24 / 04 / 2024

Wall Street kripto para dünyasına ayak uydurabilecek mi?

Wall Street kripto para dünyasına ayak uydurabilecek mi?

Kripto para borsasına yönelik ilgi her geçen gün artmaya devam ediyor. Dünya dijital para birimine ayak uydurmaya çalışırken Wall Street'in tutumu merak konusu oldu. 



“Dejenere kumarbaz” ın kısaltması olan kelime, 1.5 trilyon dolarlık çılgın kripto para dünyasından geliyor ve bu dünyanın arsız spekülatörleri tarafından kullanılıyor. Günün birinde bankanızın yerini almaktan mutluluk duyacak, sadece dijital dünyada var olan bir organizasyonun gerçekleştiği bir havuz partisine dahil olmaya hazırlanıyoruz

Fortune Dergisi'nde yer alan habere göre; söz edilen olay  PoolTogether adlı bir uygulama tarafından organize edilen “kayıpsız piyango” etkinliği. Projeyi iki yıl önce yaratan Leighton Cusack, aktivite için farklı bir isim kullanmayı tercih ediyor: ödül bağlantılı tasarruf hesabı. Geleneksel tasarruf hesapları düşük bir faiz getirisini bütün mevduat sahipleri arasında pay ederken, PoolTogether düzenli olarak, sadece bir avuç şanslı katılımcıya büyük bir oranda ödeme yapıyor.

Wall Street kripto para dünyasına ayak uydurabilecek mi?

Temmuz ayının sonunda, uygulamanın toplam mevduatı yaklaşık 200 milyon dolara ulaşmıştır ve haftada yaklaşık 100 bin dolar ödül paylaşıyordu. Her ne kadar kulağa bir kumarhaneden bahsediliyormuş gibi gelse de, aslında PoolTogetherin çoğu faaliyeti daha çok bankacılıkla örtüşüyor. Uygulama, mevduat kabul ediyor, borç veriyor ve faiz ödüyor. (Piyango faaliyeti bile bankaya benziyor: Birçok banka ve kredi kuruluşu ödüle bağlı hesaplar kullanıyor.)

Ama bu bir banka değil. Çelik ve beton kasalar, veznedarlar ve sorumlu yöneticiler yok. Gerçekte, kontrolde olan bir şirket de bulunmuyor. PoolTogether ile ilgili inanılmaz olan şey, sistemin tamamen yazılım üzerinde çalışması. Cusack ve bir grup çevrimiçi işbirlikçi, açık kaynak kodu ve kripto para birimi parçalarını kullanarak uygulamayı geliştirdi, albenili bir web sitesi oluşturma ve hepsini ether altyapısı üzerinde kullanıma açtı. Program, her hafta faiz ve ödülleri dağıttığı bir ledger (donanımsal cüzdan) veya blockc-hain’i (eşler arası ağ) toplu olarak düzenleyen küresel bir bilgisayar ağı olan Ethereum ağında çalışıyor.

PoolTogether, öngörüleri değiştirecek şekilde değişiklikler gösteren kripto ekonomisinin gelişmekte olan “merkezi olmayan finans” ya da başka bir deyişle DeFi kısmına en iyi örnek. PoolTogether ve benzeri projeler, teknoloji meraklılarını, kripto paraya daha erken adapte olmuş kişileri, olaylara dışarıdan bakabilenleri, ve evet zaman zaman da dejenleri, borç alıp verebilecekleri, tasarruf sağlayabilecekleri ve kendi kendilerini sigortalayabilecekleri, aynı zamanda tüm bunların kurallarını da kendileri belirleyebilecekleri alternatif ve büyük ölçüde bağımsız bir finansal sisteme dahil ediyor.

