamakların kapı ağızlarında olması yüzünden yolcular kapı önünden ayrılamamakta. İki kapı önünde durmak zorunda kalan yolcular bu kez orta kısmı mecburen boş bırakmakta. Bir de tutamaklar, boyu 1.80 metre olanlara göre mi yapılmış? Yeni İstanbul tramvayı bu haliyle bu tasarımla sadece pik saatlerde kullanılmamalıdır. Ama İstanbul’da 07-20 saatleri arası sürekli pik zaman dilimi olduğu için üretimde bu konu dikkate alınmalıdır” diyor.

Ne demişler, hizmette sınır yoktur… Gerçekten öyle…


Türkiye


Geri Dön