İnşaatlarda işçi ölümlerinin önüne geçiliyor!

İş kazalarının yüzde 33'ünün yaşandığı inşaatlara yeni standartlar geliyor. Çalışma Bakanlığı İş Sağlığı ve Güvenliği Müdürü Kasım Özer, inşaat sektörüne yönelik yeni bir proje başlattıklarını açıkladı. Özer, "Türk Standartları Enstitüsü (TSE) kenar korkuluklarının standardını geliştiriyor. Asansör ve merpen boşluklarının kapatılmasına yönelik yeni standartları da yayınlayacak. Bu yılın ortasında protokol imzalayarak ikinci güvenlik projesi için kampanya başlatacağız" dedi. Yılda 350 kişinin inşaatlarda yüksekten düşerek hayatını kaybettiğini anlatan Özer, "Almanya yüzde 26'sını önlemiş. Biz yüzde 20'sini önlesek çok büyük bir rakam" yorumunu yaptı.

MAZERET KALMADI

Güvenli iskele projesiyle ilgili de bilgi veren Özer, İNTES, TSE, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı, TOBB ile Teftiş Kurulu'nun işi sıkı tuttuğunu belirtti. Önceki yıl 8-10 tane müracat geldiğini söyleyen Özer, şöyle konuştu: "Geçen yıl 30 şirkete iskele üretim yetkisi verildi, 70'i sırada bekliyor. Eski, çatlak iskeleleri kumlayıp, boyayıp kullanan inşaatlar durduruluyor. Biz inşaat yapan müteahhidin elinden 'yok bulamıyorum' mazeretini aldık."

KÖMÜR TEHLİKELİ DEĞİL

Kömür üretiminin tehlikeli olmaktan çıkabileceğini vurgulayan Kasım Özer, "Avustralya, Güney Afrika ve ABD'de kömür madenciliğine yönelik korku yok. Madenlerin güvenli hale getirilmesi için çalışıyoruz. Büyük şirketlerin, güçlü sermaye, yeterli teknoloji ve yetişmiş elemanla sektöre girmesi durumunda kömür madenciliği tehlikeli olmaktan çıkar" diye konuştu.

MADENLERE İŞ MÜFETTİŞİ

Madenlerin bazı Avrupa ülkelerinde olduğu gibi tek çatı altında toplanabileceğini belirten Özer, "Yetişmiş eleman sorununu bizdeki maden mühendisi iş müfettişlerini transfer ederek çözebiliriz. Enerji Bakanlığı'nın da böyle bir düşüncesi var, bunu destekliyoruz. Maden Bakanlığı kurulur mu bilmiyorum. Ancak madenlerin sorumluluğunun topyekûn bir birime aktarılması, kömürle ve ruhsat-harçlarla ilgili bir yasa düşüncesi var" dedi.

YAŞAM HATTI İÇİN SANAYİCİ YOK

İş Güvenliği Müdürü Özer, Türkiye'de 4 bin maden olmasına karşın "yaşam hattı" başta olmak üzere güvenlik malzemesi üreten sanayici olmadığını söyledi. Özer, "Madenlerde patlayıcı ortamlarda kullanılacak korucu sistemleri üretemiyoruz. Metal madenlerinde hayat kurtaran sığınma odaları şart. Gelin madencilerimize destek verin, üretim yapın" diye konuştu. Muhtemel patlayıcı ortamda kullanılan teçhizat ve koruyucu sistemlerle ilgili Avrupa Birliği direktifi olan Atex'in ötelenmesi için de yatırımsızlık sebep olarak gösteriliyor.

ESKİ İSKELELERİ GALVANİZE BATIRIYORLAR

İnşaat malzemeleri üretiminde olumsuzluklarla karşılaşılabildiğini vurgulayan Özer, "Demirden malzemeleri kaynatıyor. Bir de üzerine boya atıp, gönderiyor. 'Uygun değil' diyoruz. Geçen gün toplantıda ortaya çıkan bir şey oldu. Eski iskeleleri kumlayıp, galvanize batırıyorlar ve 'standart iskele' diye sunuyorlar. '3 kuruş para için bunu yapmayın' dedik. Bunun ucunda insan hayatı var" diye konuştu.

Sabah 

Haber Star'da şu şekilde yer aldı

İnşaat malzemeleri üretiminde büyük ihmal tespit edildi. İş Sağlığı ve Güvenliği Genel Müdürü Kasım Özer, denetimlerde bazı olumsuz örneklerle karşılaştıklarını belirterek, şu bilgileri verdi: “İskele üretiyor bir fabrika. Ama standart değil. Demirden malzemeleri kaynatıyor. Bir de üzerine boya atıyor, gönderiyor. Şimdi şöyle bir şey çıkmış. Eski iskeleleri kumlayıp, galvanize batırıyorlar buyrun diyorlar; standart iskele. Aman dedik, 3 kuruş para için bunu yapmayın. Bunun ucunda insan hayatı var. O eski malzeme ya çatlarsa, çürükse, bir müddet sonra arıza verir ve insanlar düşer ölür” dedi.