En büyük DeFi projesi olmasa da,PoolTogether’ın yapısı bu gelişen dünyanın tipik bir örneği. Yatırımcılar, kendilerine PoolTogether’m geleceği hakkında oylamaya katılma hakkı tanıyan kripto para (“havuz” olarak adlandırılmaktadır) formunda sadakat puanla kazanırlar. Tasarruf sahipleri, piyango çekilişini hiç kazanmamış olsalar dahil hesaplarında zaman içinde daha fazla kripto para biriktiriyor insanlar bu biriken kripto paraları kripto borsalannda kar elde etmek için satabilirler, ki bu da benzer projelere yatırım yapmak için teşvik edicidir. (Benim kıyısından katılmaya cüret ettiğim sıralarda, havuzda Mart ayında 32 USD değeri olan bir kripto para değer kaybederek, yaklaşık lOUSD’den işlem görmeye başlamıştı) Tamamen kripto evrenine özgü olarak: Hemen hemen tüm DeFi projelerinde, mevduatlar ve kazançlar, asla herhangi bir para biriminde değil, kripto para cinsinden ifade ediliyor. 

Wall Street kripto para dünyasına ayak uydurabilecek mi?

Ayrıca bir DeFi uyarısı Bu projelerdeki Varlıklar federal sigorta yönetiminin koruması kapsamında değildir. Kripto para ekonomisinin hemen hemen hiçbir kurala bağlı olmayan bir parçası olarak DeFi, Bitcoin ve Ethereum gibi kripto para birimlerine olan taleple beraber patlama yaptı. DeFi faaliyetlerinin büyük kısmı, ikinci en büyük kripto ağı olan, Solidity gibi tümleşik bir blok zincir programlama dili ile beraber gelen ve merkezi olmayan uygulamalar oluşturmayı kolaylaştıran Ethereum’da yapıyor.Şimdilik ekosistem, öncelikle tüm risklere ve yasal belirsizliğine rağmen kripto konusunda rahat olanlardan son derece tutkulu olanlara kadar farklı tavırlar sergileyen insanlardan oluşuyor.

Ancak bu ayrım uzun sürmeyebilir. DeFi, dijital parayla işletmek anlamında uyumlu, kitle kaynaklı bir çabayı temsil ederek, insanlara sadece fiyat hareketleri üzerinden spekülasyon yapmanın ötesinde kripto parayı ellerinde tutmak için finansal sebepler de sunuyor. Kripto piyasasının ilk büyük yatırımcılarından biri olan Olaf Carlson-Wee, kripto için “sonuçta sadece yeni bir altın veya yeni bir para türü değil” diyor.

DeFiVi “dünyayı sarsan önemde” olarak tanımlıyor ve ekliyor: “Bu sadece (Bitcoin ve Ethereum gibi) varlıklarla ilgili değil, bütün finansal araçlarla ilgili.”

Ve bu gerçek, sırası geldiğinde, ana akım tüketime giden yolu açabilir. Çok uzak olmayan bir gelecekte, insanlar Federal Rezerv’in kendi dijital dolarlarını basıp basmayacağına veya bu tür bir gidişatın özel sektör tarafından benimsenip benimsenmeyeceğine karar vermesini bekliyorlar. Her iki girişim de block zincir tabanlı hizmetleri kitlelere açabilir ve günümüzün gelişen DeFi altyapısı yeni bir finansal düzen oluşturabilir.

Wall Street kripto para dünyasına ayak uydurabilecek mi?

Bu olasılık (bazılarına göre olasılıktan öte, kesin)

DeFi yatırımı olan belli finansal oyuncuların listesinin giderek büyümesine neden oluyor. Sadece bir oyun olarak başlayan şey (hayranlan DeFi için “para Lego’su” diyorlar çünkü parçalan kolayca toplanıp birleştirilebiliyor) daha geniş iş dünyasını yörüngesine dahil ediyor. Servetin bu büyük yeniden yapılanmasında, inek öğrenci olarak isimlendirilen kişiler sorumluluk alıyor; Brooks Brothers marka takım elbiselerinden çıkıp, blok zincir için çalışmaya başlıyorlar. Yazılım, en sonunda finansı yutuyor.

Defi, blok ZİNCİRİ adeta sapan olarak kullanıp Wall Street’in devlerine yük veriyor. DeFi teknolojisinin vaadi daima, aracıları ortadan kaldırarak herkesin izleyebileceği şekilde paylaşılan, anında güncellenen bir dijital cüzdan sayesinde işlemleri daha az maliyetli, daha verimli ve daha adil hale getirmek oldu.

