O ilde depremden sonra konut fiyatları arttı!
Denge Değerleme araştırmasına göre, gayrimenkullerin piyasa değeri ve kira değerlerini etkileyen başlıca sebepler, salgın süreci ve konut kredi faiz oranlarındaki indirim kampanyasıyken, İzmir'de yaşanan deprem sonrası ana faktör deprem oldu.
Denge Değerleme İzmir ve İstanbul bölge müdürlüklerince eşzamanlı yapılan kapsamlı yaşanan depremin gayrimenkul sektörüne etkisi değerlendirildi.
Denge Değerleme'den yapılan açıklamaya göre, İzmir Depremi'nin gayrimenkul piyasasına etkisi incelendi. Anadolu Ajansı'nda yer alan habere göre; araştırma sonuçlarında, gayrimenkullerin piyasa ve kira değerlerini etkileyen başlıca nedenler, salgın süreci ve konut kredi faiz oranlarındaki indirim kampanyasıyken, İzmir'de yaşanan depremin ardından ana faktör deprem olarak değişti.
Raporda, İzmir'de gayrimenkul değerlerinin salgının ilk dalgasından sonra Mayıs ayı itibarıyla yükselişe geçtiği, deprem sonrası ise salgının ilk günlerine geri dönerek yatay seyrini sürdürdüğü ifade edildi.
Konut kira değerlerinin ise vatandaşların sağduyulu davranması, yerel ve merkezi idarenin hassas yaklaşımı gibi sebeplerle gayrimenkul değerlerine çok benzer şekilde seyir izlediğinin altı çizilen çalışmada, gayrimenkul değerindeki esas düşüşün Ekim 2020'de olmasının sebebinin depremden ziyade, Kovid-19 salgınında ikinci dalganın etkisi olduğu belirtildi.
İzmir'de yaşanan deprem, İstanbul'da olması beklenen depremi hatırlattı
Şehir merkezinde genel olarak eski yapıların olması, kiralık daire sayısının azlığı ve deprem psikolojisi ile nüfusun şehir merkezi dışındaki ilçelere kaydığının tespit edildiği raporda, bu ilçelerde olan kiralık stok fazlalığı sebebiyle arz talep dengesinde de bir bozulma yaşanmadığı ifade edildi.
Deprem sonrasında İstanbul'da gayrimenkul sektörünün nasıl etkilendiği sorusuna da yanıt aranan araştırmada, beklenen olası İstanbul depreminde ağır hasar alması beklenen ilk beş ilçe, Fatih, Küçükçekmece, Bağcılar, Bahçelievler, Bakırköy ve fazla etkilenmesi beklenen diğer ilçelerin Silivri, Avcılar, Büyükçekmece, Esenler, Tuzla ve Beylikdüzü olarak belirtildi.
Genel olarak deprem öncesi inşa edilen binalara taleplerin yeni binalara olan talebe oranla düştüğü bu ilçelerde, bu sebeple eski yapılarda kentsel dönüşüme hız verildiği, eski binalardaki zemin veya giriş katlara rağbetin azaldığı, yüksek katlı binalara oranla az katlı binalara da talebin yükseldiği, kira ve satış değerlerinin de benzer oranlarda değiştiği ifade edildi.
Şu an eski binalarda oturanların yeni binalara geçme talebinin de fiyatların artışında etkili olduğunun tespit edildiği çalışmada, stokların erimesi, güvenli yapıların satılması için yeni konutlardaki kredi faiz oranlarının eski binalara göre daha düşük olması, alınan teşvik önlemleri gibi faktörlerin de talebi artırdığı ve değerlerin yüksek oranda artmasına neden olduğuna dikkat çekildi.
Deprem sonrası hem kamu tarafında hem de halk nezdinde farkındalık arttı
Yaşanan İzmir depreminin İstanbul'daki kentsel dönüşüm taleplerini nasıl etkilediğinin de incelendiği çalışmada, "Deprem sonrasında hem kamu tarafında hem de halk nezdinde farkındalığın ciddi oranda arttığı görülmektedir" ifadelerine yer verildi.
Rapora göre, deprem öncesi kentsel dönüşüme yönelik değerleme hizmetleri çok düşük seviyelerde iken sonrasın da önceki taleplerin 2-3 katı talep artışı yaşandığı belirlendi. Raporda, "Bölgesel kentsel dönüşüm işlemlerinin uzun zaman almasından dolayı daha küçük ölçekte, veya bina bazında, yerinde kentsel dönüşüm adı altında eski binaların yenilendiği görülmüştür" denildi.
İzmir Bayraklı’da dönüşüm başlıyor!
İstanbul’daki 1 milyon 166 bin binada deprem riski yüksek!