MERDİVEN AYARI

Özer, işyerlerinde ‘sıfır kaza’nın henüz ütopya olduğunu belirterek ilk hedeflerinin ‘sıfır ölüm’ olduğunu kaydetti. TSE’nin inşaatlardaki kenar korkuluklarının standardını geliştirdiğini aktaran Özer “Asansör ve merdiven boşlukları nasıl kapatılacak onların standartlarını yayınlayacak. Türkiye’de iskele projesinin yanında, ikinci bir güvenlik projesi olarak bunu gerçekleştireceğiz. İki sene sonra göreceğiz ki artık inşaatlarımızda insanlar düşmüyorlar. Türkiye’de yılda 350 insan inşaat, yapı sektöründe ölüyor ve bunun yüzde 40’ı yüksekten düşme veya yüksekten bir şeyin düşmesi ile ölüyor. Bunun ne kadarını önleyebiliriz? Bilemiyorum ama Almanya yüzde 26’sını önlemiş, biz yüzde 20’sini önlesek çok büyük bir rakam. İnsanlar inşaattan olgun armut gibi düşüyorlar” diye konuştu.

YERLİ ÜRETİM BAŞVURUSU

Bir grup ekonomi muhabiri ile bir araya gelen İş Sağlığı ve Güvenliği Genel Müdürü Özer, güvenli iskele projesinin başlatıldığını hatırlatarak yerli iskele üretiminin yapılır hale geldiğini söyledi. 2014 yılında 8-10 firmanın üretim için müracaat ettiğini bildiren Özer “2015’in aziranında 30 tane şirket ‘evet ben standart iskele üretebilirim’ diye yetki aldı, TSE’den. Şu anda 70 tane de sırada bekliyor. Bugün Türkiye’de kim nerde, neresinde, Denizli’den Samsun’a sipariş gidiyor. Şimdi biz inşaat yapan şirketin, müteahhitin elinden ‘yok bulamıyorum ki’ mazeretini aldık” diye konuştu.

KÖMÜR TEHLİKE OLMAKTAN ÇIKABİLİR

İş Sağlığı ve Güvenliği Genel Müdürü Özer, kömür madenciliğinin tehlikeli olmaktan çıkabileceğini söyledi. Avustralya, Güney Afrika ve ABD’de kömür madenciliğine yönelik korku olmadığını dile getiren Özer “Madenlerin güvenli hale getirilmesi için çalışıyoruz. Madenler bir otorite altında toplanabilir. Yetişmiş eleman personeli sorununu bizdeki maden mühendisi iş müfettişlerini transfer ederek çözebiliriz” dedi. Maden facialarının önlenmesine yönelik güvenliği artırıcı çalışmalar devam ederken, hayat kurtaracak malzemeleri üretecek yerli firma da çıkmadı.  Özer, yerli üreticilerin madenlerde kullanılacak bu maddeleri ne ürettiğini ne de ithal ettiğini söyledi. Henüz yürürlüğe girmeyen yaşam odalarının kömür madenlerinde işe yaramayacağına dikkat çeken Özer, yaşam odalarının 3 gün içinde madenciler çıkarılabilecekse kullanılabileceğini kaydetti.

MADENLERE YENİ YÖNETMELİK

Kömür işletmeleri ve diğer işletmelerin tek bir yönetmeliğe tabi olduğunu dile getiren Özer, şunları söyledi: “Çok büyük işletmelerimiz var, çok küçük işletmelerimiz var. Yönetmeliğin hepsine aynı hükmü getiriyor. Taş kömürünün özellikleri farklı, linyitin farklı, bakırın farklı. Birinde sığınma odası isteyeceksiniz, birinde istemeyeceksiniz ama yönetmeliği çıkarttığınız zaman hepsi muhatap oluyor. Şimdi taşkömürünü, linyiti metal madenlerinden ayıran 3 ayrı yönetmelik taslağı üzerinde çalışılıyor. Enerji Bakanlığı’nda eskiden beri olan bir düşünce bu. Madenlerden Sorumlu Devlet Bakanlığı kuruldu fakat çok uzun ömürlü olmadı. Şimdi Enerji Bakanlığı’nda böyle bir düşünce var, biz de bunu destekliyoruz.

Star