Bankaların mesai saatleri ve takip ettikleri bir tatil planları bulunuyorken DeFi asla uyumaz. Kurumlar kararlar vermek için evraklar ve kurullan kullanırken, DeFi algoritmalara güvenir. “OldFi” banka havaleleri ve hisse senedi alım satım işlemleri günler alabilirken, Ethereum tabanlı işlemler nispeten anlıktır ve nihai onaya ulaşmak genellikle yaklaşık beş dakika sürer. Şu anda bir kripto yatırım ve finansal hizmetler şirketi olan Galaxy Digital’i yöneten eski bir yatırım fonu sağlayıcısı Mike Novogratz, DeFi için “Hızlı, açık, izinsiz, şeffaf’ tanımlamasını yapıyor. Daha az aracının, daha az sistemik risk anlamına da geldiğini belirten Novogratz, “Eğer o zamanlar, bir blok zincirinde paylaşılan bilgilerin sadece bir halkasını görebiliyor olsaydık, Bear Stearns’m ipotek riskini görebilirdik ve 2007’de yaşanan ipotek krizini yaşamazdık.” açıklamasını yapıyor.

Her geleneksel, merkezi finansal ürüne karşılık gelen, mevcut veya yapım aşamasında olan, kripto ilişkili bir DeFi ürünü bulunuyor. Sadece kripto para ile mi ilgileniyorsunuz? Uniswap’m merkeziyetsiz borsasında e-para alım satımı yapabilirsiniz. Borç paraya mı ihtiyacınız var? Aave’nin “flash kredilerine” bir göz atabilirsiniz. Sigorta ihtiyacınız mı var? Nexus Mu tual sizin yanınızda. Yüksek getirili tasarruf enstrümanları mı arıyorsunuz? PoolTogether’ın da güvendiği yatırım protokollerinden biri olan Compound’dan faydalanabilirsiniz. 

Bu operasyonların merkezinde JPMorgan Cimseler veya Nasdaqlar yok; hepsi de sadece yazılım kodları. Bu gösteriyi yazılım geliştiricileri ve kripto para sahipleri (çeşitli kripto projeleri tarafından dağıtılan sanal paralara sahip olan kişiler) yönetiyor. Aave’nin genel danışmanı Rebecca Rettig, DeFi nin vaadinin, ‘"bireylere kendi finansal refahları üzerinde özerklik vermek” olduğunu dile getiriyor. 

Wall Street kripto para dünyasına ayak uydurabilecek mi?

DeFi, değerleri oldukça değişken olan dijital para birimleri üzerine kumlu bir system olduğundan, hâlâ çok sancılı. Mayıs ayında, DeFi projelerinde “kilitlenen toplam değer” 90 milyar dolarlık bir zirveye ulaştı, ardından kripto para birimi fiyatları düştükçe düştü. Yine de, “akıllı sözleşmeler” olarak adlandırılan bu blok zinciri tabanlı programlara yatırılan mevduat, 2020’nin başında 1 milyar dolardan az iken, Temmuz ayı sonunda 60 milyar doları aştı. DeFi uygulamalarının tamamını tek bir banka olarak kabul edecek olsaydık, yönetim altındaki varlıklar açısından ABD’de ilk 50’de yer alırdı.

DeFi projelerinin tam olarak katılımcı sayısını söyleyebilmek çok zor. Herhangi bir projenin pasaportu anlamına da gelen bir blockchain cüzdanı oluşturmak için, kimlik kartına ihtiyaç yok (birçok kanun yapıcıyı dehşete düşüren ve alarma geçiren bir özellik) ve birçok kullanıcının birden fazla cüzdanı vardır. Bununla birlikte, Düne Analytics’e göre, DeFi protokolleriyle etkileşime giren cüzdan sayısı geçtiğimiz yıl yaklaşık 300.000’den 3 milyonun üzerine çıktı. Bir cüzdan sağlayıcısı olan MetaMask, Temmuz ayında dünya çapında 8 milyondan fazla aktif cüzdan saydığını belirtti. 

Kripto borsası Binance.US’nin CEO’su Brian Brooks, DeFi’nin risk fonlarından, yatırımcıların ceplerinden ve perakende tutkunlarından ne kadar sermayeyi çektiği göz önüne bulundurulsa DeFi için “artık göz ardı edilemez’1 diyor. Donald Trump’m Beyaz Saray’daki son yılında, Amerika’daki en iyi bankacılık düzenleyicisi olarak kabul edilen Brooks, geçmişte Internet ve Amazon’un perakendecilere yaptığını (ya teknoloji odaklı rekabet et ya da yok ol), şimdi blok zinciri uygulamalarının bankalara ve borsa komisyoncularına yapacağına inanıyor. Brooks, “Bu, fînans alanında artık aracı kuramlara gerçekten ihtiyacımız olup olmadığı sorusunu gündeme getiriyor.” açıklamasını yapıyor.“

Büyük bankaların CEO’ları endişeli ise de, bunu kamuoyu önünde açıklamıyor. Fakat  yerleşik kuramlar, yavaş yavaş hem kripto hem de uygulama odaklı finansal hizmetler konusunda kendilerini çok daha rahat hisseden genç müşterilerinin, eninde sonunda talep edeceği varsayımıyla DeFi yi keşfetmeye başlıyor. Fintech şirketleri ise şimdiden, kopacak fırtınaya ikna olmuş durumda. ABD’nin en büyük kripto borsası Coinbase’in CEO’su Brian Armstrong, Haziran ayındaki bir blog yazısında: “Bugün kripto ile erken tanışmış olanlar kullanmakta olduğu ürünler, gelecek yıl tüm ana akını müşteriler tarafından, birkaç yıl içerisinde de kuramlar tarafından kullanılmaya başlanacak” dedi. Ödeme deri Square, Temmuz ayında Bitcoin odaklı bir DeFi işi başlattığını duyurdu. PayPal CEO’su ve Başkanı Dan Schulman, “Büyiik bir değişimin ortasmdayız” diyor. “Kripto teknolojisini kullanarak finansal sistemleri mo-demize etmenin zamanı geldi”.

Sektörün eskileri de furyaya katılmaya başladı. JPMorgan Chase, Wells Fargo ve Goldman Sachs, milyonlarca dolar kripto girişimlerine akıtarak bankasız bir gelecek olasılığı için kendilerini korumayla çalışan şirketlerden bazıları. Kredi kartı çağının deri Visa, dolara sabitlenmiş USD Coin gibi özel olarak çıkarılan dijital paralarla yapılan ticari ödemeleri kabul etmek için, en yeni federal bankalardan biri olan Anchorage ile ortaklık kurdu. (MasterCard da benzer anlaşmalar imzalıyor.) Şirketler, faaliyetlerini tümüyle ABD doları cinsinden sürdürseler dahi DeFi evrenine giden bu tür yöntemlerle, giderek daha fazla işlem yapmayla başlayabilirler.

Anchorage’m kurucu ortağı ve başkanı Diogo Monica, “Bankalann Y kuşağıyla, yani bir önceki nesilden trilyonlarca doları miras almak üzere olan yeni nesille ilişki kurmak istediğini söylüyor... Bu yaş aralığının geleneksel finansa ve merkezi kuramlara büyük bir güvensizliği var.” Bankaların eninde sonunda DeFi teknolojisini anlamaktan başka seçenekleri kalmayacak, “Bu sadece hangi projeyle, nasıl ve ne zaman girecekleri meselesi.”

Çin'den Bitcoin yasağı!

Bitcoin yeniden düşüşe geçti!


Sorumluluk Reddi Beyanı: Emlakkulisi.com.tr’de yer alan haberler ve makaleler yatırım tavsiyesi niteliğinde değildir. Emlakkulisi.com.tr herhangi bir emtia veya dijital varlığın satın alınmasını veya satılmasını önermez. Emlakkulisi.com.tr bir yatırım danışmanı değildir. Bu nedenle Emlakkulisi.com.tr'de yer alan haber ve makalelerin editörleri yatırım kararlarınızdan sorumlu tutulamaz. Okuyucular, haberlerdeki emtia, şirket, varlık veya hizmetler ile ilgili herhangi bir işlem yapmadan önce kendi araştırmalarını yapmalıdır.
Geri Dön